Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ. işçileri ücret sorununun çözülmesinde kararlı

Emine UYAR
İzmir

Karşıyaka Belediyesi’ne bağlı Kent AŞ. işçileri en az 36 aydır ücretlerini hiçbir zaman zamanında ve tam olarak alamadı. Son aldıkları paranın üzerinden 55 gün geçtikten sonra geçtiğimiz cuma günü hesaplarına 6 bin lira yatırıldığını gören Kent AŞ. işçileri, sendikaları Genel İş 8 No’lu Şubeye iş bırakma kararı aldıklarını bildirdi. Bunun üzerine sendika dün işçilere gönderdiği mesajda 16.00-24.00 arası iş bırakılacağının duyurusunu yaptı.      

Dün belediyeye bağlı restoran ve kafelerde iş bırakan işçilerin baskısı ile bugün de aynı saatlerde iş bırakma kararı alındı.

Görüştüğümüz kafe ve restoranlarda çalışan Kent Aş. işçileri; artık maaş sorununun çözümlenmesi için sonuç alıcı eylemler yapılması gerektiğini vurguladı.

Geçtiğimiz günlerde imzalananTİS’i de eleştiren işçiler, yapılan her toplantıda ısrarla verilen zam oranlarını kabul etmediklerini, greve gitmek istediklerini söylemelerine rağmen oldu bitti ile tüm işçilerin görüşü alınmadan yüzde 33 zam oranı ile bitirildiğini dile getirdiler. İşçiler durumun değişmesi için birlikte hareket etmenin önemini vurguladılar.

İşçilerle hem SODEMSEN ile sendika arasında imzalananTİS’i hem de yaşadıkları sorunları konuştuk.

İşçiler geçtiğimiz cuma günü TİS’te gelinen durum ile ilgili sendikanın işçilere toplantı çağrısında bulunduğunu, 350 dolayında işçinin katıldığını belirterek, “İşçiye ne istiyorsunuz diye sordular, yüzde 43-45, yüzde 50 gibi talepler dile getirildi. Aynı akşam saat 22.00’de bu sefer 22.30’da şirketin önünde toplanma çağrısı yaptılar. Yarım saat kalmış. Gece 22.00’de hangi işçi çıkıp gelecek? Yine de 100’e yakın işçi gitmiş. Yüzde 33 verdiler denilmiş. İşçiler yine itiraz etmiş biz istemiyoruz, greve gitmek istiyoruz diye. Ertesi gün akşam mesaj attılar anlaştık diye. TİS rakamlarını attılar. Yemek parası 125 lira. Dışarıda bir yemek yese işçi en kötü yemek 200 lira” diyerek eleştirdi. 

“BU SÜREÇTE GREVE GİDİLMESİ DAHA İYİ OLURDU”

Bir kadın işçi zammın yüzde 43 diye açıklandığını ancak aslında yüzde 33 olduğunu dile getirerek, “Ben düzenli ücretimizi alabilmekten yanayım, zamdan ziyade. 9-10 yıldır burada çalışıyorum, son 3 yıldır bu şekilde devam ediyor. Eylem kararı mantıklı ama devamlılığı önemli. TİS için greve gidilse idi bu süreçte daha iyi olurdu” dedi.

Kafeye gelen halka neden iş bıraktıklarını anlattıklarında olumlu tepkiler aldıklarını belirten işçi, “Sendika tarafından afiş, pankart, el ilanı vb. hazırlansa iyi olurdu. Bize sadece watsup grubundan bugün 16.00’da eyleme gidilecek denildi” dedi.

Başka bir kadın işçi, işçiler olarak birlik olamadıkları için bu günleri yaşadıklarını dile getirerek, “Bizi çok güzel parçalıyorlar. Yarısı onun, yarısı başka birisinin akrabası. İşe aldıranların etkileri var. Hep bir minnet duygusu... Maaş alamıyoruz daha en kötüsü ne olabilir? Bize yapılan bu haksızlığa karşı birlik olmamız gerekli” dedi.

TİS ile ilgili olarak da işçi, “En son çağırdıkları toplantıda zaten imzalanmıştı bize göre. Yüzde 33’e imza attık demediler. Zam yapılırsa ek paketler aşağıya iner vs. gibi tehdit edici konuşmalar yapıldı. Kimisi maaşlarımızı zamanında alalım zam istemeyelim diyor. Sendikanın  bilinçlendirici olması gerekir” dedi.

İşçi, iş bıraktıkları için, Belediye yönetimi tarafından “Haftaya 4 bin alacaksınız” şeklinde tehdit edildiklerini de sözlerine ekledi.  

Yapılan toplantılarda kimsenin yüzde 45’in altını kabul etmediğini belirten bir başka işçi de “Bize grevin zorluklarını anlattılar, biz yine de grev istiyoruz dedik. Sonra imzalandı diye mesaj attılar, gece 21.50’de. Gelmeyen herkesi kabul etmiş gibi sayıyorlar. Sandık konulup oylama yapılması gerekir. Bu zam bir ay sonra eriyecek. Bunun 6 bini vergiye gidecek, 3. vasıftaki bir işçi için. Bütün maddeler 1 hafta içinde geçti, bizim taleplerimiz yer almadı” dedi.

Uğradıkları bir başka haksızlığa daha değinen işçi, “Biz eskiden ayın 5’inde alıyorduk maaşları. Sözleşme ile önce 15’ine, şimdi de ayın 20’sine çektiler. İşçiler kafadan 20 gün içeride şu an” dedi.     

8 yıllık bir işçi de TİS’ten memnun olmadığını, yüzde 50-60 beklerken yüzde 33 zam yapıldığını dile getirerek, “Gelen halk bizi destekliyor. Hiçbir tepki almadık ama yöneticilerden sesimizi duyan yok” dedi. 

“İŞİ BIRAKMAYACAĞIZ, ŞARTLARIN DÜZELMESİ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ”

Bir kadın işçi de eylemlerin sonuç alıcı olması gerektiğini belirterek, “Tesisler kapalı olsa da açık olsa da para almıyoruz. Kimse maaş kartını kullanamıyor. Yıllık izne çıkamıyoruz, bir yere gidemedikten sonra evde oturmak için mi çıkacağız izne. Bize, ‘niye çalışıyorsunuz bırakın o zaman’ diyenler var. Niye bırakayım kazanılmış haklarım var. Bırakmak değil şartlarımızın düzelmesini istiyoruz bunun için mücadele edeceğiz” dedi.

“İŞÇİNİN MAAŞINI VEREMEYECEKSENZ YÖNETMEK İÇİN ADAY OLMAYACAKSINIZ”

Restoran çalışanlarından bir işçi de şunları dile getirdi; “Evim kira, tek çalışıyorum. Bir tane çocuğum var. 7 bin lira kira veriyorum. 6 bin lira yatırdılar. Başkan da yeni geldi ama bütün arkadaşların ek hesapları patladı. Ekonomi kötü zaten. Sesimizin duyulmasını istiyoruz” dedi. Burada binlerce lira günlük ciro yapılıyor bize dönen bir şey yok. Seçim üstü eylem yapalım dedik sendikaya. Siyasi bir zarar vermek istemiyoruz dediler”.

Bir başka restoran işçisi de artık bedel ödemekten sıkıldıklarını dile getirerek, “Hep iyi yerden bakmaya çalıştık bu güne kadar, artık inceldiği yerden kopsun diyoruz. Buraya gelen bütün müşterilere güleryüz gösteriyoruz bu halde iken. Biz değiliz şirketin ya da belediyenin bu duruma gelmesinin sorumlusu, daha önceki yöneticiler. Daha önce kim görev yaptı ise bunların üzerine gidilmeli. En son günahı bütün her şeyi çeken maalesef çalışanlar oluyor” dedi.

Bir başka işçi de “Bize para yok diyorlar. İşveren para bulmak zorunda. Biz her gün burada belli ciroları yapıyoruz. ‘Şu gün veya bugün düzelecek’ diyen de yok” dedi.

Bir başka işçi de “Bu işçiler 3 yıldır fedakarlık yapıyor ama biraz da yöneticiler kendinden fadakarlık yapsın. Yöneticiler otomobil beğenmiyor. Böyle olmaz önce yöneticiden tasarruf edilecek. Müdür üstüne müdür getirdiler. İşçiden tasarruf olmaz. Seçimlerde ‘hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek’ dediler. Benim bütün arkadaşlarımın çocukları yatağa aç giriyor. İşçi ‘dolmuş param yok işe gidemiyorum’ diyor. Ama yöneticiler gelip burada yiyip içip eğleniyor. İşçinin maaşını ödeyemeyecekseniz, yönetmek için aday olmayacaksınız” dedi.