“Dune” evreninden liseli gençliğin mücadele ateşine: Birleşmenin ve değişimin gücü

Yeni bir eğitim öğretim yılı başlarken, liseli gençliğin sırtında birikmiş eski sorunlar ve engeller bir yük gibi duruyor. Bu yıl, gençlerimiz kendi eğitim gezegenlerinde, Arrakis’in kum fırtınaları gibi, zorlu ve engellerle dolu bir yolculuğa çıkıyor. Arrakis’te su, hayatın ta kendisidir; bu gezegendeki su krizleri halkların kaderini belirlerken, bizler de eğitimdeki kaynakların kıtlığı ve ekonomik zorluklarla savaşmak zorundayız. Krizin gölgesi, gençlerin eğitim yolunda karşılaştıkları zorlukların arkasında, büyük bir kum fırtınasının gölgesini andırıyor.

Son yıllarda yaşanan ekonomik kriz ve işçi-emekçi ailelerin geçim sıkıntıları, gençlerimizin eğitim hayatlarını derinden etkilemekte. Okul idarelerinin zorunlu para talepleri, kantin zamları ve kırtasiye ürünlerine gelen yüksek maliyetler, eğitim yolculuğumuzu sarsan kum fırtınaları gibi üzerimize çöküyor. Yabancı dil sınıfındaki öğrencilerin yüksek ders kitabı fiyatları ve meslek lisesi öğrencilerinin alet çantalarının artan maliyetleri, bu zorlukların yalnızca birkaç örneğidir. Bu sıkıntılar, gençlerin yalnızca bireysel yaşamlarını değil, kolektif eğitim deneyimlerini de etkileyen büyük bir mücadele alanına dönüştürülmüştür.

Bu çöl gibi kuru ve zorlayıcı ortam, örgün eğitimden uzaklaşma arayışını da beraberinde getiriyor. Arrakis’te Fremenler, su kaynaklarını korumak için her türlü alternatifi değerlendirir; bizler de MESEM ve açık öğretim gibi alternatif eğitim yöntemlerine yöneliyoruz. Ancak, bu alternatif yollar yalnızca bireysel tercihler değil, aynı zamanda mevcut sorunların kaçınılmaz yansımalarıdır. Her adımda, Arrakis’teki su krizinin getirdiği zorluklar gibi, biz de eğitimde karşılaştığımız krizlerin çözüm yollarını arıyoruz.

Eğitim sistemindeki eşitsizlikler, Arrakis’teki Harkonnen’lerin su kaynakları üzerindeki tahakkümüne benzer şekilde, liseli gençliğin taleplerini şekillendiriyor. Harkonnenler’in despotizmi, Fremenler’in özgürlük mücadelesiyle karşı karşıya gelmişse, bizler de eğitimdeki adaletsizliklere karşı kendi mücadelemizi yürütmeliyiz. Arrakis’in çölünde özgürlüğü arayan Fremenler’in azmi, bizlerin eğitimde eşitlik ve adalet için verdiğimiz mücadelenin ilham kaynağı olabilir.

LİSE: POLİTİK BİR MÜCADELE ALANI

Liselilerin kendi okullarını bir politik mücadele alanı olarak kavraması, kum fırtınalarının arkasındaki gerçekleri görebilmek kadar karmaşık bir iştir. Arrakis’te Fremenler’in su ve kaynaklar üzerindeki savaşı, bizlerin eğitim haklarını savunma mücadelesiyle paralellik gösterir. Bu mücadelenin özü, yalnızca bir mekân meselesi değil, liselilerin kendilerini politik özne olarak tanımasıyla ilgilidir. Sorunların çözümü, bu anlayışın gelişmesiyle ve mücadele bilincinin artmasıyla mümkün olacaktır.

Liseliler, kolektif bir mücadele ile kendi taleplerini gerçekleştirme yoluna gidebilirler. Arrakis’te Fremenler’in birlikteliği, düşmanlarına karşı verdikleri mücadelenin simgesidir. Bizler de sınıf arkadaşlarımızla bir araya gelerek, fiili öğrenci temsilcilikleri ve öğrenci toplulukları oluşturarak mücadelemizi ortaklaştırmalıyız. Bu, birlikte hareket etmenin ve kaynakları en verimli şekilde kullanmanın bir gereğidir. Her adımda, birlikte mücadele etmenin getirdiği güç, sorumluluklarımızı yerine getirmekte en büyük destekçimiz olacaktır.

KÜÇÜK KAZANIMLAR BÜYÜK DEĞİŞİMLERE GEBE

Arrakis’te su bulma mücadelesinin zorluğu, eğitimdeki ekonomik engellerin karmaşıklığını yansıtır. Ancak, küçük kazanımlar elde etmek ve bu kazanımları genişletmek mümkündür. Kantin zamlarının geri alınması için bir araya gelen bir grup liseli, bu taleplerini geniş bir mücadeleye dönüştürebilir. Okulda kültürel, sanatsal ve bilimsel faaliyetlerin eksikliğini gören öğrenciler, kendi okullarında bu imkanları yaratmak için adımlar atabilirler. Arrakis’te su kaynaklarını korumak için verilen mücadele nasıl yaşamsal bir önem taşıyorsa, bizler de eğitim hakkımızı korumak için benzer bir kararlılıkla hareket etmeliyiz.

Yerel mücadelelerin ortaklaşması, liselilerin taleplerini gerçekleştirmesi için kritik bir adım olacaktır. Arrakis’te Fremenler’in çölün ortasında kurduğu yaşam, bizlerin de eğitimde eşitlik ve adalet için verdiğimiz mücadelenin bir yansımasıdır. Sınıfımızdan başlayarak, okul genelinde ve tüm liselerde mücadele ederek, parasız, bilimsel, demokratik ve laik bir eğitim mücadelesi örneği oluşturabiliriz. Bu, hem bugünü hem de geleceğimizi kazanma yolunda atılacak en sağlam adımlardan biridir.

Türkiye kapitalizminin ihtiyaçları ve mevcut iktidarın çıkarları, liseli gençliğin eğitim hakkını ve yaşam standartlarını hedef almıştır. Arrakis’te Fremenler’in su ve kaynaklar için verdiği mücadele nasıl tüm yaşamı etkilediyse, bizler de eğitim hakkımızı ve yaşam standartlarımızı savunma mücadelesini kolektif bir şekilde yürütmeliyiz. Eğitim hakkımızın gasp edilmesine karşı, sistematik ve bütünlüklü bir mücadelenin yürütülmesi, bizlerin ortak sorumluluğudur.

Önümüzdeki dönemde, mücadele ve birleşme odaklı bir yaklaşımı benimsemeliyiz. Bu, yalnızca edebi bir anlatım değil, gerçek bir yaşam mücadelesidir. Birlikte hareket ederek, sınıf arkadaşlarımızla, okul arkadaşlarımızla ve tüm liselilerle dayanışma içinde olmalıyız. Mücadelemiz, önce kendi sınıfımızda başlayacak, sonra okul genelinde genişleyecek ve nihayetinde tüm liselere yayılacaktır. Böylece, hayal ettiğimiz eğitim ve geleceğin temellerini atmış olacağız.

Arrakis’te Fremenler’in çölün ortasında yeşerttiği yaşam gibi, bizler de eğitim hakkımızı ve yaşam standartlarımızı savunma mücadelesini kolektif bir şekilde yürütmeliyiz. Bu mücadele, yalnızca bugünü değil, geleceğimizi de kazanmamızın anahtarıdır. Müfredatımızı değiştirmek ve her adımda, her mücadele alanında yan yana gelerek, ortak bir hedef doğrultusunda ilerlemek, bizlerin en büyük sorumluluğudur.