30 Ağustos 2024 16:04

EMEP’li Bayhan, Bakan Işıkhan’a sordu: Gelir vergisinin yüzde 10 oranında sabitlenmesi için bir düzenleme yapacak mısınız?

EMEP’li Bayhan, 700 bin kamu işçinin sorunlarını Meclis gündemine taşıdı. Bayhan, Bakan Işıkhan’a, gelir vergisinin yüzde 10 oranında sabitlenmesi için bir düzenleme yapılıp yapılmayacağını sordu.

Fotoğraf: EMEP Basın

Paylaş

Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Millî Savunma Bakanlığı'na bağlı TSK fabrikaları, Devlet Demiryolları, Karayolları Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı'na bağlı şehir hastaneleri, devlet hastaneleri ve Yüksek Öğretim Kurumlarına bağlı üniversite hastanelerinde temizlik, hasta bakımı ve güvenlik gibi hizmetlerde çalışan yaklaşık 700 bin kamu işçinin sorunlarını Meclis gündemine taşıdı. Bayhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

Kamu işçilerinin ücretlerinin günden güne eridiğini ve TÜİK'in gerçeği yansıtmayan enflasyon oranlarına göre belirlenen Kamu Çerçeve Protokolü kapsamında, yoksulluk sınırının yarısında kaldığını vurgulayan Bayhan, “Yaklaşık 700 bin kamu işçisinin aldığı ücretler, sürekli artan enflasyon karşısında ciddi bir erimeye uğramıştır. Bu nedenle, artan enflasyon dikkate alındığında, tüm kamu işçilerine Kamu Çerçeve Protokolü altında sendikal bürokrasinin imzaladığı sözleşmelerdeki kayıpların karşılanarak, her kamu işçisine en az yoksulluk sınırı seviyesinde ücret verilmesi için bir adım atmayı düşünüyor musunuz?​” diye sordu.

Aylardır ek zam ve vergide adalet talepleriyle mücadele eden 700 bin kamu işçisinin sesi, "Açız, aç!", “Vergide adalet” ve "Geçinemiyoruz!" sloganlarıyla son olarak Türk-İş mitinglerinde de yankı bulduğunu hatırlatan Bayhan, “Kamu işçileri, Erdoğan ve Mehmet Şimşek'in emekçilere kemer sıkma, tasarruf ve ucuz emek sömürüsü dayatırken, yerli ve yabancı sermayeye kâr ve servet artırma garantisi veren politikalarına itiraz etmektedir. Üzerlerindeki ağır vergi yüküne karşı isyan etmektedir” ifadelerinde bulundu.

“KAMU EMEKÇİLERİ KAPİTALİSTLERİN VERGİ YÜKÜNÜ SIRTLIYOR”

Farklı uygulamalar nedeniyle kamu işçilerinin gelir vergisi kesintisi ocak ayında yüzde 15 olarak başlayıp yıl sonuna kadar artan oranlarla devam ettiğini, kamu işçilerinin kümülatif gelirinin yüksek olmasından dolayı gelir vergisi oranı aylara göre artış gösterdiğini anımsatan Bayhan, “Kapitalistlerin vergi yükünü sırtlanan emekçiler, bu adaletsiz vergi düzeni karşısında yoksulluk sınırının altında ücretlerden vergi alınmaması, üzerindeki ücretlerden alınan gelir vergisinin ise yüzde 10 oranında sabitlenmesi için bir düzenleme yapılmasını talep etmektedir. Bu konuda bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?​” sorusunu Bakan Işıkhan’a yöneltti.

"Savunma sanayisinde destan yazdık" diyerek övünen iktidarın, "yerli ve milli" üretim propagandası yaparken, yandaş sermayedarların zenginleşmesi uğruna üretimin gerçek yükünü taşıyan binlerce kamu işçisinin emeğini göz ardı ettiğine vurgu yapan Bayhan, “NATO ülkelerine yapılan üretim anlaşmaları dolar bazında olmasına rağmen, savunma sanayisinde çalışan işçilere Türk lirası üzerinden düşük ücretler verilmektedir. Örneğin, NATO aracılığıyla iş anlaşması yapılan ülkeler ile Savunma Bakanlığı arasında işçi ücreti 50 dolar öngörülürken, yerli ve milli üretim propagandası yapılan bakanlık neden işçilere yalnızca 5 dolar değerinde ücret vermektedir?​” diye sordu.

Bayhan’ın Bakan Işıkhan’a yönelttiği diğer sorular şu şekilde oldu:

  • Savunma sanayisinde çalışan kamu işçileri, Verimliliği Teşvik Primi’nin yıllık izinlerden kesilmemesi, kök maaşlarının artırılması ve yüzde 20 oranında savunma sanayi teşvik priminin verilmesi taleplerini uzun süredir çeşitli biçimlerde dile getirmektedir. Bu talepler doğrultusunda, Bakanlığınızın konuya ilişkin bir düzenleme yapmayı planlıyor mu?
  • 696 sayılı KHK ile kadro alan işçilere tayin hakkı tanınmamış, kurum içi zorla yer değiştirmeler, geciken ödemeler ve meslek kodlarının yaptıkları işe uygun olarak düzenlenmemesi gibi sorunlar, kadroya geçen işçilerin taşeron zihniyetiyle çalıştırılmaya devam ettiğini göstermektedir. 696 sayılı KHK ile kadroya geçirilen işçilerin tayin hakkını sağlamak için mevzuat düzenlemesi yapmayı planlıyor musunuz?
  • İş yaşamında, aynı veya benzer işi yapan işçilerin farklı statülerde olması, Anayasanın eşitlik ilkesine ve İş Kanunu'nun ruhuna aykırıdır. 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen işçilerle kamu işçileri arasındaki farkları ortadan kaldırmayı ve kamuda çalışan tüm işçiler için 657 sayılı Kanun’un 4/D statüsünü sağlamayı düşünüyor musunuz?
  • Kamu kurumlarında Kamu Çerçeve Protokolü ve sendikaların kurumlarla imzaladığı sözleşmelerden kaynaklı, ücretlerde eşitsizlik yaratan birden fazla ücret skalası bulunmaktadır. Örneğin, Devlet Demiryollarında şu anda 3 ayrı ücret skalası mevcuttur. 1993 öncesi işe girenler 1. skalada, 2010 yılında işe girenler 2. skalada ve 2022 yılında işe başlayanlar ise 3. skalada yer almaktadır. Ancak bu farklılıklar sonucunda, en yüksek ücret alan işçi bile yoksulluk sınırının sadece yarısı kadar bir maaş almaktadır. Bu ücret farklılıklarını ortadan kaldırmak için bir düzenleme yapmayı planlıyor musunuz?

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

​​​​​​​Prof. Dr. Doğan Yaşar İzmir’deki balık ölümlerini değerlendirdi: Körfezin ölümü son 25 yılın eseri

SONRAKİ HABER

Özgür Özel 30 Ağustos programına konuşmacı olarak alınmadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa