Mısra Öz hakkında "kamu görevlisine hakaretten" iddianame düzenlendi
Çorlu Tren Katliamı’nda oğlu Oğuz Arda’yı kaybeden Mısra Öz hakkında "kamu görevlisine hakaretten" iddianame düzenlendi. Öz, "Biz gerekeni yapıyoruz da makamlar ne güvenlik ne adalet sağlıyor" dedi.
Mısra Öz | Fotoğraf: Evrensel
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı, Çorlu Tren Faciasında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden Mısra Öz, hakkında "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret" suçundan iddianame hazırladı. Mahkeme heyetiyle ilgili sözleri nedeniyle hazırlanan iddianameyle ilgili Öz, “Dava günü belli olduğunda gider ifademi verir gereğini yaparım. Biz bu ülkenin yurttaşları olarak yapılması gerekeni hep yapıyoruz da ilgili makamlar ne güvenlik sağlayabiliyor ne de adalet" dedi.
İddianamede, Mısra Öz'ün, 25 Haziran 2020 günü Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın ardından bir polisin kendisini kameraya almasına karşı tepkisi ve aynı duruşmada, mahkeme heyetinin tanıklara "Çok yağmur yağdı mı, yağdıysa tavuklar telef oldu mu?" gibi sorular sormasının ardından yaptığı açıklamalar yer aldı.
İki açıklaması nedeniyle Mısra Öz'ün "mahkeme heyetine yönelik olarak zincirleme şekilde alenen hakaret ettiği" belirtilen iddianamede, "Şüphelinin, uygulanması uygun görülen sevk maddelerindeki yaptırımın üst sınırı dikkate alındığında 5235 Sayılı Kanunun 10 vd. maddeleri ile 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uyarınca yargılamasının yapılması ile; şüpheli hakkında yapılacak yargılama sonunda eylemine uyan yukarıda yazılı yasa ve sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, şüphelinin kasten işlemiş olduğu suç nedeniyle hakkında TCK'nın 53. maddesi uyarınca belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verildi” ifadelerine yer verildi.
ÖZ: CEZA ALDIĞIM KONUDA TEKRAR DAVA AÇILMASI SAÇMALIK
Konuya ilişkin konuşan Mısra Öz ise, "Söylenecek bir şey kalmadı. Henüz dava ve duruşma saati UYAP'a yüklenmemiş. Ceza aldığım bir konuda, tekrar dava açmaları saçmalık. Emniyet güçlerinin canı sıkılmış ve hakkımda soruşturma başlatmışlar… Dava günü belli olduğunda gider ifademi verir gereğini yaparım. Biz bu ülkenin yurttaşları olarak yapılması gerekeni hep yapıyoruz da ilgili makamlar ne yazık ki ne güvenlik sağlayabiliyor ne de adalet…" (ANKA)
