30 Ağustos 2024 05:36
Son Güncellenme Tarihi: 30 Ağustos 2024 07:26

Hak isteyen işçiye Şimşek sopası

Son bir yılda Şimşek’in ‘rasyonel ekonomi programı’ uygulanmaya başlanırken, emekçilere yönelik hak gaspları da, eriyen ücretlerle geçim zorluğu da arttı.

Fotoğraf: DGD-SEN

Paylaş

İşçi hakları açısından dünyanın en kötü 10 ülkesi arasında olan Türkiye’de Maliye Bakanı Mehmet Şimşek programıyla, hak ve ücret zammı isteyen işçilere müdahaleler daha da sertleşti. Son bir yılda Şimşek’in ‘rasyonel ekonomi programı’ uygulanmaya başlanırken, emekçilere yönelik hak gaspları da, eriyen ücretlerle geçim zorluğu da arttı. ‘Şimşek programı’na zeval gelmemesi için işçi sınıfı üzerindeki tahakküm artarken, hak isteyenin kafasına da polis/jandarma sopası indi. Son bir yıldaki 10 işçi direnişinde işçilerin maruz kaldığı müdahaleler, şiddet ve gözaltılar “Şimşek sopası”nı en çıplak haliyle ortaya seriyor.

AKCANLAR’DA DÖVE DÖVE GÖZALTINA ALDILAR

Antep OSB’de üretim yapan Akcanlar Tekstil Fabrikası işçileri, vergi kesintilerine ve patron tarafından dayatılan yedili çalışma sistemine karşı 17 Ağustos günü iş bırakarak üretimi durdurmuştu. Bunun üzerine patron, iş bırakan 90 işçiyi önce Kod 46, daha sonra da işsizlik maaşı almamaları için Kod 22'yle işten çıkarmıştı. Direnişlerinin 12’inci gününde patronun sahibi olduğu Divan Otelin önünde açıklama yapan işçiler polis ablukasına alındı. Polis kalkanlarla işçileri otel önünden sürükledi ardından işçileri ve sendikacıları darbetti, ters kelepçelenen 33 kişi gözaltına alındı, ardından serbest bırakıldı. Direniş bugün 14’üncü gününde.

SABANCI’NIN POLİSİ

İstanbul’un Esenyurt ilçesinde bulunan CarrefourSA deposunda 12 Ağustos'ta 6 işçinin işten çıkarılmasının ardından Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-SEN) öncülüğünde başlayan direnişin 15’inci gününde polis müdahalesi gerçekleşti. CarrefourSA ve Gratis mağazalarında eylem gerçekleştiren işçiler Zeytinburnu’da bulunan Olivium Alışveriş Merkezi çıkışında polisler tarafından darbedilerek gözaltına alındı. Polis, gözaltı esnasında işçilere “Size Sabancı’nın selamını getirdik” dedi, gözaltına aldığı işçilerin yüzüne doğrudan biber gazı sıkarak ters kelepçe taktı. Direniş kazanımla sonuçlandı.

AKP’Lİ VEKİLİN MADENİNDE JANDARMA EMRE AMADE

Ağustos ayında Manisa Soma’da AKP’li Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait Fernas Maden’de Bağımsız Maden İş Sendikasına üye oldukları gerekçesiyle 7 işçi işten çıkarıldı. İşten atmalara tepki göstermek ve işten atılan arkadaşlarına destek olmak için iş durduran 70 işçi jandarma müdahalesine maruz kalarak gözaltına alındı. Serbest bırakılan işçilerin mücadelesi sürüyor.

POLONEZ’DE BİBER GAZLI MÜDAHALE

Temmuz ayında Polonez Gıda Fabrikasında Tek Gıda-İş Sendikasına üye olduktan sonra işten çıkarılan işçiler, fabrika önünde direnişini sürdürürken karşılarına polis barikatı dikildi. Direnişteki işçilere biber gazıyla müdahale edilirken bayılan ve yaralanan işçiler oldu. Fabrika önündeki direnişin ardından şirketin İstanbul Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde eylem yapan işçiler bir kez daha polisin biber gazlı müdahalesine maruz kaldı. Bakanlık soruşturmasında, işveren hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. İşçiler işe iadeler ve sendikal haklarının kabul edilmesi için direnişlerini sürdürüyor. 

ÖZAK’TA DEVLET HER YOLU DENEDİ

‘Şimşek programı’nın uygulanmaya başlandığı 2023’ün kasım ayında Özak Tekstil’in Urfa’daki fabrikasında çalışan işçiler hem içinde bulundukları kölece koşullara hem de fabrikada örgütlü Öz İplik-İş yöneticilerinin yaşadıkları sorunlara kayıtsız kalmasının da ötesinde patronla iş birliği yapmasına isyan ederek BİRTEK-SEN’e üye oldu. Düşük ücretlere, zorlu koşullara, hakaretin bir rutin haline geldiği kötü davranışlara karşı işçiler “İnsanca yaşam ve çalışma koşulları istiyoruz” diyerek direnişe geçti. İşçilerin direnişi başlar başlamaz Şanlıurfa Valiliği kentte eylem yasağı kararı aldı. Yasak kararı sona erdikten sonra ise devreye giren jandarma haklarını arayan işçileri ve BİRTEK-SEN yöneticilerini, şiddet uygulayarak gözaltına aldı. İşçiler namaz kıldığı Urfa Organize Sanayi Camisi’nden Urfa Müftüsü Ramazan Tolan tarafından dahi kovulmak istendi. İlerleyen günlerde de işçiler sık sık jandarmanın sert müdahalelerine maruz kaldı. 2023’ün kasım ayında başlayan direniş 2 ayın sonunda İstanbul’a taşındı. Direnişin ardından Bakanlık BİRTEK’SEN’e 1.5 milyon lira para cezası kesti.

LEZİTA İŞÇİLERİNE GÖZALTI

Bir başka şiddetle karşılanan mücadele ise Lezita işçilerinin greviydi. İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde yer alan Abalıoğlu’na ait Lezita’da işçilerin başlattığı grev tüm baskı ve engellere rağmen sürerken 16 Nisan 2024’te işçiler darbedilerek gözaltına alındı. 13 işçi ve 3 sendikacı, bir gün boyunca gözaltında tutulmalarının akabinde savcılık tarafından mahkemeye sevk edilmeden serbest bırakıldı. Dövüldüklerini, küfür ve hakarete maruz kaldıklarını anlatan işçiler, “Bize düşman gibi davrandılar” demişlerdi. İşçilerin direnişi sürüyor.

AGROBAY’DA ŞİDDET RUTİN OLDU

Mart 2024’te İzmir'de Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım Sen'de sendikalaştıkları için işten çıkarıldı. Ardından mücadeleye başlayan işçiler direnişleri boyunca defalarca gözaltı ve şiddete maruz kaldı.

TRENDYOL DEPO İŞÇİLERİ DE GÖZALTINA ALINMIŞTI

Ekim 2023’te sendikalaştıkları için işten atılan Trendyol depo işçileri, Maslak’ta bulunan Trendyol Genel Merkezi önünde eylemi başlattı. Oturma eylemi yapan işçileri polis şiddet kullanarak gözaltına aldı.

LİMAK’IN ŞANTİYESİNDE GÖZALTI

Ekim 2023’te tazminat hakları gasbedilen Finans Merkez Bankası Şantiyesi'ndeki işçilerin çeşitli eylemlerine polis müdahalede bulunmuştu. En son Limak Holding ofisininin giriş çıkışlarını kapatan işçiler ters kelepçeyle gözaltına alınmıştı.

POLİSİN KAMU İŞÇİLERİNE ABLUKASI

Hükümetin ‘sıfır’ zam verdiği kamu işçilerinden Türk Harb-İş üyesi savunma işçileri şubat ayında Ankara’da eylem yapmak istedi. Ek zam talep eden işçiler polis ablukasıyla karşılaştı, Ankara’ya alınmadı.

"BU SALDIRILAR ‘ŞİMŞEK PROGRAMI’ KARARLILIĞININ GÖSTERGESİ"

Özak, Akcanlar direnişlerinde işçilerle birlikte gözaltına alınan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Türkmen de Şimşek programıyla birlikte hükümetin işçilere ve işçi direnişlere dönük saldırılarının arttığı görüşünde. “Burası, ucuz iş gücü yapmak istedikleri bir bölge. Burayı Türkiye'nin Bangladeş'i yapmak istiyorlar. Burada haliyle Özak gibi işçi direnişleri, BİRTEK-SEN’in örgütlenmesi sermaye güçleri ve iktidar için ciddi bir tehdit. Özak, Akcanlar’daki müdahalelerle sadece bir eylem, açıklamayı yaptırmamaktan öte iktidarın, Şimşek programını hayata geçirmedeki kararlılığını görüyoruz. Yani Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik darboğazı bütün işçi ve emekçilere yüklemeye çalışırlarken, buna karşı yükselen her itirazı, her mücadeleyi baskıyla, şiddetle bastırmaya çalışıyorlar. Ama sonuçta CarrefourSA işçileri buna rağmen direndi kazandı, Akcanlar işçileri daha da dirençli bir şekilde direnişine devam edecek. Bütün iktidar ve onun emrindeki kolluk kuvvetleri Şimşek programını hayata geçirmek için şiddet de dahil her yola başvurma konusunda ne kadar kararlıysa bu program ve saldırılar arttıkça işçilerin itirazı da artacak. İşçiler öyle kolay boyun eğmeyecek”.

Türkmen, ayrıca sendikal bürokrasi ve muhalefet kanadının işçi direnişlerindeki uzlaşmacı tavrını da eleştirerek ortak bir mücadele hattı kurulması çağrısı yaptı: “Sendikal yapının ana gövdesi, sendikal bürokrasi ısrarla bu mücadelelere sessiz kalırken, hâlâ uzlaşmacı, diyalogcu bir sendikal anlayışla yürünecek bir yol olduğunu düşünüyorlar. Sermayenin ve iktidarın açık bir mesajı var: ‘Ekonomik darboğazın bütün yükünü yine işçi sınıfına, emekçilere yükleyeceğiz’ diyorlar. Bu açık mesaja rağmen başta ana muhalefetin, sendikaların aldığı tutumda ısrar etmesi, iktidarın bu programı hayata geçirirken ki en önemli dayanağı durumunda. Bu sendikal bürokrasiye rağmen işçilerin direnişleri başka bir birikim ortaya çıkarıyor. Bu saldırılara karşı her mevzide ortak bir mücadele hattı örmekten başka çare yok. Ya bu topyekûn saldırıya karşı ortaya çıkan bu fiili mücadeleler, direnişler etrafında güçlü bir dayanışma örgütleyerek, buradan başlayarak bütün bu saldırıları püskürteceğiz ya da bu Mehmet Şimşek programında amaçlandığı gibi; krizin, ekonomik yıkımın bütün yükünü işçi sınıfı yüklenecek ve ücretler erimeye devam edecek.” (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

İskenderun halkı "hazır beton tesisi" istemiyor

SONRAKİ HABER

Esenyurt'ta gözaltına alınmaya çalışılan şüpheli polisi bıçakladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa