04 Eylül 2024 06:42

En temel ihtiyaçlarımızı bile sağlayamıyorlar!

Kulüpler ve topluluklarla yapacağımız aktivitelerin ve akademide eğitim görmenin heyecanını yaşamamız gerekirken, devletin en temel ihtiyaçlarımızı bile sağlayamadığını görüyoruz.

Görsel: Pixabay

Paylaş

Zeynep ÖZKARA

Tekirdağ

YKS sürecini yeni atlatmış ve üniversiteye yerleşmiş binlerce öğrenciden biriyim. Yerleştiğim Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesine kaydımı yaptırdıktan hemen sonra okulun tek yurdu olan Ortaköy kız öğrenci yurdunun kapatıldığını öğrendim. Ardından buna itiraz eden öğrencilerin direnişi sonucu karar iki dönem ertelendi. Ancak okula kaydolur olmaz barınmayla alakalı yaşadığımız sorunlar üniversiteye ve sonrasına dair umutlarımızı köreltti. Kulüpler ve topluluklarla yapacağımız aktivitelerin, katılacağımız sanat faaliyetlerinin, bahar şenliklerinin ve akademide eğitim görmenin heyecanını yaşamamız gerekirken, aciz devletin yemek ve barınma gibi en temel ihtiyaçlarımızı bile sağlayamadığını görüyoruz. Kiralar ve özel yurt ücretleri aylık en az 15.000 lirayken, öğrenciler sağlıksız koşullarda yaşadıkları KYK yurtlarına veya intihara sürüklendikleri tarikat yurtlarına mecbur bırakılıyorlar. KYK yurtlarında bizi; yetersiz besinlerin, kapasitesinin üzerinde öğrenci alarak öğrenciyi ufacık bir kişisel alandan bile mahrum bırakanların, ilgisiz, sorumsuz idarenin beklediğini biliyoruz, Zeren Ertaş’ı biliyoruz, intihar eden öğrencileri biliyoruz. Yeni dönemde atanan 13 rektörle AKP iktidarının politikalarını kampüslerde yürütmeye çalıştığını, bu kayyum rektörlerin yasaklarını biliyoruz. KYK yurdu ücretleri 400 lirayken öğrencilerin 2000 lirayla geçinmelerini beklediklerini biliyoruz. Bunların hesabını soran öğrencilerin iktidar bekçisi polis tarafından baskı ve işkencelere maruz bırakıldığını biliyoruz. Bütün bunları biliyorken ne umut edebiliyoruz ne de üniversite heyecanı yaşıyoruz.

ÖRGÜTLÜ MÜCADELE KAÇINILMAZDIR

Yaşadığımız stres sadece üniversite hayatı için de değil. Sonrası için de bizi bekleyen sorunların farkındayız. Birçok liseli öğrenci iş bulma ve geçim sıkıntısını kabullenmiş durumda. Son yıllarda öğretmenlik, doktorluk gibi kolektif yaşam için çok önemli olan meslekleri öğrenciler tercih etmiyor. Tekelci burjuvazinin birincil kâr kapısı haline gelmiş olan finans kapitalizminin aldatmacasıyla öğrenciler henüz lisedeyken “borsa, Bitcoin” gibi yollarla para kazanmaya çalışıyorlar. Bireysel kazanç odaklı bu eğilimler gelecekte bizi hem maddi hem manevi bir buhranın beklediğini gösteriyor. Bireyselliğe sürüklendikçe bu sorunlar çoğalacak. Bu karamsarlıktan kurtulmamız ve geleceğimizi kazanmamız içinse örgütlü bir mücadele kaçınılmazdır. Geleceği birlikte kuracağız!

ÖNCEKİ HABER

Okul yerine işe başvurdu

SONRAKİ HABER

Şavşat Belediyesinde çalışan 31 işçi kapı önüne koyuldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa