CHP Hatay Milletvekili Kara: 'Yıkılmış bir şehirde beyan olmaz'
Deprem bölgesindeki esnaf ve iş yerlerine vergi kolaylıkları sağlayan mücbir sebep halinin 31 Ağustos'ta sona ermesine ilişkin CHP'li Kara, “Hayat normale dönene kadar devam ettirilmeli” dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Mücbir sebep halinin deprem bölgesinde yaşanan tüm sorunlara rağmen sona ermesi durumunda depremzede esnaf ve işverenlerin ticari hayattaki darboğazı derinden hissedeceklerini söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, “Bir yıkımın ortasında vergi tahsilatı için aceleci davranmak, mağduriyetleri yalnızca derinleştirir” dedi.
Aylardır adım adım mücbir sebep halini uzatmaya çalıştıklarını belirten Kara, konut yapımı, altyapı, sağlık sistemi alarm verdiğinde sığınılan “asrın felaketi” söyleminin; yurttaşa gelindiğinde aynı empatiden yoksun olunduğunu belirtti.
Kara, “Halbuki, Hatay’da kısa bir gezinti günlük hayatın normale biraz bile yaklaşmadığını göstermeye yetecektir. Ne mükelleflerin biriken vergi ve SGK borçlarını ödeyecek hali ne de meslektaşlarımın, mali müşavirlerin, beyanname verebilecek bir durumu var. Mali müşavirler depremle, evlerini, ofislerini, evraklarını, bilgisayarlarını kaybettiler; tüm defterler ve kayıtlar zayi oldu. Antakya’da, İskenderun’da, Hassa’da Defne’de, Samandağ’da, Kırıkhan’da mali müşavirlerin ofisleri tamamen yıkıldı.Depremden 19 ay sonra bile elektrik, internet, ofis, personel ve sağlıklı bir çalışma ortamından yoksunlar. Muhasebe kayıtlarını tutmaya çalışan meslektaşlarımız yıkımların hala devam ettiği Hatay’da, kimi zaman yüksek katlardaki ofislerine dahi giremiyorlar” dedi.
Vergi tahsilatı için aceleci davranmanın mağduriyetleri derinleştireceğini söyleyen Kara, “Temel ihtiyaçlar dahi karşılanamıyorken ve yaşam henüz normale dönmemişken, mali müşavirlerden ve mükelleflerden beyanname beklemek ve vergi ödemelerini talep etmek ne akla ne de mantığa sığan bir durumdur” diye ekledi.
“AYLARDIR KOSGEB DESTEKLERİNİ DAHİ VERMEDİNİZ”
Kara, Van depreminde uygulanan mücbir sebep halinin Hatay ve diğer deprem bölgelerinde hayat normale dönene kadar devam ettirilmesinin zorunluluğuna vurgu yaparak, hükümete, Mücbir Sebep ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da yapılacak değişikliklerle yurttaşlara rahat nefes aldıracak çözümleri şöyle sıraladı:
- Depremden etkilenen illerde faaliyet gösteren işletmelerin mali yüklerinin hafifletilmesi için SGK ve BAĞ-KUR prim muafiyeti acilen sağlanmalı,
- Van Depremi sonrasında 2013/14 sayılı SGK genelgesi örnek alınarak, 6 Şubat depremlerinden etkilenen bölgelerde borçlar için uzun vadeli ve faizsiz taksitlendirme seçeneği uygulanmalı ve mücbir sebep hali hayat normale dönene kadar uzatılmalı,
- 6183 sayılı kanunun 48'inci maddesi gereği, deprem tarihinde mükellef olanların borçları irade beyanıyla taksitlendirilmeli, ilgili maddedeki “şartları taşımaları kaydıyla” ibaresinin değiştirilerek “şartsız ve talep halinde” 24-36-48 gibi eşit taksitler halinde faizsiz ödeme yöntemi oluşturulmalıdır. Her ne kadar benzeri hükümler ilgili madde de varsa da bu talep kanun değişimini gerektirmektedir.
- Kanunda değişikliğe gidilmeyecekse, yine 48’inci maddedeki “faizsiz 24 eşit taksit” yerinde kalmak şartıyla Tahsilat Genel Tebliğinde bir değişiklik ile (hem Cumhurbaşkanının hem de GİB’nın yetkisi mevcut) aranan şartlardan Nakit Akış Hızının (Rasyo) 1,5 oranıyla değerlendirilmesi ve ipotek anlamında muteber şahıs, demirbaş veya borç miktarıyla kıyaslanmadan gayrimenkul verilmesinin kanunun lafzının yerine getirilmiş olması amacıyla yumuşatılması ve idareye değerlendirme yetkisi verilmeden borçlunun talebiyle bağlı kalınması düzenlendiğinde konu çözüme kavuşabilir. Düzenleme Genel Tebliğ bazında yapılacak olup tüm tarafları da bağlamış olacaktır.
- Yine idari bir düzenlemeyle geçmiş dönemlerle ilgili her türlü beyannamelerin verilmesi belirli bir takvim periyoduna bağlanabilir.
- Gerek Genel Tebliğ düzenlemelerinde gerekse İç Genelge’de borç ödemesi takviminin tüm işlemler bitirilmek kaydıyla Ocak 2025 tarihinden başlamak üzere eşit taksitler içerisinde ödenmesinin sağlanması da tüm mükellef ve borçlular açısından istenileni karşılamaya fayda sağlayabilir.
- Tüm bunların ışığındaysa depremzede esnafın kendini toparlayabilmesi ve ticari hayatın rayına oturabilmesi için depremden etkilenen esnafın söz verilen KOSGEB destek ödemelerinin daha fazla bekletilmeden ödenmesi sağlanmalıdır.
Son olarak Kara, “Mücbir sebep halinin uzatılması, yalnızca ekonomik yükleri hafifletmekle kalmaz, aynı zamanda depremzedelerin yeniden hayata tutunmasına da katkı sağlar” şeklinde konuştu. (Hatay/EVRENSEL)