Mezhep farkı iktidar gazetelerinde: İsrail vurdu, İran suçlandı

Hamas'ın siyasi lideri İsmail Haniye'nin İran'da öldürülmesi sonrası iktidar gazetelerinde “mezhep tartışması” başladı. Şii İran’dan çok da hazzetmediği bilinen AKP’ye yakın Sünni gazeteler İran’ı hedef alan başlıklar ve yazılar kaleme aldı. Yeni Akit, Yeni Şafak, Türkiye, Akşam ve Star gazetelerinde, hem manşetlerde hem de yazılarda suikasta mezhepsel açıdan bakan yorumlar vardı.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye'nin İsrail tarafından öldürülmesinin yankıları sürüyor. Suikastın İran'da gerçekleşmesi iktidar gazetelerine göre “kafalarda soru işareti” yarattı. İktidar medyası olaya mezhepsel açıdan bakmayı tercih etti.

TÜRKİYE: YİNE ŞÜPHELERİN ODAĞINDA

Türkiye Gazetesi 1. sayfasından “Yine şüphelerin odağında, İran Niye Haniye’yi koruyamadı?​” başlığında “İran yine dünyaya rezil oldu. Skandaldan geriye iki soru kaldı: İran hava sistemi füzeyi neden önleyemedi? Haniye’nin o konutta olduğunu İsrail nasıl öğrendi?​” sorularını sordu.

Akşam Gazetesi ise TürkMedya Ankara Temsilcisi Melik Yiğitel’in analizine yer verdi. Haniye suikastına dair çok sayıda soru işareti olduğunu yazan Yiğitel şu soruları sordu: “İsmail Haniye İran'ın kalbi Tahran'da İran güvenliği ve istihbaratı tarafından korunan özel bir konutta nasıl füzeyle vurulabildi? İran'da bir güvenlik açığı mı var, yoksa İran'ın içinden bir destek mi sağlandı? Bu suikast ancak nokta atışı istihbaratla gerçekleşebilirdi. Haniye'nin kaldığı konutun konumunu İsrail nereden biliyordu? Suikast için özellikle İran'ın seçilmesi, Pezeşkiyan'a da bir mesaj mı?​”

YENİ ŞAFAK: KUŞKULARIMIZIN ADI İRAN

Yeni Şafak yazarı Ömer Lekesiz ise "Şehidimizin adı Haniye, kuşkularımızın adı İran" başlıklı köşe yazısında İran'dan duyduğu kuşkuyu dile getirdi: "(...) Şimdi asıl soru Haniye'nin şehadetine sebep olan tertipte İran'ın yeri nedir? Tamam, büyüklerimizin izinden giderek, 'Lâ İlâhe İllallah' dediklerine inandığımız İranlı yöneticilere karşı, İslami vasat üzere bir dil kullanmak ve sorgulamada bulunmak durumundayız.”

Dinci Yeni Akit yazarı Mustafa Armağan ise “Sünni İran kılıç zoruyla Şiileştirilmişti" başlıklı köşe yazısında bu duruma temas etti: "(...) Fakat şehadetle sonuçlanan suikastın başka bir yerde değil de Şii mezhebine mensup bir İslam ülkesi olan İran’da gerçekleşmiş olması akla başka soru işaretlerini de getirdi. Acaba İran, Hamas liderini yeterince korumadı mı? İstihbarat zaafı söz konusu muydu? Bir otelde değil de müstakil bir evde ikamet ettirilmesi nokta vuruşu bir suikastın düzenlenmesinde pay sahibi miydi?​”

SABAH’TAN ‘MUHAFAZAKAR ENTEGRİSTLER’ YORUMU

Sabah Gazetesi yazarlarından Salih Tuna ise iktidar medyasında yer alan İran karşıtı açıklamalara tepki gösteren bir yazı kaleme aldı. Tuna “Haniye suikastını anında çözdüler” başlığında yazdığı yazısında İran’ı suçlayan yazarları “muhafazakâr entegristler” olarak tanımlarken, “bu ortodoks muhteremler olayların arkasındaki gerçeği görmüşler bir kere” ifadelerine de yer verdi.

Tuna yazısında şöyle dedi: «(…) Pardon, "çözüldü" kelimesi hafif kaldı; "satın alındı" demek icap eder. Doğrusu, zaten hazırmışlar satın almaya. O kadar ki, mümkünü olsaydı üstüne para sayıp hem de. Satın aldıkları da şu: İran'ın yeni Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın yemin törenine katıldıktan sonra İran'ın başkenti Tahran'da şehit edilen Haniye'nin katili bizzat İran'mış. Çok zeki oldukları için Haniye'yi İsrail'in öldürdüğünü "yutmadılar". O kadar külyutmazlar ki, İsrail daha açık ve net bir şekilde katil olduğunu "itiraf" etse bunlar yine yutmazlar. Zira, bu ortodoks muhteremler olayların arkasındaki gerçeği görmüşler bir kere. Dahası büyük resmi didik didik etmişler. Çünkü ellerinde "İsrail varlığını İran'a, İran da varlığını İsrail'e borçludur..." şeklinde acayip bir "projeksiyon" var.»

STAR’DAN AZERBAYCAN TEPKİSİ

Star gazetesi yazarı Hasan Hüseyin Öz ise "İran ve Haniyye suikastı" başlıklı yazısında “Asıl soru şu değil miydi: Haniyye'nin şehit edildiği yerin bilgisini kim verdi?​” diye sordu ve şöyle devam etti: “Kapı kilit tutmuyor İran'da. Buna rağmen, ülkemizde İran'ın meddahlığına ve dailiğine soyunanlar... İsrail'in Azerbaycan topraklarını kullanarak suikastı gerçekleştirmiş olabilir dezenformasyonunu dolaşıma soktular. Tam bir alçaklıktı bu. Propaganda bunların beyinleri yemiş. Çamur at izi kalsın. İran'ın Ermenistan'ı desteklemesini jeopolitik zorunluluk propagandası ile müdafaa eden bu güruhun Karabağ zaferinden bu yana kuyruk acıları büyük. Daha önce de İran'ın vekil örgütlerinin yaptığı katliamlara karşı kulaklarının üstüne yatmıştı aynı tipler. İnsanda ar olur biraz, ama ne gezer!” (MEDYA SERVİSİ)

İran’dan Avrupa’ya tepki: İsrail’i durdurun

ABD F-22 Raptor uçaklarını Ortadoğu'ya konuşlandırdı

İsrail ve Lübnan sokaklarında savaş hazırlıkları

"İsrail'e seyahat etmeyin", "Lübnan'ı terk edin" çağrıları