05 Eylül 2024 04:15

'Dünyayı Değiştiren Mektuplar’ | Kil tabletten kağıda: Geçmişin izleri mektuplarda

Montefiore’nin “Dünyayı Değiştiren Mektuplar”ı; kil tabletlerden kağıda, milattan önceden günümüze kadar; aşk, savaş, keşif, aile gibi pek çok alanda ünlü isimlerin mektuplarını bir araya getiriyor.

"Dünyayı Değiştiren Mektuplar" kitabının kapağı

Paylaş

Gözde TÜZER

2000’lerin başında her ne kadar yazılı mektuplar birer “nostalji” olsa da, yazının icadından itibaren yazılı mektuplar vazgeçilmez bir tarih notu olarak karşımıza çıkıyor. Aşk mektuplarından, savaş ilanlarına, felsefi düşünce geliştirmeden, bilimsel bilginin paylaşımına kadar geniş bir yelpaze mektupların varlığıyla açığa çıkıyor. Kronik Kitap’tan çıkan Simon Sebag Montefiore’nin “Dünyayı Değiştiren Mektuplar” kitabı, pek çok farklı insanın, pek çok farklı konuda yazdığı mektupları bir araya topluyor.

Kimler yok ki mektuplar arasında… I. Elizabeth ve Büyük Katerina'dan, Hitler, Stalin ve Churchill'e, Fanny Burney, Pablo Picasso ve Emily Pankhurst'ten, Ada Lovelace ve Rosa Parks'a, Oscar Wilde, Çehov ve Puşkin'den, Balzac, Mozart ve Michelangelo'ya, Selahaddin, Büyük Ramses ve Alexander Hamilton'dan, Augustus, Lincoln, Donald Trump ve Kanuni Sultan Süleyman'a…

Mektupların kimisi aşk, kimisi savaş, kimisi de ölümle ilgili. Her ne kadar “ilk kez” ortaya çıkmasa ve mektupların hepsi yayımlanmış olsa da, tüm bu kişilerin el yazısından çıkan mektupları bir arada okumak farklı bir deneyim hissettiriyor.

15. YÜZYILDAN 20. YÜZYILIN BAŞLARINA: ALTIN ÇAĞ

Kitabın Yazarı Montefiore; yazının gelişimini takiben mektupların “doğal olarak” hükümdarlar ve elitler tarafından yaygın şekilde kullanıldığını belirterek “Son üç bin yıl boyunca mektuplar günümüzdeki gazetelerin, telefonların, radyonun, televizyonun, e-postanın, kısa mesajın, müstehcen mesajların ve blog yazılarının muadiliydi” diyor.

Kitapta ayrıca Ortadoğu’da Tunç ve Demir çağlarında, düzleştirilip üzerine kamış kalem ile işaretler çizilmiş nemli kil tabletleri güneşte kurutarak kullanılan ve çivi yazısıyla yazılmış mektuplardan, MÖ 200 civarında Çin’de icat edilip Orta Asya üzerinden 15. yüzyıldan itibaren ucuz, kolay, kullanışlı, ulaşılabilir ve uygun fiyatlı halde Avrupa’ya gelen mektup örnekleri, MÖ 3. bin yıldan itibaren papirüs üzerine ve daha sonra bitkisel veya hayvansal parşömen üzerine yazılmış mektuplara kadar pek çok mektup yer alıyor.

Montefiore; seyahatin kolaylaştığı, kurye dağıtımı ve posta servisinin gelişimi ile birlikte haberleşmenin 15. yüzyıldan 20. yüzyılın başlarına kadar altın çağını yaşadığına dikkat çekiyor ve bugünkü mektuplaşmalara dair şunları ekliyor: “İletişimlerinde daha ketum olmak isteyenler arasında mektup daha çok ilgi görmeye başlıyor… Mektuplar saklanabilir, ancak ironik bir şekilde daha güvenlidirler, çünkü sadece bir kez var olurlar ve fiziksel olarak yok edilebilirler.”

‘AY IŞIĞIM’, ‘SADIK HİZMETKARINIZ’ VE ‘GÖZLERİNİN ALTIN YEŞİLİ’

Örneğin 1528 mayısında 8. Henry’nin Anne Boleyn’e “Benim efendim ve arkadaşım” diyerek başlayıp “Sadık hizmetkarınız ve dostunuzun eliyle…” diyerek sonlandırdığı mektup ya da Frida Kahlo’nun Diego Rivera’ya “Hiçbir şey ellerinle mukayese edilemez ya da gözlerinin yeşil altın rengiyle…” dediği mektuplar döneminin romantizmini de yansıtıyor. Türkiye’de yakından bilinen ve hatta dizilere de konu olan 1530’larda Kanuni Sultan Süleyman’ın “Muhibbi” mahlasıyla Hürrem Sultan’a yazdığı “Yalnızlıkta arkadaşım, zenginliğim, sevgilim, ay ışığım. En yakın dostum, sırdaşım, varlığım, sultanım. Güzellerin şahı. Baharım, şen yüzlü sevgilim, gündüzüm, tatlım, gülen yaprağım…” dizileri ve Hürrem Sultan’ın Sultan Süleyman’a yazdığı “Sultanım, ayrılığın yakıcı acısının bir sınırı yok. Şimdi bu biçareye acıyın da asil mektuplarınızı ondan saklamayın” sözleri aralarındaki ilişkiyi çok net anlatıyor.

‘BİZANSLILARIN KÖPEĞİ’

Eh aşk olur da savaş olmaz mı? Milattan Sonra 802’de beşinci ve en ünlü Abbasi halifesi olan Harun Reşid’in Bizans İmparatoru Nikeforos’a gönderdiği “Bizanslıların köpeği, ey kafir kadının oğlu, mektubunu okudum, cevabımı duymana gerek kalmadan göreceksin. Elveda!” dediği kısa not bir savaş hazırlığı olduğunu gösteriyor.

2. Dünya Savaşı döneminde 5 Haziran 1944’te müttefik kuvvetleri yüksek komutanı ve daha sonra Amerika Birleşik Devletleri başkanı olan General “Ike” Eisenhower’ın tüm müttefik birliklerine gönderdiği mektuplardan ilki şöyle: “Aylardır uğruna çabaladığımız büyük bir Haçlı seferine başlamak üzeresiniz. Dünyanın gözü sizin üzerinizde… Mutlak zaferden daha azını kabul etmeyeceğiz! İyi şanslar!”

Kitapta “aile” bölümünde 1930’da Svetlana Stalina’nın babası Stalin’e yazdığı mektup, “yaratılış” bölümünde T.S. Elliot’tan George Orweel’a 1944’te yazılmış mektup, “keşif” bölümünde 1493’te Ferdinand, Isabella ve Kristof Kolomb arasındaki mektuplaşmalar, “arkadaşlık” bölümünde 21 Haziran 1941’de Adolf Hitler’in Benito Mussolini’ye gönderdiği mektup ve “veda” bölümünde temmuz 2016’da Leonard Cohen’den Marianne Ihlen’e mektup dikkat çekici.

MİLATTAN ÖNCEDEN BUGÜNE KAYBOLMAYAN MEKTUPLAR

Mektupların kaybolmadığı ve dönemin koşullarını da aktardığı kitapta da kendini gösteriyor. Milattan önce imparatorların birbirlerine yazdıkları mektuplar dikkat çekiyor.

MÖ 1370 civarında Babil Kralı Kadaşman-Enlil’in Mısır Firavunu 3. Amenhotep’e yazdığı metin. Bu mektup 1887’de bugünkü El-Amarna’da keşfedilmiş, kil tabletlere oyulmuş, 382 tanesi Akad çivi yazısıyla yazılmış Amarna mektuplarından biri. Metinde, Babil Kralı firavuna “kardeşim” diye hitap ederken “Ah kardeşim, kızını istemek için sana yazmışken nasıl olur da bana öyle bir dille yazarak eski zamanlardan beri Mısır krallarının hiçbir kızı evlendirmediğini için onu bana veremeyeceğini söylersin?​” diye başlıyor.

Büyük Ramses’ten Hitit Kralı Hattuşili’ye MÖ 1243’te yazılan mektup ise gülümsetiyor. MÖ 1258’deki Kadeş Savaşı sonrası dünyadaki yazılı ilk anlaşma olan Kadeş Anlaşmasına imza atan Ramses ve Hattuşili arasındaki mektupta ikili birbirine “Kardeşim…” diyerek hitap ediyor. Kitaptaki mektup aslında Hattuşili’nin Ramses’e aralarındaki iyi münasebete dayanarak sorduğu “Kız kardeşimin çocuk doğurabilmesi için ilaç hazırlayacak bir adam gönderebilir misin?​” sorusuna cevap niteliğinde: “Bak, 50 yaşındaki bir kadın yaşlıdır, 60 yaşında bir kadını saymıyorum bile! Çocuk doğurmasını sağlayacak bir ilaç üretilemez… Uzman bir büyü rahibi ve uzman bir doktor göndereceğim…”

‘ÖLDÜRÜP SUYA ATIN’

“Kan” bölümünde yer alan “Bu iki bekçiyi evime getirip söylediklerinin esasını kısa sürede öğrensinler, sonra onları öldürüp gece suya atsınlar” mektubu ise Teb Kralı Paiankh’in karısı Nodjmet’e yazdığı ilk devlet cinayeti ile ilgili bir not olarak tarihe geçiyor.

MÖ 33. yüzyılda Markus Antonius’tan Oktavianus’a yazılan mektup Roma İmparatorluğunu yöneten iki kişiden birinin Mısır Kraliçesi Kleopatra’ya aşık olması üzerine yazılmıştı.

Yok oluş üzerine yazılan mektuplardan biri de milattan önce 1190’dan gelmiş. Güneyinde Mısır ve kuzeyinde Hititler olan Ugarit’in Kralı Ammurapi, ülkesine saldıran Deniz Halkları sonrası komşusu Alaşya’ya (Kıbrıs) başvurduğu mektupta “…Şehirlerim yanıp kül oldu ve ülkemde birçok kötü şeyler yapıldı…” diyor.

ÖNCEKİ HABER

Reşit Kibar'ın ölümüne neden olan şirket ruhsatsız beton santrali işletiyormuş

SONRAKİ HABER

As Plastik’teki işten atmalar Meclis gündeminde: Patron bu cesareti nereden alıyor?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa