09 Eylül 2024 05:05
Son Güncellenme Tarihi: 09 Eylül 2024 07:34

Çanta ikinci el, defter en ucuzundan

Kırtasiye listesini en ucuzunu bulmak için market market gezerek tamamlayan veliler; çanta gibi ihtiyaçlarda da ikinci ele mecbur.

Burkay Rende/Evrensel

Paylaş

Burkay RENDE
Nisa Sude DEMİREL

“+Çanta 150 olmaz mı?
-Buradan ucuzu mu var? 150’ye bulursan getir ben alayım.”

Her hafta perşembeyi cumaya bağlayan gece pazarı, namı diğer Feriköy Bit Pazarında, bir çanta standının başındayız. Kırtasiye ve zincir mağazalarda en ucuz sırt çantasının 400 TL’yken stantta çoğu okul çantası olan ikinci el çantaların fiyatları 200-250 TL bandında. Okulların açılmasına birkaç gün kala kayıt parasından kırtasiye masrafına kadar pek çok harcama kalemiyle beli bükülen velileri bulmak için gittiğimiz pazarda çocuğuna okul çantası almaya çalışan velilerle tanışıyoruz. Kırtasiye listesini zincir marketleri tek tek gezerek, ucuzunu bulmaya çalışarak karşılayan veliler; ayakkabı, çanta gibi ihtiyaçları da ‘ucuza getirebilmek için’ ikinci elini arıyor.

GEÇİMDE İLK TERCİH İKİNCİ EL

Pazarlık cümlelerinin arasında lise birinci sınıfa başlayan kızına okul çantası seçmeye çalışan İlyas’la karşılaşıyoruz. İlyas’ın üç çocuğu var, pazara Gaziosmanpaşa’dan gelmiş. Açık öğretimde lise ikinci sınıfta okuyan oğluyla; kızına ve yeni doğmuş bebeğinin ihtiyaçlarına çanta bulmak için gelmiş. Başında beklediğimiz ikinci el çanta standından tanesi 200’er TL’ye iki çanta alıyor. İkinci el pazarına sık sık gelip gelmediğini sorduğumuzda kendisinin ve oğlunun ayakkabısını gösteriyor: “Mağazada 1000 liradan aşağı yoktu, buradan 400 liraya aldık, halen de giyiyoruz. Böyle ihtiyaçlarımız olduğunda önce buraya bakıyoruz.”

Motosiklet tamir dükkanı olan İlyas, henüz kızının kırtasiye alışverişini yapmamış. Ne kadar tutacağından korktuğunu söyleyen İlyas; kızının tişört, pantolon ve hırkadan oluşan forma takımının 1500 liradan başladığını söylüyor. Kırtasiye alışverişini de zincir marketlerden yapacaklarını söyleyen İlyas, “Her sene masraflar daha da artıyor. Gittikçe daha zor karşılıyoruz” diyor. Oğlunun neden açıköğretimde okuduğunu sorduğumuzda ise önce imam hatipe, ardından meslek lisesine gittiğini söyleyen İlyas, eğitim masraflarına ek olarak bir de niteliksiz eğitim tablosundan bahsediyor: “Okumasını çok istedim, LGS puanı yerleştirmeye yetmedi. Mahallede imam hatip olduğu için ona geçti. Hiç memnun kalmayınca meslek lisesine geçirdik ama notları daha da düştü. Açıköğretime geçirdik, şimdi en azından benim yanımda çalışıyor.”

"DEFTERİ ALAMADAN GERİ ÇIKTIM"

Stant başında tanıştığımız bir başka ebeveyn de Nefer. Nefer Suriyeli, Türkiye’ye geleli 10 sene olmuş. Dört çocuğundan ikisi lisede biri ilkokulda okuyor. Nefer evi inşaat ustalığı yaparak geçindiriyor. “Alçı, sıva ne iş olursa yapıyorum...” diyor. Günlük yevmiyesi 1500 TL. Çoğu zaman ayda 20 gün iş bulabiliyor, aylık ücreti ortalama 30 bin TL. Stanttan bir ilkokula giden kızına, bir de lise ikinci sınıftaki oğluna çanta alıyor. Nefer de henüz kırtasiye alışverişini yapmamış. Masrafları konuşurken araya oğlu giriyor: “Geçen gün dört kalem aldım, 120 lira tuttu. Defter alacaktım, tanesi 50 liraydı. Geri çıktım dükkandan.”

Nefer’in ailesi de kırtasiye alışverişini zincir marketlerden yapacak, “Çok kaliteli değil ama en azından daha az tutuyor” diyorlar. Nefer, masrafların ne kadar tutacağından emin olamasa da oğlu 3 çocuğun okula başlama masrafının 10 bin lirayı bulacağını düşünüyor. Nefer de masrafların gün geçtikçe daha da karşılanamaz hale geldiği konusunda hemfikir: “Kış yaklaştıkça iş bulabildiğim gün sayısı da azalıyor. Yazın kazandığımla kışı da geçirmeye çalışıyoruz. Ama bir yandan da masraflar artıyor. Bir sonraki kışı nasıl geçireceğimizi tahmin edemiyoruz artık.” Nefer sadece okul alışverişi için değil, diğer ihtiyaçları için de ikinci el pazarını tercih ediyor. Geçim zorlaştıkça ikinci ele daha fazla mecbur kaldıklarını söylüyor. 

"GEÇEN SENE ALDIĞIMIZI BU SENE ALAMIYORUZ"

Pazarda görüştüğümüz bir diğer velinin çocuğuysa liseye yeni başlıyor. Baba “Masraf 7-8 bin lirayı bulacak gibi duruyor. Geçen senelerde en azından ucundan kıyısından bir şeyler alabiliyorduk, bu sene çok zor” diyor. Sık sık duyulan devlet okullarının kayıt öncesi para istemesine dair ise yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Kaydı yapmadan önce paranın gelip gelmediğini kontrol ediyorlar yoksa kaydı yapmayıp, hemen dışarı çıkartıyorlar. Uzun bir de ihtiyaç listesi çıkartmışlar, tek seferlik onun parasını istiyorlar ama sonra yine isteyeceklerine eminim.”

ÖNCEKİ HABER

İran: Tutuklu Gazeteci Serunaz Ahmet’in doktor muayenesine izin verilmiyor

SONRAKİ HABER

Evrensel'in manşeti | İlk ders yokluk

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa