27 Ağustos 2024 04:20

Hak-İş'in Kayseri mitingi: İtiraz eden işçinin getirilmediği biçimde örgütlendi

Kayseri mitinginin gösterdiği en önemli şey, mitingde ses çıkartmayacak, tepki göstermeyecek işçilerin katılımının örgütlenmesiydi.

Fotoğraf: Ahmet Akarsu/Evrensel

Paylaş

Ahmet AKARSU
Kayseri

Üç konfederasyonun eylem planlarının ardından ilk mitingi Hak-İş Kayseri’de yaptı. İlk mitingde, sendikaların neyi hedefleyip, neyi hedeflemediğini ise net bir şekilde gözlemleyebildik. Kayseri mitinginin gösterdiği en önemli şey, mitingde ses çıkartmayacak, tepki göstermeyecek işçilerin katılımının örgütlenmesiydi. Hizmet iş kolundan yani belediye işçilerinin katılımı dışında, çevre illerden gelen işçileri bir kenara bırakırsak mitinge Kayserili işçilerin katılımı çok zayıftı. Bu zayıflık Hak-İş’in koltuk sevdalılarına bir tepki, güven duymama halini de gösterdi.

Hak-İş’in Kayseri’de örgütlü olduğu metal, tekstil, mobilya iş kollarında 15 binin üzerinde, hizmet iş kolunda ise toplamda 10 bine yakın üyesi var. Hatta Hak-İş Kayseri Başkanı ve Hizmet-İş Kayseri Şube Başkanı Serhat Çelik’in yerel gazetelere “25 bin katılım bekliyoruz” demesi üye işçilerin sayısının çokluğuyla ilgiliydi. Lakin mitingin katılımı 2 bin 500 civarında kaldı. Bu elbette mitingin Hak-İş’in istediği biçimde örgütlemesiyle de doğrudan ilintiliydi. Çünkü Genel Başkana, medyanın önünde, Hak-İş’in merkezi diyebileceğimiz Kayseri’de tepkinin gösterilmemesi gerekiyordu.

Basit bir örnek: Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, sendika genel başkanları ve yardımcılarıyla sahneye çıktığında ilk cümlesi, belediye başkanlarına ve işverenlere teşekkür etmek oldu. Kitle teşekkür sonrası tepkisiz kaldı. Ardından işçiler sloganı yanlış attı. “Hak-İş nerede, işçi orada” yerine, “İşçi burada, Hak-İş nerede?​” şeklinde atılan slogan Arsan’ı terletti. Yanlış atılan slogan sonrası Arslan, “Anlayamıyorum, ne diyorsunuz?​” diye yanıt verdi. İşçilere uyarı gecikmedi. Slogan düzeltildi.

MİTİNGİN YARISI ÇEVRE İLLERDEN KATILIMLA OLDU

Hak-İş’in mitingi Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde yapması ise gerçekleştirilen “şovun” en akıllıca parçası oldu. Miting alanının sınırlı insanı alacak şekilde çevrilmesi ise mitingin başında katılımın ne kadar işçiyle olacağının sinyallerini veriyordu. İl dışından gelen işçi sayısı mitingin toplamının yarısına denkti. Kahramanmaraş’tan 10 otobüs gelmişti. Sivas’tan, Niğde’den, Yozgat’tan, Nevşehir’den, Aksaray’dan hatta Malatya’dan işçiler mitinge taşınmıştı. Toplamda il dışından gelen 30 otobüs, 11 servis vardı. 

Öz Taşıma-İş, Öz Orman-İş Sendikaları 30-40’ar kişilik gruplar halinde geldi. Mitinge sendika yöneticileri tam kadro katıldı. Merkez yöneticiler, Genel Başkanın etrafında pervane oldu, İki dudağı arasından çıkacak söze baktılar... Az da olsa ailesiyle katılan işçiler de vardı. Kadın işçi sayısının sınırlı olduğunu, büyük bölümünün de Öz Sağlık- İş üyesi olduğunu söylemek mümkün. “Ölürüm Türkiye’m” ve Hak-İş marşının çalındığı miting, 17.30’da başlayacak denilse de 18.00’i geçmesine rağmen sayının artması beklendi. Arsan ve ekibi son model arabalarla alana geldi. Arslan’ın aracı son model Volvo marka idi. Arslan ve sendika yöneticilerinin sahneye çıkışından 30 dakika sonra miting sona erdi. Mitingin işçi sınıfı ve emekçilere gösterdiği özet ise; sendikal bürokrasiye karşı olan, Hak-İş’i eleştiren işçiler olmadan ancak “göstermelik” miting örgütlenebileceği oldu.

BELEDİYE İŞÇİLERİ GERÇEK KADRO İSTİYOR

Arslan’ın “Erciyes’in heybeti” ve “sanayi diyarı Kayseri” sözlerine işçilerin dövizlerdeki “İşçiyiz 24 bin lira ile geçinemiyoruz” talepleri karşılık verdi. Kayseri’nin merkez ilçe belediyelerinden Kocasinan ve Melikgazi’den işçiler iş kıyafetleriyle mitinge katıldılar. Miting içerisinde görüştüğümüz belediye işçileri “696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilere tayin ve becayiş haklarının verilmesiin istiyoruz” talebiyle geldi. Çünkü belediyede kadrolu işçiler 45 bin bandında ücret alırken ve “iş güvenceleri” varken, KHK ile sözde kadroya alınan işçiler 30 bin lira bandında ücret alıyordu. “Bu mitingle taleplerin kazanılabileceğini düşünüyor musunuz?​” sorumuza ise, “Düşünmüyoruz ama elden ne gelir ki?​” cevabını verenler oldu. Belediye işçileri, “Mitingde en çok belediye işçisi var ama bölümlerden çoğu kişi gelmedi. Sendikaya güvenmiyorlar ve AKP’nin sendikası olmalarına rağmen sorunlarımızı gidermediklerini düşünüyorlar” dedi.

METAL, TEKSTİL VE MOBİLYA İŞ KOLLARINDA İŞÇİLER YOKTU

Arslan’ın, Kayseri mitinginde belediye başkanlarına ve işverenlere teşekkürün ardından ettiği ilk cümle “PKK yandaşı DEM Parti belediyeleri” oldu. Kayseri’nin “milliyetçi” damarına oynadı. Beklediği yoğunlukta tepki alamadı. İşçilerin kısa süren mitingden muradı karşılanmadı. Kayseri’nin “bilinen yüzü”, Özçelik-İş Genel Başkanı Yunus Değirmenci’nin yeğeni Mega Metal’de iş yeri temsilcisi olmasına rağmen Mega işçilerinin katılımı yok denecek kadar azdı. Ağaç, metal ve tekstil iş kollarında çalışan işçilerin mitingin bir derde çare olmayacağını söylediği görüşleri de Evrensel’de yayımlanmıştı.

"ETKİLİ EYLEMLER İSTİYORUZ"

Miting öncesi ve sonrasında görüştüğümüz Kumtel, Erbosan, Mega, Boyteks, Yataş, İstikbal işçileri ücret artışı olması gerekliliğini her fırsatta dile getirmelerine rağmen, sendikanın etkili olmadığını, sendikanın işçiyle değil patronla hareket ettiğini söyledi. Mitingin “temsili” katılımla yapılmasının çözüm olmayacağını söyleyen işçiler, işçilerin tamamının katılmadığı işler yapılmadan, iş yerlerinde eylemler yapılmadan sorunların giderilemeyeceğini söyledi.

EMEP: GÖSTERMELİK DEĞİL, ÜRETİMİ ETKİLEYECEK EYLEMLER ÖRGÜTLENMELİ

Hak-İş mitingi sonrası Emek Partisi (EMEP) Kayseri İl Örgütü yaptığı açıklamada, sendikalı, sendikasız tüm Kayserili işçileri; “Göstermelik değil, üretimi etkileyecek, ücret artışını kazanacak, yeni haklar elde edecek eylemleri iş yerlerinden başlayarak örgütlemeye” çağırdı.

Hak-İş’in ve Türk-İş’in üretimi etkilemeden “temsili” düzeyde yaptığı eylemliliklere tepki gösteren EMEP, “İşçi sınıfı ve emekçi kitlelerin tabandan gelen öfkesi, uzun yıllardır eylem örgütlemeyen, patronların temsilcisi haline gelmiş, koltuk sevdalısı sendikacıları eylemler, mitingler yapmaya kadar itmiştir. Her ne kadar sendikal bürokrasi ‘işçisiz’ ya da ‘sınırlı işçiyle’ eylemleri örgütlese de, işçilerin tepkisi artıyor, işçilerin öfkesi büyüyor. İşçilerin mücadelesinin önünü kesemeyeceksiniz” dedi.

Sendikal bürokrasiye tepki gösteren, sendikacılara kızan Kayserili işçileri bir araya gelmeye, iş yerlerinde komiteler kurarak, sendika ağalarına karşı iç örgütlülüğünü güçlendirmeye çağıran EMEP açıklamasında, “Sendikal bürokrasinin gerçekleştirdiği basın açıklamalarının, mitinglerin sonrasında üyesi olduğunuz sendikaları iş yerlerinde üretimi etkileyecek biçiminde yeni eylemlikler örgütlemeye zorlamak şart. Sendikalar işçilerindir, sendika ağalarının değil” diye seslendi.

ÖNCEKİ HABER

Özgür Özel: Kılıçdaroğlu'nu ziyaret edeceğim

SONRAKİ HABER

Sakarya'da işçi servisiyle otomobil çarpıştı, 3 kişi yaralandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa