1 Ağustos 2024 12:22
/
Güncelleme: 11:46

Hasandin için direnenler: Burayı şirketlere vermeyiz

Diyarbakır'ın Kulp (Pasûr) ilçesinde bulunan Hasandin Yaylası, maden rezervi arayan şirketlerin hedefinde. Bir maden şirketine bağlı ekipler, 24 Temmuz'da bölgede sondaj çalışması yaparak numune aldı. Bu durum bölge sakinlerinin tepkisine neden oldu. Yüzlerce yurttaş, şirketin maden rezervi aramasına karşı eylem başlattı.

Bölgedeki 6 mahalle ve onlarca mezranın su ihtiyacı söz konusu yayladaki kaynak sularından karşılanıyor. Ayrıca bölge, sakinlerinin geçim kaynaklarından olan arıcılık ve hayvancılığın yapıldığı en önemli alanlardan birisi.

Eylemdeki yurttaşlar, söz konusu nedenlerden kaynaklı bölgede herhangi bir maden çalışmasına karşı çıkıyor.

"İZİN VERMEYİZ"

Eylemci kadınlardan Narin Güzel, "Burada maden yapılmasını istemiyoruz. Hasandin gittikten sonra Kulp yok olacak, ilçe diye bir işe kalmayacak. Kim olursa olsun buraya gelmesini istemiyoruz. Burayı yıkmalarına izin vermeyiz. Kimseyi burada istemiyoruz" ifadelerini kullandı.

Koçîka kırsal mahallesi sakinlerinden Ayten Çelik de eylemciler arasında yer alıyor. Çelik, yaşam alanlarını yok edecek madene izin vermeyeceklerini vurguladı. Çelik, “Bütün Kulp halkını da bu yaylaya sahip çıkmaya çağırıyorum. Yaylalarımız giderse bizler nerede yaşayacağız? Hayvanlarımızı nereye götüreceğiz. Yaylamıza sahip çıkacağız. Bir kişi bile kalsak bu şirketlere izin vermeyiz. Karadeniz, Cizre halkı nasıl direniyorsa bizler de direneceğiz. Buralar bizim topraklarımız" ifadelerini kullandı.

"TEK KALSAM DAHİ İZİN VERMEM"

Pasur Çayı'nın ardından benzer bir uygulamanın Hasandin'e devreye konulmak istendiğine dikkati çeken Ayhan Ateş, "Yayla giderse 6 mahallenin hepsi susuz kalır. Tüm Kulp susuz kalır. Silahla, topla da gelseler buraları şirketlere vermeyiz. Hasandin'in, Kulp Çayı gibi yok olmasına izin vermeyiz. Ben tek dahi kalsam bu şirketin burada maden açmasına izin vermem" dedi.

Nerçîk kırsal mahallesi sakinlerinden Cengiz Yıldırım, Hasandin’e maden ocaklarının girmesi durumunda nefessiz kalacaklarını söyledi. Yıldırım, "Bundan sonra daha büyük sorumluluk almalıyız. Barodan derneklere, muhtarlardan halka kadar herkes bir olmalı. Hasandin yaşamımız, nefesimizdir. 7'den 70'e herkes elinden geleni yaparak, Hasandin'e sahip çıkmalıdır. Bu kirli şirketler ancak bizleri ezerek, bu yaylaya girebilir" diye belirtti.

Hêlin mezrasındanda Cahit Altun ise, şu sözlerle tepkisini dile getirdi: "Bu yaylada meracılık yapıyoruz. Buralarda yaşıyoruz. Bu doğada maden istemiyoruz. Çünkü burası maden sahası olarak ilan edildiğinde buraya siyanür dökülecek ve bütün sularımız zehirlenecek. Çocuklarımıza kötü bir miras bırakmak istemiyoruz. Madene hayır diyoruz.” (Diyarbakır/MA)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yoksulluk sınırı kırmızı çizgi

Yoksulluk sınırı kırmızı çizgi

600 bin işçiyi kapsayan kamu toplu sözleşmesi görüşmeleri dün başladı. Ek iş yapmadan geçinemez hale gelen işçilerin temel talebi yoksulluk sınırının üzerinde ücret. Kamuda 4 ayrı kuşaktan savunma sanayi işçilerinin aktardığı deneyimler de taleplerin ancak birlik olup, mücadeleyi göze alınca kazanılabildiğini gösteriyor.

Ücretler yoksulluk sınırının üzerine çıkarılsın

Vergi kesintileri yüzde 15’le sınırlı tutulsun

İkramiye ve ek ödemeler vergi kesintisi dışında bırakılsın

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Mardin’de kayyım 3 ayda 301 işçiyi işten attı.

Evrensel'i Takip Et