İşçilerin unutturmadığı talep: Ek zam

Andaç Aydın ARIDURU
Çerkezköy

Türk-İş, hayat pahalılığına karşı ilk mitingini Çerkezköy’de, “Zordayız, geçinemiyoruz” adıyla gerçekleştirdi. Mitinge Türk-İş’e bağlı sendikaların İstanbul, Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli şubelerinden işçiler katıldı. Görüştüğümüz işçilerden miting için iş yerlerinde miting için çalışma yapılmadığı ya da zayıf olduğunu öğrendik. İşçilerin hemen hepsi Türk-İş’in işçilerin öfkesini dindirmek, iş yerlerinde kontrolleri dışında gelişen eylemleri ve başta ek zam olmak üzere taleplerin yayılmasını engellemek için aldığını söyledi.

Güvensizlik nedeniyle katılımın azaldığı söylenenler arasında. Örneğin Türk Metal’in işçileri servislerle alana taşıyacağının duyulması nedeniyle pek çok işçi fabrikaya kendi aracıyla gelmiş, böylece iş çıkışında mitinge katılmadan doğrudan evine gitmiş. Bölgede yaklaşık 20 bin üyesi bulunan Türk-Metal’in tüm fabrikalarda aynı vardiyada çalışan yaklaşık 7 bin üyesi bulunuyor. Yani kaba bir hesapla mitinge 14 bin işçi katılabilecekken, üyelerin önemli bir bölümü alana gelmedi.

Mitingde talepler özenle seçilmişti. En başta vergide adalet. Bu alandaki tüm işçilerin talebiydi. Mitingde kürsüden yapılan açıklamalarda da bu talebe özellikle vurgu yapıldı. Ancak başta Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay olmak üzere hiçbir yönetici ek zam kelimesini kullanmadı, kullanmamaya özen gösterdi. Oysa başta Harb-İş ve Belediye-İş üyeleri olmak üzere alana gelen ve geçinemediğini söyleyen işçilerin ana talepleri arasında yer alıyor ek zam. Görüştüğümüz her bir işçi vergi kadar ek zam talebinin de karşılanmasını istiyor.

AĞABEY YUHALANDI, ‘İYİ SÖZLEŞME İMZALAMIŞTIK AMA ENFLASYONA YENİLDİK’

İşçilerin tepkisini çeken de bu oldu. İmzaladıkları iyi sözleşmelerin enflasyon nedeniyle bu duruma geldiğini savunan sendikacıların, ek zam talebini dile getirmemesi. Türk-İş İstanbul Bölge Temsilcisi Halil Fakı Erdal’ın “Birileri bizi soyuyor” diye başladığı konuşmasında “Toplu sözleşmelerde elde ettiğimiz başarının ardından enflasyona yenildik” sözleri işçilerin tepkisini çekerken, öfke “Taşeronu bitiren, asgari ücrette dik duruş sergileyen fakir babası, Türkiye işçi sınıfının ağabeyi” övgüleriyle miting kürsüsüne çıkan Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’ın görünmesiyle daha da arttı. TEKSİF üyesi işçiler “Açız aç” sözlerine kamu işçilerinin yoğun olduğu taraftan yükselen yuhalamalar karıştı.  Bunun üzerine Erdal’ın Atalay’ın “sıfatlarını” tekrar sayarken yaptığı el işaretiyle birlikte Türk Metal’in atanmış temsilcileri harekete geçti. “Vur de vuralım, öl de ölelim” bağırışlarıyla tepki engellenmeye çalışıldı.

Atalay gecikmeli başlayan konuşmasında enflasyon, vekiller ve işçi milletvekili sayısının azlığından bahsettikten sonra Kamu Çerçeve Protokolü nedeniyle eriyen ücretler hakkında “Son bir buçuk yılda eridi” deyince tekrar ıslıklanmaya başlandı, “Ergün istifa” sloganları atıldı. Bunun üzerine Atalay yüzde 94 oyla seçildiğini ve işçilerin kendisine sahip çıkması gerektiğini hatırlatma gereği hissetti.

MİTİNG NEDEN ORTAKLAŞILMASI GEREKTİĞİNİ GÖSTERDİ

Hem alanda, hem miting öncesi görüştüğümüz tüm işçiler hem ek zam hem de vergide adalet talebi konusunda Türk-İş yönetiminin samimi olmadığını, eylem kararlarını almaya iş yerlerinde büyüyen öfkenin neden olduğunu düşünüyor.

Sadece bu haliyle hak alınamayacağının da farkında işçiler. Ancak mitingi önemsiz de görmüyorlar. Görüştüğümüz bir Jotun işçisi, “İş yerlerinde talepleri ortaklaştırmak ve dayanışmayı sağlamak için bu eylemler önemli” diye özetliyor bu durumu. Yolun uzun olduğunun farkında. Hem bu mitinglerin güçlü geçmesi ama aynı zamanda iş yerlerinden başlayarak talepleri belirlemek ve ülke genelinde talepler etrafında birlik olmak için tepki göstermenin ötesine geçmek gerektiğinin de… Alandaki hemen tüm işçiler gibi…

Türk-İş mitinginde işçiler ek zam istedi: "Açız aç"