18 Ağustos 2024 11:43

40 derece sıcaklıkta geçim mücadelesi

Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde 40 derece sıcaklıkta tarlada çalışan kadınlar emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirterek, “Sömürülüyoruz ama başka alternatifimiz de yok” dedi. 

Fotoğraf: MA

Paylaş

Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde tarım işçisi olarak çalışan kadınlar, kimi zaman 40-45 derece güneşin kavurucu sıcaklığında mesai yapmak zorunda kalıyorlar. 

Pamuk ve Patlıcan tarlasında ürünleri toplamak için kolları sıvayan kadınlar, yaklaşık iki saat sonra yanlarında getirdikleri yiyecekler ile kahvaltı yaptıktan sonra yeniden çalışıyor. Tarım işçisi kadınlar günde 12 ila 15 saat çalışan ve bunun karşılığında 500 ila 600 TL yevmiye alıyor.

'YEVMİYE TEMEL İHTİYAÇLARIMIZI KARŞILAMIYOR' 

Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan tarım işçisi kadınlar çalışma ve yaşam koşullarını anlatırken, emeklerinin karşılığını alamadıklarını vurguladı.

Tarlada patlıcan toplayan işçilerden evli ve 6 çocuğu olan Besna Çakı, “650 TL yevmiye alıyoruz. Aldığımız yevmiye bir kilo çayın 400 TL, 5 kilo pirincin 400 TL, bir torba unun 800 TL, bir torba şekerin 750 TL olduğu yerde yetmiyor. Tamamen çaresizlikten gelip tarlalarda çalışıyoruz. Çocuklarım için ve kimseye muhtaç olmamak için çalışıyorum. Verdiğimiz emeğin karşılığını alamıyoruz. Mevcut ekonomik sisteminde zengin daha zenginleşirken, fakir ise daha da fakirleşti. Herkesin bizim gibi emek vermesi gerekiyor. Bu topraklar ancak bu şekilde kurtulur. Burada çalıştıktan sonra gidip evde de çalışıyorum. Küçük çocuklarım ve hayvanlarım var, onlara da bakmak zorundayım. Zaten bunları yapana kadar zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum. Dinlenmeye asla fırsatım olmuyor. Sabah tekrar işe gideceğimiz için ev işleri bittiği gibi uyuyorum” dedi.

‘BİÇİLEN FİYATLAR VERDİĞİMİZ EMEĞİN KARŞILIĞI DEĞİL’

Hem tarla sahibi olan hem de tarlasında işçilerle patlıcan toplayan Şükran Datumani, ürünleri ekerken ve bakım sürecinde çok fazla zorluk çektiklerini belirterek, “İlaçtan tutalım gübre ve mazota kadar her şey çok pahalı. Verdiğimiz emeğin ve masrafın karşılığını alamıyoruz. Bu sene kavunun, biberin kilosu 5-6 TL’dir. Verdiğimiz emeğe değmiyor. Gübrenin tonunu 2-3 bin TL’ye alıyoruz. Yani anlayacağınız biz malzemeleri pahalıya alıp ürünü ucuza satıyoruz. Bu krizin ve durumun nedeni savaş politikalarıdır” diye kaydetti. 

Sabahın erken saatlerine uyanıp iş başı yapmak zorunda kaldığını dile getiren Şildan Tunç (20), 14 yaşından bu yana tarlalarda çalıştığını ifade etti. Tunç, “Ağustos ayında sabahtan akşama kadar güneşin altında bu şartlarda çalışmak bizi zorluyor. Aldığımız 500 lira yevmiye ihtiyaçlarımızı karşılamıyor. Evde 8 kişi yaşıyoruz ve 4 kişi çalışıyoruz. Burada çalışma saatimize oranla aldığımız maaş emeğimizi karşılamıyor” ifadelerini kullandı. 

'KADINLARA GÜVENCELİ İŞ ALANLARI AÇILMALI'

Pamuk işçiliği yaparak ailesini geçindirmeye çalıştığını söyleyen Songül Gültekin (23), 10 yaşından beri tarlalarda işçilik yaptığını kaydetti. Kadınların her yerde olduğu gibi tarım işçiliğinde de sömürüldüğünün altını çizen Gültekin, “Burada hem okuyup hem çalışanlar var. Tek başına çalışıp ailesine bakanlar var. Evde annemle babam ve ben yaşıyoruz. Dolayısıyla çalışan tek kişi benim. Xana Axpar’da kadınların yapabileceği tek alternatif iş tarımdır. Ancak tarımda da sadece 3 ay iş var. 3 ay aldığımız parayla 12 ay geçinmeye çalışıyoruz. Ülkenin iş durumu da budur. Yıllardır tarlalarda çalışıyorum ve aldığım 500-600 liralık yevmiye hiçbir şekilde yetmiyor. Her şeye rağmen bu yaşta yerine getirmem gereken sorumluluklarım var. Devlet bize bu koşulları dayatıyor. Kadınlara olabildiğince güvenceli iş alanları açılmalıdır” dedi.

‘BU ŞARTLARDA NASIL GEÇİNEBİLİRİZ?'  

Aysel Gültekin (28), 8 yaşından bu yana tarlada çalıştığını söyledi. Sabah tarla işi yaptığını akşam da eve gidince temizlik yaptığını söyleyen Gültekin, “Pamuğun çapasını yapıyoruz daha sonra büyüyen otları elimizle topluyoruz. Sonbahara doğru pamuğu topluyoruz. Başka şehirlerde pamuk işçiliği yapan işçilerle zorluklarımız aynı olmasına rağmen yevmiyemiz onlardan az. Tarladan aldıkları yevmiyeyle geçinemiyoruz. Yüksek elektrik faturaları ödüyoruz, ev masrafları da var. Herhangi bir sağlık güvencemiz yok ve sigortasız çalıştırılıyoruz. Bu şartlarda nasıl geçinebiliriz” diye sordu. (EKONOMİ SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Manisa’daki orman yangını 5’inci gününde

SONRAKİ HABER

Nijerya’da hayat pahalılığı protestolada binden fazla tutuklama

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa