Rapor: Sıcak hava dalgaları yoksulları vuruyor
Araştırmacılar malum olanı belgeledi: Avrupa’daki aşırı sıcakların yükünü yoksullar çekiyor.
Fotoğraf: Pixabay
Avrupa genelinde kavurucu sıcaklar son yıllarda on binlerce insanın ölümüne neden oldu. Ölümler arttıkça, aşırı sıcakların yükünü asıl olarak kimin taşıdığı daha net ortaya çıktı: Yoksullar.
Madrid’deki Carlos III sağlık enstitüsünde araştırmacı profesör olan Julio Diaz Jimenez bunu şöyle açıklıyor: “Sıcak hava dalgası, üç kişiyle paylaşılan ve klimasız bir odada kalırken farklı, havuza ve klimaya erişimi olan bir villada kalırken farklıdır.”
Guardian gazetesinin haberine göre, Diaz Jimenez, aşırı sıcakların Madrid’deki 17 bölgeyi nasıl etkilediğini araştıran bir grup araştırmacı arasında yer alıyor. Araştırmacıların 2020’de yayımlanan makaleleri, sıcak hava dalgalarının hane halkı gelirinin ortalamanın altında olduğu üç semtte ölüm oranı üzerinde etkili olduğunu ortaya koydu.
Ardından İspanya genelindeki toplulukları inceleyen benzer bir analiz yaptılar. Jimenez, “Ve aynı şeyi gördük” diyor: “Isı ve kırılganlık söz konusu olduğunda, kilit faktör gelir düzeyidir.”
Düşük gelirli insanlar genellikle kaliteli konutlara erişmekte zorlanıyor, birçoğu aşırı kalabalık, kötü havalandırılan ve sıcaktan çok az etkilenen evlerde yaşıyor. Bazıları yeterli sağlık hizmetlerine erişemiyor, aşırı sıcakların daha da kötüleştirebileceği rahatsızlıklardan muzdarip olma ihtimalleri artıyor, bazıları ise düzenli olarak yüksek sıcaklıklara maruz kaldıkları tarım ve inşaat gibi sektörlerde çalışıyor.
Bu yılın başlarında Save the Children, İspanya’da her üç çocuktan birinin evde serinleyemediği uyarısında bulundu. Bu durumun 2 milyondan fazla çocuğun zihinsel ve fiziksel sağlığı üzerinde “son derece zararlı” bir etkiye sahip olabileceği belirtildi.
İklim değişikliğinin azaltılmasına ilişkin IPCC raporunun başyazarlarından Yamina Saheb, dünyanın diğer bölgelerine kıyasla çok daha hızlı ısınan Avrupa’da bu konunun gündeme gelmesinin yavaş olduğuna dikkat çekiyor.
Aynı zamanda Paris’teki Sciences Po’da öğretim görevlisi olan Saheb, “Bunun son derece acil olduğu konusunda alarm vermemiz gerekiyor” diyor: “Benim için asıl soru, politika yapıcılarımızın, savunucularımızın ve uzmanlarımızın yaz aylarında yaşanan enerji yoksulluğunun önemli bir sorun olduğunu anlamaları için kaç kişi gerekecek?”
Berlin Teknik Üniversitesi’nden araştırmacı Alby Duarte Rocha ise düşük gelirli insanların genellikle yaşadıkları alanlar üzerinde daha az söz sahibi olduklarını, bu nedenle de daha az ağaç ve yeşil alanın bulunduğu asfalt ağırlıklı bölgelerde yaşamaya daha yatkın olduklarını belirtiyor.
Duarte Rocha kısa bir süre önce Avrupa’daki 14 büyük kentsel alanı inceleyen bir araştırma ekibinin parçasıydı. Buldukları sonuç, Berlin’den Budapeşte’ye kadar uzanan ve düşük gelirli sakinlerin şehrin sıcağını doğal olarak serinletebilecek yeşil alanlara erişimde daha fazla zorluk çektiğini gösterdi. Buna karşılık, daha yüksek gelire sahip olanlar bu alanlara ortalamanın üzerinde erişime sahipti.
Duarte Rocha, bunun bir kısmının “yeşil soylulaştırma” ile açıklanabileceğini, daha fazla bitki örtüsüne sahip alanların yoğun nüfuslu ve betonla kaplı alanlardan daha fazla talep gördüğünü söylüyor. Bunun sonucunda düşük gelirliler genellikle şehrin “en havalı bölgelerinin” dışına itiliyor:
“İklim değişikliğinden en az sorumlu olan insan gruplarının neden genellikle iklim değişikliğinin etkilerinden en çok etkilenenler olduğunu kendimize sormamız gerekiyor.” (DIŞ HABERLER)