1 Eylül öncesi barış çağrıları: Barış mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz
1 Eylül Dünya Barış Günü öncesi kurumlar yaptığı açıklamalarda savaş ve göç politikalarına tepki gösterdi, barış mücadelesine çağrı yapıldı.
Fotoğraf: MA
Barış Vakfı, 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle yayımladığı açıklamada, küresel ve ulusal barış taleplerinin yanıtsız kaldığını belirtti.
Açıklamada, 2023 yılının başından bu yana Gazze ve Ukrayna’da 235 bin kişinin hayatını kaybettiği, Gazze’deki ölümlerin büyük kısmının çocuklardan oluştuğu anımsatıldı.
BARIŞ HAKKININ ULUSLARARASI TANINMASI
Barış Vakfı, Birleşmiş Milletler (BM) ve çeşitli uluslararası belgelerde barış hakkının temel bir insan hakkı olarak tanındığını vurguladı. BM’nin kurucu belgesinin 1. maddesi ve diğer önemli kararlar, barışın sağlanması ve korunmasını amaç edinmiştir. Özellikle 1984 yılında kabul edilen BM Halkların Barış Hakkına Dair Bildirisi ve 2000 yılında alınan 1325 sayılı karar, kadınların barış süreçlerine katılımının önemini vurgulamıştır.
Ancak vakıf, bu kararların günümüzde savaşları ve çatışmaları önlemekte yetersiz kaldığını, uluslararası hukuk ve kurumların işlevsizleştiğini belirtti. 21. yüzyılda insan hakları ihlallerinin artarak devam ettiğini ve barış hakkının etkili bir şekilde korunamadığını ifade etti.
TÜRKİYE’NİN BARIŞ ARAYIŞI
Türkiye özelinde, Kürt sorununun barış sürecine olan etkisine dikkat çekildi. 2013-2015 yıllarında yürütülen çözüm sürecinin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle son bulduğu hatırlatıldı. Kürtlerin haklarının tanınmasının siyasi engellerle karşılaştığı ve bu durumun toplumsal barışı zedelediği ifade edildi. Cezaevlerindeki Kürt muhaliflerin sayısının arttığı, kayyum atamalarının devam ettiği ve toplumsal ayrışmanın derinleştiği vurgulandı.
BARIŞ, HEMEN ŞİMDİ!..
Eğitim Sen Giresun Şubesi yaptığı açıklamada KHK’leri hatırlattı.
Açıklamada “AKP iktidarı tüm dünya 1 Eylül vesilesiyle barıştan, demokrasiden, özgürlük ve eşitlikten yana söylem ve talepleri yükseldiği bir günde, 1 Eylül 2016 gecesinde, yayımladığı 672 sayılı KHK ile sorgusuz sualsiz şekilde 50 bin 875 kamu görevlisini ihraç ederek adeta kamu emekçilerine savaş açmıştır. Ve o günden bu yana ihraç, açığa alma, adli ve idari soruşturmalar, gözaltı ve tutuklamalar, demokratik hakların kullanımı karşısında yasaklama ve fiili müdahaleler gibi her türlü zor ve baskı aracı aratarak devam etmiştir. İktidar böylelikle 1 Eylül’e yeni bir gündem daha eklemiştir” denildi.
“AKP iktidarı tercihini barıştan yana koymadığını ekonomik krize rağmen sadece 2023 yılında silahlanmaya 15,8 milyar dolar harcayarak göstermektedir” denilen açıklamada “Nitekim yıllardır içerde uyguladıkları savaş ve rant esaslı politikalar ile ülkeyi derin ekonomik ve toplumsal krizlere sürükleyen iktidar ekonomik krizin bedelini yoksul emekçilere keserken derin yoksulluğun altında ezilen insanlarımızı savaş kışkırtıcılığı, mülteci karşıtlığı, Kürt düşmanlığı üzerinden kışkırtarak, zaman zaman da tehdit ve zor ile taraftarlık ilişkisi içinde konumlandırma, toplumsal kutuplaştırma yaratma gibi özel yöntemleri devreye sokmaktadır” vurgusu yapıldı.
Açıklamada “KESK olarak; tüm saldırılara, savaş ve kutuplaştırma, tek tip yaşam tarzı dayatmalarına karşın ısrarla ve örgütlü, kararlı bir mücadele ile dünyada, Ortadoğu coğrafyasında ve ülkemizde, barışı savunmaya devam edeceğiz.
Adaletin, eşitliğin, kardeşliğin, laikliğin, paylaşımın, yardımlaşmanın, dayanışmanın, insanca bir yaşamın kalıcı hale getirildiği bir dünya ve ülke var oluncaya kadar barış mücadelesinden bir an olsun vazgeçmeyeceğiz” denildi. (HABER MERKEZİ)