06 Eylül 2024 04:55

Grevdeki MKB Rondo işçileri: Çocukların da ihtiyacını karşılayamaz olunca dayanamadık

Patronun yüzde 45 zam dayatmasına karşı yüzde 80 talebiyle greve çıkan MKB Rondo işçileri, talepleri karşılanana kadar mücadeleye devam edeceklerini söylüyor.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Merve İLHAN
İstanbul

İstanbul’un Tuzla ilçesinde bulunan, Selüloz-İş’in örgütlü olduğu MKB Rondo’da işçiler, “İnsanca yaşayabilecek bir ücret” talebiyle başlattıkları grevi sürdürüyor. Fabrikada ücretlerin 18 ila 22 bin lira arasında değiştiğini belirten işçiler, patronun toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde yüzde 45 dayattığını, kendilerinin ise yüzde 80 istediğini söylüyor. MKB Rondo işçileri, “İş artık çocuğuna bir şey alamaz noktaya gelince bıçak kemiğe dayanıyor” diyor.

4 yıldır MKB Rondo’da çalışan 40 yaşındaki İşçi Akın Güler’in yaşadığı ilk grev. “Daha önce çeşitli işçi direnişlerine destekte bulunmuştum ama benim ilk grevim” diyen Güler, şunları söylüyor: “Ben yapım gereği duyarlı bir insanım. Çalıştığım yerlerde gözlem yapıp, yanlış giden meseleleri irdeliyorum. Bu iş yerinde de öyle yaptım. Buradaki örgütlenme sürecimiz de böyle başladı. Bir şeyler yapmak isteyen arkadaşlarla durumun muhakemesini yapmaya başladık ve örgütlenme faaliyetine giriştik. Günden güne değişen piyasa koşulları, artan enflasyonla alım gücünün düşmesi, asgari ücrete ve asgari ücretin bir tık üstünde çalışan insanlar için büyük bir sorun. Burada ücretler 17 binden başlıyor 22-23 bini anca buluyor. Oysa burada yaklaşık 16 yıldır çalışan arkadaşlar var. 16 yıldır maaşlar bir adım ilerlememiş.”

“ÇOCUĞUNA FORMA ALAMAYAN ARKADAŞLAR VAR”

Böyle bir durumda sosyal hayattan da uzaklaştıklarını aktaran Güler, “Hayattan aforoz ediliyorsun. Ben evde tek çalışanım. 6 yaşında bir oğlum var, okula başlayacak ama pek çok sıkıntı var. Giyimiydi, okul malzemesiydi, kayıt ücretiydi derken ciddi bir tablo çıkıyor ortaya. Bu ücretlerle bu masrafları karşılayamayacağını bilip, gidip okul müdürüne, milli eğitime, öğretmene bildiren arkadaşlar var. ‘Sizin maddi sorununuz bizi bağlamıyor’ yanıtını alanlar var. Devlet okulu yapıp arkasını dönüp gidiyor. ‘Temizlik malzemesi alınması, hademenin maaşının ödenmesi gerekiyor’ diyorlar. Bütün bunlar bizim sırtımızdan karşılanmak isteniyor” diyor.

“Çalıştığımız bu fabrikada insanlar alın terinin karşılığını alamıyor” diyen Güler, şöyle devam ediyor: “Nerede durduğumuzu, kimle mücadele ettiğimizi bilmek zorundayız. Sorunu ortaya koyuyorsak çözüme de gitmek zorundayız. Çözüm nedir peki? Bilinçli ve örgütlü bir şekilde hareket etmek. Emek mücadelesinden korkmamamız gerekiyor. Sonuna kadar ekmek kavgamızı sürdürmemiz gerekiyor. Bu ülkede hak verilmez alınır, bunu unutmadan mücadeleye devam etmeye hazırız.”

ÜCRET 18 BİN, KİRA 15 BİN

Burhan Özdemir 37 yaşında. Daha önce bir tekstil fabrikasında üretim şefi olarak çalışan Özdemir, yaklaşık 3 yıldır burada. Özdemir, “Başta şartlar belki iyileşir diye bekledim ama günler, aylar, yıllar geçtikçe maaşların, sosyal hakların yerinde saydığını gördüm. Koşullar, insanlara bakış açıları oldukça kötü. Bazı şeylerin artık böyle gitmeyeceğini anladığımız andan itibaren arkadaşlarla böyle bir mücadeleye giriştik. Şu an burada bu dayanışma ruhunu hissetmek çok değerli. Herkesin bakış açısının farklı olduğu bir yer burası ama mesele tencere olunca bir araya gelebiliyor insanlar” diyor.

Ücretlerinin günden güne değersizleştiğini belirten Özdemir, “Biz geçinemiyoruz. Bu kötü gidişata dur demeyi ve burada bir şeyleri değiştirmeyi düşündük. Ben Çayırova’da oturuyorum, ev kiraları minimum 15 bin lira. Bırakın sosyalleşmeyi 18 bin liralık maaşla eve ekmek götüremeyiz. 8 aylık bir bebeğim var, onun bakımı ciddi masraflı. İş artık çocuğuna bir şey alamaz noktaya gelince bıçak kemiğe dayanıyor” diyor.

Murat Çetin de 52 yaşında, 20 yıllık işçi, aynı zamanda emekli. Aldığı ücret ise 22 bin lira: “Hayat şartları gerçekten zor. Emekli oldum ama maaşım hiçbir şeye yetmiyor doğal olarak. İki tane çocuğum var, bir, üniversiteye gidiyor. Kendi evimde yaşıyorum ama kredi borcu ödüyorum. Eşim de çalışıyor ancak aldığımız yetmiyor. 20 yıl önce buraya başladığımda hayat şartları kısmen iyiydi ancak giderek zorlaştı. Kiralar olmuş 15-20 bin lira. Aldığın maaşla kiranı bile ödeyemezsin. Benim de buradan çağrım herkesin birlik olması.”

ÖNCEKİ HABER

CHP heyeti, Can Atalay için Numan Kurtulmuş ile görüştü

SONRAKİ HABER

Fransa'da, İsrail'i eleştiren öğretim görevlisi görevinden uzaklaştırıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa