Talebimiz ortak: İnsanca ücret
Sorunlar çeşitli olmasına rağmen talepleri aynıydı: insanca yaşam, uygun çalışma koşulları, yeterli ücretler ve demokratik, bilimsel eğitim.
Fotoğraf: Evrensel
Baran ATİLA
Kübra KEKLİK
Antep
Türkiye’de her geçen gün çocuk işçilik artmakta. 2019’un TÜİK verilerine göre çalışan 720 bin çocuk işçi var. Fakat çırak kapsamında çalıştırılan çocuk işçiler buna dahil edilmemiştir.
Sermayenin ucuz iş gücü için biçilmiş kaftan olan çocuklarla ilgili projeler yapan iktidar ve sermaye her geçen gün kapsam alanını genişletme peşinde. MEB’in patron örgütlerine sunduğu “Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi”, çocuk işçiliğini teşvik etme ve mesleki eğitim yaşını düşürme peşinde. Bu belgede 9 çocuğun yaşamına neden olan ucuz iş gücü olarak kullanılan MESEM’lerin artırılması, OSB’lerinde daha fazla meslek lisesi açmak, mülteci çocukları MESEM’e yönlendirme ve bunu tüm yurda yaymak var.
SORUNLARIMIZA NASIL ÇÖZÜMLER ÜRETEBİLECEĞİMİZ KONUŞTUK
Altı Üstü Çocuk, Gençlik Sanat Kolektifi ve BİRTEK-SEN’ in ortaklaşa düzenlediği piknikte 12-24 yaş aralığında genç ve çocuk işçiler buluştu. Farklı mahallelerden ve iş kollarından olan bu genç ve çocuklar, düzenlenen piknikte eğlenip vakit geçirmenin yanı sıra işleriyle ilgili olan deneyimlerini birbirleriyle paylaştı. Ağır şartlar altında düşük ücretlerle çalıştırılan genç ve çocuk işçiler bunun yanı sıra yaşadığı ırkçılık ve eğitim hakkının elinden alınmasına ne gibi çözümler üretebileceğini konuştular. Sorunlar çeşitli olmasına rağmen talepleri aynıydı: insanca yaşam, uygun çalışma koşulları, yeterli ücretler ve demokratik, bilimsel eğitim gibi her insanın sahip olması gereken temel haklar.
ARKADAŞIMIZIN TALEBİ DAYAKTAN BAYILMAMAK
Çocuk ve gençlerin dillendirdikleri temel problemleri şunlardı: 14 yaşındaki sanayide çalışan çocuk işçi çalıştığı dükkânda her ustaya bir çırak verildiğini ve 1000-2000 bandında haftalık verildiğinden ayrıca ustalardan şiddet gördüğünden bahsetti. Arkadaşımızın talebi dayaktan bayılmamak ve insanca bir ücret.
ÇALIŞMAK ZORUNDA OLMADAN EĞİTİM GÖRMEK İSTİYORUZ
Aynı iş yerinde çalışan 13 yaşındaki çocuk işçilerden birisi hem okuyup hem çalıştığından ve patronun çocukları gibi bir hayat sürmek istediğinden bahsetti. Diğer ikisiyse tatillerde çalıştığını söyledi. Talepleriyse çalışmak zorunda kalmadan eğitim görmek.
18 yaşındaki elektrik işçisi arkadaşımız çalışırken beşinci kattan düşmesi sonucu çeşitli kırıklar ve yaralar oluştuğunu, beşinci kata tırmanarak çıktığını ve hiçbir iş güvenliği olmadığını söyledi. Arkadaşımızın talebiyse güvenli bir ortamda çalışmak ve daha iyi bir ücret.
Söz alan MESEM’li kadın arkadaşımız çalıştığı süre boyunca işin öğretilmesinin daima ikinci planda olduğunu ve hiç anlatıldığı gibi para kazandıran, hayatı kolaylaştıran bir yer olmadığını söyledi. Patronun sürekli angarya işler yaptırdığından, parasını düzenli vermediğinden bahsetti. Kadın arkadaşımızın talebiyse nitelikli mesleki eğitim ve daha insancıl bir ücret.
Diğer çalışan çocuk ve genç işçi arkadaşların problemleri de talepleri de birbirine benzerdi. Pikniğin genelinde çocuk ve genç işçilerin birliğine, beraberliğine ve birbirini kollaması gerektiğine vurgu yapıldı. Çocuk işçiliğine karşı din, dil ve ırkımıza göre bizi kutuplaştıranlar karşısında dimdik durulması gerektiğini; insanlık dışı çalışma koşullarına, atılan dayaklara, yok denilecek kadar az ücretlere, uzun çalışma saatlerine, iş güvenliği olmayan iş yerlerinde çalışmaya sadece dayanışarak-örgütlenerek karşı gelinebileceği söylendi. Çocukların okuması gerektiğini; nitelikli, bilimsel, demokratik eğitim hakkının ve nitelikli mesleki eğitimin ırk fark etmeksizin her çocuğun hakkı olduğu vurgulandı.
