02 Ağustos 2024 05:24
Son Güncellenme Tarihi: 02 Ağustos 2024 08:00

Harb-İş üyesi işçiler: Genel merkez yöneticileri işçinin karşısına çıksın

Harb-İş üyesi işçiler, yaşadıkları sefaletin sorumlusu sarı sendikacıların peşine düştü. Toplu olarak şubelere gittiler, merkez yöneticilerine “Yalan dinlemekten bıktık karşımıza çıkın” diye seslendi.

Fotoğraf: Hilal Tok/Evrensel

Paylaş

Hilal TOK
İstanbul

Sene başındaki ek zam talepleri, el ele veren hükümet ve sendika bürokratları tarafından bastırılmaya çalışılan kamu işçileri taleplerinden vazgeçmiyor. Kayseri’deki savunma işçileri T. Harb-İş Kayseri Şubesinde bir araya gelerek taleplerini bastırmak isteyen sendika yöneticilerine tepki gösterdi. Fabrikada kalan ekmekleri eve götürmek zorunda kaldıklarını dile getiren işçiler, sendikacılara istifa çağrısı yaptı.

Kamuda sözleşme dönemleri birinci ayda başlayan işçilerle üçüncü ayda başlayan işçiler arasında yüzde 14’lük enflasyon farkı oluştu. Ücretleri enflasyon karşısında her geçen gün eriyen Milli Savunma Bakanlığına bağlı çalışan işçiler, önceki gün Kayseri, İstanbul ve Ankara’da Harb-İş’in şubelerine giderek acil zam talebi için eylem çağrısı yaptı.

Kayseri’de Anatamir, Hava İkmal ve Fasbat fabrikalarında çalışan işçiler, Harb-İş Kayseri Şubesinde bir araya gelerek, yönetime tepki gösterdi. Ücretlerinin eridiğini, yüzde 100’ün üzerinde zam istediklerini söyleyen işçiler, taleplerine kayıtsız kalan sendikacıları istifaya çağırdı. Şube binasında konuşan işçilerden biri sendikacılara, “Dört tane çocuğum var benim. Ben fabrikada kalan ekmekleri evime götürüyorum. Utanın. Siz ne oturuyorsunuz hâlâ burada? Hakkımızı aramıyorsunuz. Bize cevap vereceksin” diye seslendi.

Toplantı sonrası görüştüğümüz işçiler, “Artık savunma işçisi bitti. Bu sendikacılarla iş yürümüyor. O koltukları terk etsinler” dedi.

"AYNI YALANLARI DİNLEMEKTEN BIKTIK"

Anatamir’de çalışan bir işçi, sendikacıların kendilerine sürekli yalan söyleyip oyaladıklarını belirterek duruma tepki gösterdi: “Bizim sözleşmemiz (6 aylık zam dilimleri) üçüncü ayın birinde başlıyor. Sözleşmesi birinci ayda başlayanla üçüncü ayda başlayanlar arasında yüzde 14’lük fark var şu an. Bu bizim için büyük bir kayıp. Biz bu kaybın telafi edilmesini istedik. İşçinin kaybını nasıl telafi edeceksiniz diye sormaya gittik. Eğer 2025 sözleşmesini bekleyeceklerse bu bizim bir sene daha aynı ücretlere mahkum olmamız anlamına gelecek. Ki planları böyle… Biz cahil insanlar değiliz, okuyoruz, görüyoruz, takip ediyoruz. Neyin ne olduğunu biliyoruz. Biz şimdi bunlarla beraber bu telafinin olmayacağının, bu sendikacıların hiçbir şey yapmayacağının farkındayız. Biz de diyoruz ki bizim muhatabımız bu saatten sonra siz değilsiniz. Genel merkezdekiler buraya gelecekler, derdimizi dinleyecekler. Çünkü sözleşmeye oturanlar, imzalayanlar onlar. Biz elli sefer gittik şubeye, her gittiğimizde aynı yalanları dinlemekten bıktık artık.”

"KOYUN DA DEĞİLİZ, BOYNUMUZ EĞİK DE DEĞİL"

Bugüne dek oyalandıklarını söyleyen Harb-İş üyesi işçi, “Bunlar bu sözleşmeyi yaptıklarında davul zurna çaldılar Ankara’da. Yüzde 45’lik zammı kutladılar! Sonra biz geçinemediğimizi söyledik, bize dokuzuncu aya kadar beklememizi ara protokolle düzelteceklerini söylediler. Dokuzuncu ay geçti, şimdi de ‘Eylemsizlik kararı aldık, birinci aya kadar bekleyin, bir şey olmazsa eyleme başlayacağız’ diyorlar. Biz bu sene başında eylem sürecine girdik, sendikacılar durdurdu. Eylem kararı aldığınızda, işçi arkanızda durduğunda bile hareket etmiyorsunuz. Geçmişte kamu işçisi yürüdüğü zaman yer yerinden oynardı. Bunlar sarı sendika. Bize bekleyin dedikleri tarihe kadar bu ücretlerle nasıl bekleyelim? O zamana kadar bu maaşla çalışacağım, memur benim iki katım maaş alacak. Peki sen bu makası kapatmak için masada yüzde 120 zam isteyecek misin? Buna inanıyor musun diyoruz, ‘İnanmıyorum’ diyorlar. E nasıl olacak bu iş? Kayseri muhafazakar bir kent ama boynumuz da eğik değil, koyun da değiliz yani. Gözümüzün içine baka baka bize yalan söylemesinler” dedi.

"İŞÇİ FABRİKADAKİ EKMEĞİNİ EVE GÖTÜRÜR HALE GELDİ"

Savunma işçisinin artık geçinemez hale geldiğini söyleyen işçi, sesini çıkaran işçilere de sendika yönetimi tarafından baskı yapıldığını söylüyor: “Benim işten atılmam için sendika genel müdürlüğe baskı yaptı, motorcu bir arkadaşımız yemekhaneye sürüldü. Sırf sesimizi çıkarıyoruz diye. Kamu işçisi şu anda bitmiş durumda. Özellikle de savunma sanayi işçisi… İşçinin aldığı para 25-30 bin lira arasında değişiyor. Ben izne çıkacağım, 24 bin lira 4 haftaya yatacak. Bunlar artık psikolojimizi bozdu. Bugün benim arkadaşım yemekhaneden ekmek toplayıp evine gitti, ‘4 çocuğum var kiramı ödeyemiyorum’ dedi. Biz çok durumdayız artık, bunu tüm Türkiye görsün, duysun. Savunma sanayisiyle övünenler bizi bu hale getirdi. Sanayide ek iş yapmayan arkadaşımız yok. Biz insanca yaşamak istiyoruz sadece, başka bir şey istemiyoruz. Burada büyük bir iş kaybı da var, son 6 ay içinde bizim fabrikamızda 10 istifa oldu. Bu maaşlar böyle devam ettiği sürece biz burada usta bulamayacağız.”

"MEYDANI ONLARA BIRAKMAYACAĞIZ"

“Genel merkezdekiler buraya gelsin, karşımıza çıksınlar” diyen işçi şöyle devam etti: “Balık baştan korkmuş. Biz yeni bir balık istiyoruz, bu yönetimi değiştirmek istiyoruz. Çünkü bunlarla yürünmeyeceği ortada. Sendika yöneticileri, sendikaya akrabalarını doldurmuş. Kendi çocukları ve akrabalarının gelecekleri için planlar yapıyorlar. Biz buna izin vermeyeceğiz. Ben sendikadan ilk istifa edenlerden biriydim ama geri döndüm, çünkü istifa etmek bunların önünü açmaktır. Biz bunlara bu meydanı bırakmayacağız. Bunların yapması gereken bizi insanca bir ücrete getirmek, yapamıyorlarsa o koltukları terk edecekler.”

"ARTIK İŞÇİYİ TUTAMIYORLAR"

Kayseri’de şube ve işçiler arasındaki tartışmanın işçi gruplarında ve sosyal medyada yayılması da Türkiye’nin genelindeki tartışmaları hareketlendirdi. İşçiler iletişim gruplarında tepkilerini şöyle dile getirdi: “Bu tepkilerin artık çoğalması lazım. Kısık seslerin yükselmesi lazım. Sessiz kaldıkça bunlar ‘Herkes memnun’ diyecek. Artık ne kemik kaldı ne bıçak. Genel merkezi çağırdık, gelmediler. Gelmezlerse biz Ankara’ya gideceğiz. Madem biz rahat edemiyoruz, Harb-İş, Türk-İş de rahat etmeyecek. Her fabrikadan cevabı vermeliyiz. Bunlarla artık yol gidilemeyeceği açık. Ya işçinin yanında duracaklar ya da yok olacaklar. İşçiler birlik olmazsa bize fayda gelmez. Artık bu işin peşini bırakmayacağız. Artık vaatlere karnımız tok.”

İSTANBUL’DAKİ TERSANE İŞÇİLERİ EYLEM ÇAĞRISI YAPTI

Harb-İş üyesi İstanbul Tersanesi Komutanlığında çalışan işçiler de “Bıçak kemiğe dayandı” diyerek İstanbul Kartal’daki Harb-İş İstanbul Şubeyi ziyaret ederek eylem kararı alınmasını istedi.

İstanbul Tersanesinde çalışan onlarca işçi, sendika önünde yaptıkları açıklamada Türk Harb-İş Sendikasının Genel Merkezine güvenmediklerini belirterek İstanbul Şubenin öncülük ederek eylem yapmasını istedi. İşçiler, “Tüm Türkiye’de mücadele ateşini yakmak için harekete geçmeliyiz” dedi.

İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ve yönetim daha sonra süreci değerlendirmek ve kararlar almak için şubede toplantıya geçti.

İşçilerle yapılan toplantı sonrası açıklama yapan Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya, “Bizler savunma sanayi emekçileri olarak gün geçtikçe derinleşen ekonomik krizin; enflasyondan işsizliğe, yoksullaşmaya kadar hayatlarımızın her alanını kabusa çeviren kapsamlı bir ekonomik krizle karşı karşıyayız. Söz konusu krize bağlı alım gücümüzde tarihi düşüşler yaşaması nedeniyle eğitimden sağlığa, gıdadan giyime, ev kiralarından elektriğe, su ve doğal gaza varana kadar faturalarımızı ödemekte ciddi sıkıntılar yaşamaktayız. Alınacak kararları tabandan gelen talepler ile beraber ortaklaştırmak adına şubemizde yapılan toplantıda fikir alışverişinde bulunduk. ‘Bıçağın kemiğe dayandığı’ ekonomik kriz sürecinde duyarlılık gösterip şubemizi ziyaret eden ve fikirlerini ortaya koyan duyarlı arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Bundan sonraki mücadele yöntemi ile ilgili sürekli diyalog halinde olacağız” dedi.

HARB-İŞ BAŞKANI, İŞÇİLERİ KAOS ÇIKARMAKLA SUÇLAMIŞTI

2024’ün başında kamu iş yerlerinde ek zam talebiyle eylemler yapıldı. Başta Harb-İş ve Demiryol-İş üyeleri olmak üzere kamu işçileri, fabrikalarda başlattıkları eylemleri kent meydanlarına taşıdı. Harb-İş üyesi işçilerin bastırmasıyla Harb-İş Genel Merkezi eylem takvimi açıklarken, 27 Ocak’ta Ankara’da miting kararı alındı. Miting Türk-İş’in 29 Ocak’ta ortak eylem kararı alacağı iddiasıyla iptal edildi. O sırada Hak-İş de ek zammı gündeme aldığını duyurdu. Hak-İş ve Türk-İş bürokratlarının yaptığı görüşmeler sonucunda ise kamuda ek protokol imzalandığı duyuruldu, ek zam alındığı iddia edildi. Ancak gerçek kısa bir süre sonra ortaya çıktı: Sözleşmede yer alan enflasyon artışı yerine rakamlar yazıldı, TİS gereği zaten verilecek zam ek protokol diye pazarlandı.

İlerleyen günlerde ise Harb-İş üyeleri bu aldatmacaya karşı tepki göstererek Ankara’ya gitmek istedi. İstanbul ve Eskişehir şubelerinin kararıyla işçiler Ankara’ya gitme kararı alırken, Harb-İş Genel Başkanı Alaaddin Soydan ise ek zam talep eden işçileri, seçim öncesi kaos yaratmakla suçladı, işçilerin karanlık odakların talimatıyla hareket ettiklerini öne sürdü.

Sonrasında ise tepki olarak Harb-İş’ten istifa eden işçilerin tekrar üyelik başvuruları kabul edilmedi. En son Gölcük Tersanesinden 4 işçi ek zam talep ettikleri için işten atıldı.

ÖNCEKİ HABER

Antalya'da Aynur Çilli ve 8 yaşındaki oğlu, Mehmet Altın tarafından öldürüldü

SONRAKİ HABER

30 yıl çalışmanın bedeli yoksulluk sınırının yarısı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa