4 Eylül 2024 06:10

Kiralık ev: Arayan değil, parası olan bulur

Gebze’den bir işçi

Aşağıda okuyacaklarınız uydurma değildir. Bizim fabrikada çalışan Ahmet’in kiralık ev ararken başından geçenlerdir.

Ahmet: Beyefendi ben kiralık ev için gelmiştim. Kiralık bir eviniz varmış da.

Ev sahibi: Öf be! Tam da gelecek zamanı buldun. Evimi kiraya çıkardığıma pişman oldum. Ne kapı duruyor ne telefon. Bıktım ya.

Ahmet: Acaba evin kirası ne kadar efendim?

Ev sahibi: Ben insaflı bir ev sahibiyim. 400 dolar.

Ahmet: Nee 400 dolar mı! Dolar da ne demek oluyor? Türk parasının suyu mu çıktı? Hem de 400 dolar ha?

Ev sahibi: Ne o, çok mu buldun? Sen hiç hayatında böyle bir ev sahibi oldun mu?

Ahmet: Olsaydı, hiç kiralık ev arar mıydım?

Ev sahibi: Eeee?

Ahmet: Beyefendi Gebze gibi bir yerde ev kirası hiç dolarla olur mu?

Ev sahibi: Neden olmazmış? Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de oluyor da Gebze'de niye olmasın? Bizim başımız kel mi?

Ahmet: Ev kaç oda?

Ev sahibi: İki oda, bir mutfak.

Ahmet: Bu paraya göre ev biraz küçük değil mi?

Ev sahibi: Ne olacaktı? At mı koşturacaksın? Yoksa öğrenci yurdumu yapacaksın? Büyük evin büyük derdi olur. Sana yeter de artar bile.

Ahmet: Mutfak, banyo durumu nasıl?

Ev sahibi: Satın mı alacaksın? Nasıl olacak basbayağı bir mutfağı ve banyosu var. Mutfakla, banyoya birer musluk taktın mı tamam.

Ahmet: Demek ki evin eksikleri var?

Ev sahibi: Canım bunlar eksiklik mi?

Ahmet: Ne yapsam bilmem ki? İki aydır ev arıyorum, bulamıyorum. Ama kirayı çok istediniz, 400 dolar çok fazla. Üstelik dolar sürekli yükseliyor.

Ev sahibi: Bana ne yükseliyorsa! Doları, borsayı ben mi yükseltiyorum ya. Ama istersen kirayı altın olarak da verirsin. Bu kıyağımı da unutma!

Ahmet: Başka çarem yok, maaşımın yarısı tutayım bari.

Ev sahibi: Dur bakalım dur daha şartları konuşmadık.

Ahmet: Bir de şartlarınız mı var?

Ev sahibi: Olacak tabii. Öyle tanımadığım, bilmediğim kişilere ev vermem ben. Eşin çalışıyor mu?

Ahmet: Yok çalışmıyor, ev hanımı.

Ev sahibi: Ben eşi çalışmayana ev vermem. Senin maaşın ne kadar?

Ahmet: 25 bin lira.

Ev sahibi: Tek maaşla benim kiramı zor ödersin. Eşin çalışmıyor kesin mahallede güne girer. Yok altın günü, yok dolar günü olmadı kahve günü.

Ahmet: Yok efendim merak etmeyin eşim öyle güne falan giremez. Ben ona zırt-pırt nasıl gün parası vereyim?

Ev sahibi: Eşine gün parası veremeyen benim kiramı nasıl verecek?

Ahmet: Beyefendi size söz veriyorum. Maaşımı aldığım gün, iki elim kanda olsa bile gelip kiranızı vereceğim.

Ev sahibi: Niye iki elin kanda oluyormuş? Sen kabadayı mısın? Hapse falan mı girdin? Eli kanlı kiracı istemem ben!

Ahmet: Ne münasebet beyefendi. O lafın gelişi. Fabrikada çalışıyorum ben.

Ev sahibi: Çoluk çocuk var mı?

Ahmet: Var efendim, ellerinizden öper iki kızım var.

Ev sahibi: İşte bu da olmadı.

Ahmet: Neden olmadı?

Ev sahibi: Neden olacak, belki erkek olur diye, Allah bilir bir çocuk daha yaparsınız siz. O da kız olursa bir daha, eder dört çocuk.

Ahmet: Beyefendi bir maaşla hem kira hem dört çocuğa bakılır mı? İki çocuk yeter bize. Eşim de ben de başka çocuk istemiyoruz.

Ev sahibi: Sen şimdi iki kira bedeli olan depozitoyu da veremezsin. Yok senle anlaşamadık, benim sana verecek evim yok. Hadi sana uğurlar olsun. Sıradaki gelsin.

NOT: Ahmet kiralık ev aramaya devam ediyor.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yüksek voltajlı teşvik

Yüksek voltajlı teşvik

Erdoğan-Şimşek programıyla emekçilerin bir ayı daha gıdaya gelen yüksek zamlar ve eriyen ücretlerle geçti. Özelleştirmelerle ihya edilen sermaye gruplarına ise sadece bir ayda ‘üretmedikleri elektrik’ için 1 milyar lira teşvik verildi. Sanayi patronları da çalıştırdıkları her kadın işçi için devletten artık daha fazla teşvik alacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et