Eğitim Sen: Artan maliyetler ve eşitsizlikler gölgesinde yeni eğitim yılına başlıyoruz
İstanbul Eğitim Sen Şubeleri, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başında eğitimin durumu hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/EVRENSEL
İstanbul Eğitim Sen Şubeleri, İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Eğitim Sen, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başında eğitimin durumu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. "Demokratik, bilimsel müfredat, öğrencilerimize ücretsiz ulaşım ve ücretsiz yemek istiyoruz" diyerek İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelen eğitim emekçileri eğitim sistemindeki sorunlara dikkat çekti.
'KAYIP ÇOCUKLARIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'
Burada yapılan açıklamayı Eğitim Sen 7 No'lu Şube Başkanı Eren Ertin okudu. Açıklama da 21 Ağustos'tan beri kayıp olan ve cesedi dere yatağında bulunan Narin Güran'a değinen Ertin, "Katledilen tüm çocukların öğretmenleri olarak sorumlular yargı önüne çıkana kadar olayın takipçisi olacağız" dedi.
"EĞİTİM SİSTEMİ DERİN SORUNLARLA KARŞI KARŞIYA"
2024-2025 eğitim-öğretim yılının, Türkiye'de derinleşen ekonomik krizle başladığını belirten Ertin, eğitim masraflarının artmasının öğrenci ve veliler üzerindeki baskıyı artırdığını söyledi. "Taşımalı eğitimin kaldırılması, öğretmen açığı ve öğretmenlik mesleği kanunundaki sorunlar eğitimin temel meselelerinden sadece birkaçı" diyerek sözlerine devam eden Ertin, Türkiye'de eğitim sisteminin derin sorunlarla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak ekonomik krizin eğitim masraflarını artırdığını, laikliğe aykırı müfredat değişiklikleri yapıldığını ve Mesleki Eğitim Merkezlerine yönlendirme girişimlerinin devam ettiğini belirtti.
"EĞİTİMDE EŞİTSİZLİK DERİNLEŞTİ"
Ertin, Türkiye'deki eğitimin piyasa merkezli, rekabetçi ve sınav odaklı politikalar sonucunda işlevini kaybettiğini ifade ederek, okullarda fiziki altyapı eksikliklerinin giderilmediğini, kalabalık sınıfların sürdüğünü ve dini vakıflara yönlendirmelerin devam ettiğini söyledi. Ertin ayrıca, öğretmen açığının ve adaletsiz ücret politikalarının eğitimdeki eşitsizliği derinleştirdiğini dile getirdi. 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başında, okul ve kırtasiye masraflarındaki artışın velilerin bütçelerini zorladığına dikkat çekildi. Özellikle dar gelirli ailelerin çocukları, bu masrafları karşılayamadığı için eğitimde dezavantajlı duruma düşüyor. 2023-2024 yılıyla kıyaslandığında okul kıyafetleri, çantalar, spor ayakkabıları ve kırtasiye malzemelerinin fiyatlarında yüzde 50 ila yüzde 67 arasında artış yaşandı.
"DEVLET, ACİL ADIMLAR ATMALI"
Ertin, 2023-2024 eğitim yılında okul kıyafetleri 1.250 TL iken, bu yıl 2 bin TL'ye çıktığını anlatarak, kırtasiye ürünleri ve diğer masraflarda da benzer bir artış gözlemlendiğini söyledi. Öğrencinin ihtiyacına göre okul masraflarının ilkokul seviyesinde 3 bin TL'den başlayıp 10 bin TL'yi aştığını belirten Ertin, bu durumun öğrencilerin eğitim hakkını tehdit ettiğini ifade etti. Ertin, eğitimde yaşanan bu sorunların çözüme kavuşması için devletin acil adımlar atması gerektiğini belirterek, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, okullarda bilimsel ve laik eğitimin uygulanması gerektiğini vurguladı. Eğitim materyallerinin devlet tarafından karşılanması, ücretsiz yemek hizmeti verilmesi ve eğitim bütçesinin artırılması taleplerini dile getirdi.
TALEPLER
Ertin, ekonomik kriz ve eğitim sisteminin piyasalaştırılması sonucunda yaşanan sorunlara karşı çözüm önerilerini şu şekilde sıraladı:
- Okul ve kırtasiye masrafları devlet tarafından karşılanmalıdır.
- Bütün eğitim kademelerinde öğrencilere ücretsiz yemek hizmeti sunulmalıdır.
- Eğitim bütçesi acilen artırılmalıdır.
- Eğitimde kamu hizmeti anlayışı güçlendirilmeli ve kamusal eğitim politikaları benimsenmelidir.
- Eğitim hakkının önündeki bütün fiziki ve yasal engeller kaldırılmalıdır.
BİLİMSEL ESASLARA DAYALI MÜFREDAT
Eğitim hakkının her çocuğun anayasal hakkı olduğunu vurgulayan Ertin, devletin eğitime erişimde eşitsizliklerin önlenmesi için acil adımlar atması gerektiğini belirtti. Ertin "Eğitim materyallerinin fiyatları kontrol altına alınmalı, okul kayıt ücretleri kaldırılmalı ve dini değil, bilimsel esaslara dayalı bir müfredat oluşturulmalıdır" çağrısında bulundular. (İstanbul/EVRENSEL)