EMEP Genel Başkanı Aslan: “İzmir emek ve demokrasi güçleri direnişler etrafında birleşmeli”
EMEP Genel Başkanı Aslan ve beraberinde il örgütü heyeti işten çıkarılan ve direnişe geçen Menemen Belediyesi işçilerini ziyaret etti.
Emek Partisi (EMEP) İzmir İl Örgütü ve EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, işten çıkarılan ve 85 gündür direnen Menemen Belediyesi işçilerini ziyaret etti.
Eylem alanına yürümek üzere Menemen İZBAN istasyonunda bir araya gelinirken, yürüyüşte “Menemen işçisi yalnız değildir”, “Atılan işçiler geri alınsın” ve “İş, ekmek, özgürlük” sloganları atıldı.
“YEREL YÖNETİMLER ANTİDEMOKRATİK BİÇİMDE İŞLİYOR”
Menemen Belediyesi önünde sürdürülen eylem alanında konuşan Seyit Aslan, 85 gündür yürütülen mücadeleyi selamlayarak, “Parti olarak işçi sınıfı mücadelesinin boy verdiği her yerde işçi sınıfımızla dayanışma içinde olacağız. Hangi belediye olursa olsun, partimizin öncelikli görevi direnişte, grevde, hak ve özgürlük mücadelesinde olan işçilerin yanında olmaktır. Dün de olduk, bugün de olmaya devam edeceğiz” dedi.
Yerel yönetimlerin antidemokratik biçimde işlediğini vurgulayan Aslan, “Belediyelerde çalışan arkadaşlarımız ister masa başında ister park bahçelerde ister temizlik işlerinde olsun; o kentin tüm cefasını çeken, sorumluluğunu alan arkadaşlarımız, belediye yönetimlerinde ne yazık ki temsil edilmiyor” ifadelerini kullandı.
“BUGÜNÜN İHTİYACI TOPYEKUN MÜCADELEDİR”
İzmir’deki Karşıyaka, Kemalpaşa ve kamu emekçileri direnişlerini hatırlatan Aslan, “İzmir’deki emek ve demokrasi güçlerinin yapması gereken şey bu direnişler etrafında topyekun olarak birlikte mücadele etmektir. Parça parça mücadele ettiğimiz sürece belediye başkanları, bakanlar o koltuklarında çok rahat oturmaya devam edecekler. Bugünün ihtiyacı, direnişlerin kazanımla sonuçlanması için başta sendikalar olmak üzere tüm emek ve demokrasi güçlerinin bu direnişler etrafında gece gündüz demeden çaba göstermeleridir. Parti olarak her yerde bunu söylüyoruz. Bugün Menemen’de atılan işçiler yarın başka bir belediyede de atılabilirler. Buradaki direniş esasında bütün İzmir halkının ve işçi sınıfının direnişi olarak görülmelidir. Böyle bakmadığımız sürece her direniş kendi etrafında lokal kalacaktır ve yönetimlerin geri adım atması zorlaşacaktır” şeklinde konuştu.
“GÖZÜNÜN ÜSTÜNDE KAŞ VAR DİYEREK İŞTEN ÇIKARIYORLAR”
Akabinde söz alan Belediye İş Şube Başkanı Cumali Akay, “İşçilerin artık savunma mekanizması kalmadı. Bir işveren ‘kaşının üstünde gözün var’ diyip kötü niyet tazminatını ödediği anda her işçiyi kapının önüne koyabiliyor. Mecliste ve siyasi partiler içerisinde bunlarla ilgili önergelerle gelinirse en azından sorunu kökünden çözmüş oluruz. Menemen Belediye Başkanı seçimi kazanabilmek için 3000 olan personel sayısını 4000 bandına çıkarttı. Buradaki tek gayesi seçimi kazanmaktı. Seçim bittikten sonra ise asla Menemen’e gelmedi. Menemen’de yaşayan vatandaşların hiçbir sorununu dinlemedi. Bizim 85 gündür yürüttüğümüz mücadelemizle ilgili bir tane resmi kurumdan açıklama alamadık. İşten çıkartmaların gerekçesi nedir bunların hiçbiri açıklanmadı. En son kendisini bir düğünde yakaladık ve ‘neden arkadaşlarımızı işten çıkarttınız’ diye sorduğumuzda ‘onlar neden çıkartıldıklarını biliyorlar’ diye cevap aldık. Hiçbir arkadaşımız neden işten çıkartıldığını bilmiyor. Seçim zamanı kendisinden yana açık taraf olmadığımız için bunu yapıyor. Ama her insanın kendi kararını verebilme ve istediği siyasi oluşuma girme hakkı var” ifadelerini kullandı.
“DOĞUM İZNİNDEYKEN ÇIKARILDIM”
Direniş alanına 3 aylık bebeği ile gelen Duygu Çakıcı, doğum izninde iken işten çıkarıldığını aktararak, “Okul öncesi öğretmeniyim. 5 yıldır Menemen Belediyesi’nde çalışıyordum. Arandığımda doğum iznindeydim, sonra tekrar arandım. Bir yanlışlık olduğu söylendi. O günden itibaren tekrar doğum iznimi kullanmaya ve ücretimi almaya başladım. Daha sonra doğum raporum bitti, hastaneden süt izni raporumu aldım. Tekrar arandım ve ikinci defa çıkarıldım” diye konuştu. Hukuksuzluk ile karşı karşıya kaldıklarını belirten Çakıcı, “Çok zor bir sürecin içindeyim. Üç aylık bir bebeğim var, oğlum var okullar açılacak gerçekten çok zor bir durumda bırakıldık. Olmaması gereken bir durumla karşı karşıya bıraktılar bizi. Bütün herkes çok zor durumda. Doğum izninde olan arkadaşlarımız da çıkarılmış. Geçim durumumuz çok zor evimiz kira dediğim gibi okullar açılıcak çocuklarımıza okul kıyafeti alamadık, bebek bezi, maması bunlar gerçekten külfet. Bunları hiç düşünmeyen bir zihniyetle birlikteyiz. Sadece ben değil bütün arkadaşlarım da aynı şekilde ev kiraları 13-15 bin TL, çok zor durumdayız” diyerek sözlerini tamamladı. (İzmir/EVRENSEL)
