04 Eylül 2024 13:00

Yeni anayasa tartışması mı, yeni "anayasasızlık" süreci mi?

"Mevcut Anayasa’yı uygulamayarak Türkiye’yi adeta bir fiili Anayasasızlık süreci içine atan kadro, kamuoyuna yeni, demokratik, sivil bir Anayasa sözü veriyordu."

Numan Kurtulmuş, Tayyip Erdoğan, Ömer Kerkez ve Özgür Özel | Fotoğraf: TCCB

Paylaş

Sibel HÜRTAŞ

Yeni Adli Yıl açılışı töreninden geriye, bir protokol fotoğrafı kaldı. Bu fotoğraf aynı zamanda Türkiye’nin Anayasasızlık sürecinin de mührü gibiydi…

Yargıtay Başkanlığı’nda gerçekleşen törende, sırasıyla TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, CHP Lideri Özgür Özel; birkaç koltuk ileride de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Muhsin Şentürk oturuyordu.

Şentürk, geçtiğimiz adli yılda, Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay’la ilgili verdiği hak ihlali kararını uygulamayan Yargıtay 13. Ceza Dairesi’nin başkanıyken; Cumhurbaşkanı tarafından Yargıtay Başsavcılığı’na atanan isim. Kerkez, bu yargı darbesine ev sahipliği yapan Yargıtay’ın Başkanı. Numan Kurtulmuş da bu yargı darbesiyle alınan kararı TBMM’de okutarak, Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesini izleyen Başkan…

Türkiye’deki en önemli Anayasal hak ihlaline imza atan bu kadro, önceki gün yeni Adli Yıl’ın açılışında tam kadro beraberdi. Açılışta ilk sözü alan Yargıtay Başkanı Kerkez, “Türkiye’nin yeni bir Anayasa’ya ihtiyacı var” derken; Cumhurbaşkanı Erdoğan da “Demokratik kamuoyunun yeni ve sivil bir Anayasa yapma gücü vardır” diyordu. Erdoğan, yeni Anayasa için Kurtulmuş’un önümüzdeki dönemde de siyasi partileri ziyaret edeceğini belirtiyordu.

Mevcut Anayasa’yı uygulamayarak Türkiye’yi adeta bir fiili Anayasasızlık süreci içine atan kadro, kamuoyuna yeni, demokratik, sivil bir Anayasa sözü veriyordu.

Pek manidar değil mi!

Bu fotoğraf da söylemler de AKP iktidarı için ilk değil. Ama pazartesi günkü fotoğrafta, önceki yıllara göre değişik iki nokta dikkat çekiyordu.

Bunlardan birincisi ilk kez AKP’nin Türkiye’ye dayattığı Anayasasızlık sürecinde Yargıtay gibi bir kurumun başkanlarını da yanına alması; ikincisi ise kendisine engel olarak gösterdiği Anayasa’nın yanına Ana Muhalefeti de eklemesi…

AKP, iktidara geldiği günden bu yana ekonomik ve siyasi krizlerin hepsinin sorumlusu olarak mevcut Anayasa’yı gösterdi. Kamuoyuna, “Aslında ben iyi şeyler yapacağım ama Anayasa engel oluyor” mesajı verdi. Darbe Anayasasına karşı sivil bir Anayasa hayali ile kamuoyunu oyaladı durdu.

Böylece mevcudu itibarsızlaştırıp, yeniyi de hiçbir zaman getirmeyerek fiili Anayasasızlık dayatmasını sürdürdü.

Ekonomik ve siyasal krizin giderek ağırlaştığı bu dönemde Cumhurbaşkanının, yeni Anayasa söylemini ısrarla ve yüksek sesle ifade ediyor olması boşuna değil. Erdoğan, iyi yönetiminin önündeki engel olarak yeniden Anayasa’yı ve Ana Muhalefeti hedef tahtasına koymayı düşünüyor. Önümüzdeki dönem bunu daha yüksek sesle yapacak; çünkü kriz giderek derinleşiyor. Bunu da CHP'nin söylemlerinden çok ayrı olarak, dolaylı yoldan, CHP darbe Anayasasını savunuyormuş ve sivil bir Anayasa'ya karşıymış algısını oluşturmaya çalışarak yapacak.

Önceki gün, “Ben yeni Anayasa’yı getireceğim ama muhalefet bize engel oluyor” dedi. Bunu derken de Ana Muhalefet Partisi’ni, darbe Anayasası’nı savunmak, sivil bir Anayasa konusunda kendine güvenmemekle suçladı. Muhtemelen önümüzdeki günlerde bunun devamı gelecek.

Erdoğan’ın söyledikleri ne kadar doğru?

CHP itirazını kamuoyuna açıkça aktarmış, “Mevcut Anayasa'yı uygulamayanla yeni Anayasa için masaya oturmayız" demişti. Dolayısıyla Cumhurbaşkanının bu dolaylı suçlamalarının bir algı sürecinin başlangıcı olduğunu tahmin etmek zor değil.

AKP önümüzdeki dönem “CHP ve tüm muhalefetin sivil Anayasa karşı olduğu” söylemini çok daha yoğun kullanacak belli ki. Halkı, yeni Anayasa yapılınca politik ve ekonomik sorunların çözüleceğine, ancak muhalefetin buna karşı çıktığına ikna etmeye çalışacak.

AKP'nin amacı, bu yolla Ana Muhalefet Partisi'ni kışkırtıp masaya oturtmak değil. Bu tartışmalar üzerinden, tam 22 yıldır sürdürdüğü fiili Anayasasızlık sürecini devam ettirmek.

ÖNCEKİ HABER

İmamoğlu: Ceza mı keseceksiniz, buyurun kesin; bu millet ayağa kalkar

SONRAKİ HABER

Suriyeli Hani Kasım, sokak artasında öldürüldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa