Özgür Özel, sokak röportajı nedeniyle tutuklanan Dilruba'yı ziyaret etti
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Instagram yasağını eleştirdiği sokak röportajı nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu Aliağa Cezaevi'nde ziyaret etti.
Fotoğraf: ANKA
Instagram yasağını eleştirdiği sokak röportajı nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu Aliağa Cezaevi'nde ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Tutukluluğu baştan sona hukuksuzluktur" dedi.
Ziyaret sonrası basına açıklamalarda bulunan Özel, "Böyle olmaması lazım. Cezaevlerinin önünde haksız tutukluluklara karşı ziyaretler, çıkışında açıklamalar, güneşin alnı kabağında beklemeler… Bunlar Türkiye'nin hak ettiği şeyler değil. Türkiye'deki gazeteciler de bunu hak etmiyor, 33 yaşındaki genç bir cumhuriyet kadını da gördüğü muameleyi hak etmiyor. Bu işlerle meşgul olmak yerine Türkiye'nin diğer sorunları üzerine yoğunlaşmamız lazım" ifadelerini kullandı.
"YÖNETİMDEKİ ACZİYETİN İFADESİDİR"
Dilruba Kayserilioğlu'nun tutukluluğu için "Baştan sona hukuksuzluktur" diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Düşüncesi ne kadar şok edici olursa olsun, herkesin şiddeti çağırmamak kaydıyla her türlü düşünceyi açıklama hakkı vardır. Bu da anayasal bir haktır. Siz bu anayasal hakkı tartışmaya açıyorsanız despotsunuz demektir. Muktedir değilsiniz, iktidardasınız ama yaptığınız işi büyük bir özgüvensizlikle yaptığınız için, bir mikrofona genç bir kadının söyledikleri sanki sizin iktidarınızı yıkacakmış diye ona karşı en olağan dışı refleksleri göstermek, sosyal medya linçleri başlatmak, tutuklanma kampanyaları başlatmak, savcılara da yatarı olmayan bir suçtan neredeyse bir aya varacak bir süre kişiyi özgürlüğünden mahrum etmeye yeltenmek, tamamen yönetimdeki acziyetin, savrulmanın ifadesidir. Bundan başka bir şey değil."
"3 EYLÜL'DE SERBEST KALACAĞINI ÜMİT EDİYORUZ, 9 EYLÜL İÇİN RANDEVULAŞTIK"
"Dilruba ile görüştüm. Kendisi ne söylediğini ne söylemediğini biliyor. Özgürlüğüne kavuştuğunda kendi ağzından, verdiği röportajı ve orada ne kastettiğini kastetmediğini, gerçek düşüncelerini kendisi paylaşacak. Bu vakitten sonra, içeride geçirdiği her dakika hukuksuzlukken, biz 3 Eylül günü duruşmada serbest kalacağını ümit ediyoruz. Kendisi de ümit ediyor. Ben kendisini 9 Eylül günü partimizin 101'inci kuruluş yıl dönümünde Ankara'daki törenlere ve akşamki konsere davet ettim. Konserde Şevval Sam olacak. Kendisi de Şevval Sam'ı çok sevdiğini, en çok istediği şeylerden birisinin Şevval Sam'ı canlı dinlemek olduğunu söyledi. 9 Eylül günü için randevulaştık. Ümit ediyoruz Dilruba'nın hiç değilse bu isteğini boşa çıkaracak bir durumla karşılaşmayız.
"ÖZLEM ZENGİN DE BENZER BİR DEĞERLENDİRME YAPTI"
"Hukukçu arkadaşlar da hatta kendisi de hukukçu olan AK Parti Grup Başkan Vekili Özlem Zengin de benzer bir değerlendirme yapmış: 'Tutuksuz yargılanması gerekir.' Zaten tutuklamayı gerektirecek bir şeyle suçlanmıyor, çok açık ortada."
"BAŞÖRTÜSÜNDEN DOLAYI AYRIMCILIĞA UĞRAYAN DİLARA'YI DA DAVET ETMİŞTİM"
"Ben dün Dilara ile konuşmuştum. Dilara başörtüsünden dolayı, talep ettiği bir görevde, 'Bu görevi alamazsın, böyle bir görevi kongrede sana veremeyiz' diyenlerin ayrımcılığıyla karşı karşıya kalmıştı. Şüphesiz Türk Diş Hekimleri Birliğinin, Diş Hekimleri Odalarının ortaya koymuş oldukları yaklaşım, açıklamaları son derece kıymetli. O ayıba, o ayrımcılığa sebep olmadıkları, ortak olmadıkları ve ne kadar mesafeli olduklarını ifade ettiler. Ben Dilara'yı da 9 Eylül'de davet etmiştim, Dilruba'yı da davet ettik.
CHP ülkenin kurucu partisidir. Ülkedeki herkesin haklarını hepbirlikte savunabilecek bir partidir. Ümit ediyorum 101'inci kuruluş yıl dönümümüzde davetliler içinde geçmişte pek çok mağduriyet yaşayan toplumun tüm kesimler, Soma'daki mağdurlardan tren kazasındaki mağdurlara, Diyarbakır annelerinden İstanbul'da haklarını bininci kez arayan Cumartesi Anneleri'ne kadar çok sayıda davetlimiz olacak. Bu davetlilerin yanında Dilara ile Dilruba'yı hep birlikte görmek istiyoruz."
"TÜRKİYE'NİN BU SAÇMA SAPAN TARTIŞMALARDAN BİR AN ÖNCE KURTULMASI LAZIM"
"Türkiye'nin bu suni gündemlerden çıkması lazım. Bu saçma sapan tartışmalardan, işlerden bir an önce kurtulması lazım. Toplumu gererek iktidarda tutunmaya çalışanlara şunu söylemek istiyorum: Türkiye'ye bunu yapmayın. Tarihe bir de 'Gideken bunları da yaptılar, bunlara da tenezzül ettiler' diye geçmeyin. Geçiyorsunuz. 33 yaşında genç bir kadını, bir mikrofona söylediği sözlerden dolayı, kınayabilirsiniz, eleştirebilirsiniz, görüşlerine katılmayabilirsiniz ama tutup da burada haksız hukuksuz yere hapsedemezsiniz."
"İŞİNİZE BAKIN, HADDİNİZİ BİLİN"
"Diğer taraftan Türkiye’de herkesin inancının, örtünmesinin ya da örtünmemesinin, yaşam şeklinin, tercihlerinin tam bir özgürlük içinde olması lazım. Biz CHP olarak bunun teminatıyız, herkesin meseleye böyle yaklaşması lazım. Kimin başını örtüp örtmeyeceğine o kişiden başka kimse karar veremesz. Kimin ne yiyip ne içeceğine, ne giyip ne giymeyeceğine o kişiden başka kimse karar veremez. Bu işe iki taraftan birden istikamet vermeye çalışanlara, baskı uygulamaya çalışanlara, her iki taraftan birden bu işe karışanlara diyoruz ki işinize bakın, haddinizi bilin. Türkiye bir özgürlükler ülkesidir. 100 yıl önce kurulmuş anayasal bir ülkedir. Bütün darbelere, haksızlıklara rağmen bu günlere geldik. Son 22 yılda yaşananların geldiği nokta da elbette utanç vericidir. İktidara da diyoruz, karışmayın, milletin yakasından düşün. Diğer taraftan kendince bir takım 30 yıl önce 50 yıl önce Türkiye'nin terk ettiği, tükettiği tartışmalara Türkiye'yi sürüklemeye çalışanlara da diyoruz ki hududunuzu bilin, haddinizi bilin, kimseye karışmayın.
Türkiye'deki her mağduriyetin ve yaşanan her hukuksuzluğun tam olarak karşısındayız. Her mağdurun ve her mazlumun siyasi görüşüne düşüncesine ne olursa olsun bakmadan yanındayız. Her türlü sıkıntının vardır bir çaresi, onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi." (POLİTİKA SERVİSİ)