Bir hafta komünal hayatın bıraktığı tat
Eşit bir şekilde görev dağılımın yapılması ve birlikte üretip birlikte tüketmenin verdiği keyif harikaydı. Böyle bir dünyanın mümkün olabileceğini gördük.

Kaynak:Unsplash
Umut
Esenyurt/İstanbul
16 yaşında bir çocuk işçiyim. Okul okuyamayan, aynı diğer emekçi çocukları gibi tatil yapma imkanları olmayan çocuklardan biriyim. Arkadaşlarım bana geçmiş kamplardaki deneyimlerini aktarırken benim içimdeki kamp heyecanı git gide büyüyordu. Kamptaki herkesin istediği düzeni, eşit toplum düzenini merak ediyordum. Ben de ilk kampımda komünal yaşamı deneyimledim. Eşit bir şekilde görev dağılımın yapılması ve birlikte üretip birlikte tüketmenin verdiği keyif harikaydı. Böyle bir dünyanın mümkün olabileceğini gördük.
Yedi günün her akşamı ayrı bir eğlence barındırıyordu. Hayatımda en çok keyif aldığım bir haftası dersem hiç abartmış olmam. Çünkü ülkenin dört bir yanından farklı kültüre sahip yüzlerce insanla beraber eğlenebilmek büyük bir ayrıcalık ama bence daha önemlisi gündüz etkinleri yani paneller, atölyeler ve forumlar. Kafamda soru işareti olarak kalan gündem konularını panellerde ve gazete okumalarımızda tartışarak gidermiş oldum. Katıldığım atölyelerde ise hiç bilgim olmayan ama bilmem gerektiğini düşündüğüm konular hakkında bir şeyler öğrendim ve bir bilinç kazandım. İşçi gençlik toplantısında ise tüm ülkeden gelen arkadaşlarla çalıştığımız yerdeki sorunlarımızı aktarıp karşısında ne yapmamız gerektiğini tartıştık.
Demem o ki kamp beni hem bilgilendirdi hem eğlendirdi. Bazı konularda artık daha iyi argümanlara sahip olmamı sağladı. Yüzlerce insanla bir hafta boyunca bu günlerde bile güzel zaman geçirebileceğimizi gösterdi. Seneye daha örgütlü katılacağım bir kamp olması dileğiyle.
Evrensel'i Takip Et