Evrensel'in manşeti | İşçiye ölüm topluma sıtma
Ürününün elde kalmasına isyan eden çiftçiye, toprağının elinden alınmasına direnen köylüye atılan ‘kolluk’ dayağı ile Anayasa’yı işletmemek için Mecliste uygulanan şiddet aynı bütünün parçaları!
Fotoğraf: Andaç Aydın Arıduru/Evrensel
Ekonomik programı ücretlerin alım gücünü düşürmeye, kalkınma planı ölümüne çalıştırılan ucuz emeğe, ham madde ve enerji temini doğa talanına dayanan iktidar bu düzen yürüsün diye gaddarlığını tüm topluma yayıyor! Ürününün elde kalmasına isyan eden çiftçiye, toprağının elinden alınmasına direnen köylüye atılan ‘kolluk’ dayağı ile Anayasa’yı işletmemek için Mecliste uygulanan şiddet aynı bütünün parçaları!
YARGIYA BİÇİLEN
Bir ülkedeki hukuk sistemi o ülkenin iktisadi ve siyasal sisteminden bağımsız değildir. Rekabet gücünü artırmaktan yabancı sermayeyi ülkeye çekmeye tüm planını ucuz emeğe dayandıran ülkede hukuk da buna göre şekillendiriliyor. İşçi ölümü karşısındaki yargının kayıtsızlığı da yargıda yaşananların tümü de bir tercih.
SANSÜR İHTİYACI
Rejimin devlet aygıtındaki hem gücünü hem zayıflığını gösteren mecraların engellenmesi, sokak röportajlarının takibe alınması ve yurttaşların burada dile getirdikleri nedeniyle tutuklanması gibi sansürler aynı zamanda da işçi sınıfı mücadelesi geriletilirken yürütülen hegemonya projesinin parçasıdır...”
KADINA REVA GÖRÜLEN: DOĞUR, ÇALIŞ, BOYUN EĞ
Aile Bakanlığınca yayımlanan 8. Aile Şûrasının sonuçları, iktidarın kalkınma anlayışının kadına neyi reva gördüğünü özetledi: Doğur, esnek çalış, boşanma!
ÖLÜME ZAMAN AŞIMI, TERFİLERE ZAMANSIZLIK
Davutpaşa’da 21 işçinin hayatını kaybettiği, 115 kişinin yaralandığı patlamanın üzerinden 16 yıl geçti. Patlamanın ardından İstanbul’un göbeğindeki havai fişek atölyesinin ruhsatsız, işçilerin kayıt dışı çalıştırıldığı açığa çıkmasına rağmen hiçbir kamu görevlisi ceza almadı, zaman aşımından davanın düşürülmesi hedefleniyor.
Muammer Güler: Dönemin İstanbul valisiydi, milletvekili olarak Meclise girdi, içişleri bakanı yapıldı.
Selim Cebiroğlu: Dönemin kaymakamıydı. Valiliğe terfi ettirildi, öğretmen azarlamasıyla gündem oldu.
Murat Aydın: Dönemin belediye başkanıydı. 11 yıl daha aynı görevi sürdürdü, sonra Beykoz’a geçti.
Faruk Çelik: Dönemin çalışma bakanıydı. 2011’de yine bakan yapıldı, 2015’te ise tarım bakanı oldu.
TOPLU CİNAYETLER DÜZENİ
Hep aynı sonuç 301 madencinin öldüğü Soma’dan onlarca canın yittiği Davutpaşa’ya iş cinayetleri yargılamaların özelliği ortak: Cezasızlık politikası! Onlarca, yüzlerce işçinin katline sembolik cezalar, para cezaları ile geçiştirme, zaman aşımına uğratma, iş cinayeti olarak kabul etmeme ve kan parasıyla patronların ‘yırtmasına’ göz yumma…
Programa uygun iş cinayetlerinde, Erdoğan ve hükümetinin orta vadeli programına ve kalkınma planlarına uygun bir yargılama işleyişi söz konusu. Sendikasızlaştırma ve işsizlik tehdidiyle öz güveni parçalanan işçilerin güvencesizlikle terbiye edildiği, kimi ‘makbul’ sendikaların da uğursuz bir rol üstlendiği toplu cinayetler düzeni demeli buna!
LÜKS DÖNÜŞÜMÜN TAHTAKURULU ŞANTİYESİ
İstanbul Kadıköy’de bulunan kentsel dönüşüm sürecinin devam ettiği Fikirtepe’deki milyarlarca liralık şantiyede çalışan işçiler, ‘kurtsuz’ bir tabak yemeğe ve tahtakurusundan uzak yatağa hasret...
‘ÖLÜME GÖTÜREN KOŞULLARDAN İŞTEN ÇIKTIK DA KURTULDUK’
Metal iş kolu her yıl en fazla iş kazasının yaşandığı sektörler arasında yer alıyor. Bursa Osmangazi’de bulunan Orakçı Makina’daki çalışma sistemi metal sektörünün iş kazası ortalamasını neredeyse tek başına yükseltiyor. Bu çalışma sistemi işçilerin tarifiyle ‘kara düzen.’