10 Eylül 2024 13:16

Avukat örgütleri: Yargı çocuklara yönelik suça karşı hassasiyetle davranmalı

Avukat örgütleri, Êzidî kız çocuğunun kaçırılması davasında, çocuk haklarının korunması için etkili mekanizmalar kurulması gerektiğini vurguladı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Avukat örgütleri, IŞİD üyesinin Êzidî kız çocuğunu “kaçak yollarla Türkiye’ye getirmek ve hürriyetinden yoksun kılmak suçlamasıyla” açılan davanın duruşması ve Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin açıklamada bulundu. Yapılan açıklamada, “Çocukların yaşam hakları başta olmak üzere her türlü haklarının korunması, geliştirilmesi ve kullandırılması için işleyen mekanizmalar kurulması, çocuklara yönelik her türlü suça karşı yargı makamlarının en üst düzeyde hassasiyetle davranması için tüm yetkilileri adım atmaya çağırıyoruz” denildi.

Adliye önünde yapılan açıklamaya Ankara Barosu, ÖHD Ankara Şubesi, ÇHD Ankara Şubesi, İHD Ankara Şubesi,Toplumsal Hukuk, Adalet İçin Hukukçular, Demokrasi İçin Hukukçular katıldı.

"NARİN'İN ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUZ"

Avukat örgütleri adına konuşan Avukat Nurdan Kılıç, “Bugün, Ankara Adalet Sarayı önünde IŞİD çeteleri tarafından bebek yaşta esir alındığı, 21. yüzyılda bir köle olarak satıldığı, ailesinden, doğduğu topraklardan kaçırılarak derin internette satışa sunulduğu belirtilen Ezidi bir kız çocuğunun kapalı kapılar ardında devam eden, kadınlardan, kamuoyundan kaçırılan davasının 7. duruşması için buradayız. Geçtiğimiz günlerde ise hepimiz kendi köyünde şüpheli şekilde kaybolmasının ardından tam 19 gün boyunca sözde ‘altına bakılmadık taş bile bırakılmadan aranan’ 8 yaşındaki Narin'in cansız bedenini toprağa vermenin üzüntüsünü, acısını, öfkesini yaşadık. Narin, kendi köyünde, evinden sadece 3 kilometre uzaktaki bir dere yatağında, bir çuval içerisinde bulundu. Bir çocuk daha devlet-aile-tarikat üçgeninde hayattan kopartıldı” diye konuştu.

"2024'ÜN İLK 7 AYINDA EN 14 KIZ ÇOCUĞU ÖLDÜRÜLDÜ"

2024 yılının ilk 7 ayında en az 14 kız çocuğunun öldürüldüğünü belirten Kılıç, “FISA Çocuk Hakları Merkezi'nin yalnızca medyada yer alan haberleri tarayarak elde ettiği bilgilere göre 2022 yılından bu yana en az 133 çocuk ev içi şiddet sonucu, çocuk cinayetlerinde veya şüpheli ölümler nedeniyle hayatını kaybetti. 2024 yılının ilk 6 ayında 32 çocuk intihar ederek hayatına son verdi. 17 çocuk şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Sadece 2023 yılında 66 binden fazla çocuğa yönelik cinsel istismar davası açıldı. Kolluk görevlilerine ulaşabilen cinsel suç mağduru çocuk sayısı 10 yılda 3 katına çıktı. Bu rakamların her biri toplumsal, siyasal, sosyal, hukuki ve ekonomik çürümüşlüğün, çocukları koruma yükümlülüğü olan devletin çocukları koruyamadığının en net göstergesidir” dedi.

"ÇOCUKLAR İÇİN TÜM YETKİLİLERİ ADIM ATMAYA ÇAĞIRIYORUZ"

Kılıç şöyle devam etti: “Bugün Narin'in, Leyla'nın, Cemile'nin, Berkin'in, Uğur'un katilleri hala tam ve açık şekilde tespit edilip cezalandırılmadı. Cezasızlık politikasıyla korunan ve adeta ödül gibi cezalarla ya da beraatlerle teşvik edilen failler ise bu çürümenin en büyük nedenidir. Bu yüzden devlet, aile, erkek şiddetinin mağduru olan çocuklar için buradan bir kez daha toplumun tüm kesimlerini çocuklar için güvenli bir yaşam ve adalet için bir adım öne çıkmaya çağırıyoruz. Çocukların fiziksel, psikolojik ve sosyal yönlerden korunması, onlara yönelen saldırı ve şiddetin her türlü biçimiyle etkin ve bütüncül şekilde mücadele edilmesi, çocukların yaşam hakları başta olmak üzere her türlü haklarının korunması, geliştirilmesi ve kullandırılması için işleyen mekanizmalar kurulması, çocuklara yönelik her türlü suça karşı yargı makamlarının en üst düzeyde hassasiyetle davranması için tüm yetkilileri adım atmaya çağırıyoruz.”

"SİYASİLERİN ÇOCUKLAR İÇİN NET BİR TAVIR GÖSTERMESİ GEREKİYOR"

Açıklamanın ardından söz alan Ankara Baro Başkanı Mustafa Köroğlu, “Hala soruşturmada ne olup bittiğine dair açıklama bile yok. Aile içi mesele mi diyeceksiniz? Aile her zaman faşizmin mikro düzeyde yaşandığı bir yer değil miydi bu ülkede? Yeryüzünde bir şey uğruna savaş verecekseniz, o berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmak için olmalı. O yüzden yeter artık diyoruz. Çocuklarımızı yaşatabilmek için verdiğimiz kavganın ve mücadelenin bir anlamı olsun istiyoruz. Anlamı yoksa oturduğunuz o koltukların da yapmış olduğunuz görevlerin de, aldığınızı söylediğiniz sorumlulujların da hiçbir değeri yok. O yüzden tüm siyasilerin yarı mensuplarının çocuk cinayetlerini kayıp çocuklara çocuk istismarına dair çok net tavır göstermesi gerektiğini son kez hatırlatıyorum” dedi.

‘YARGILAMA GİZLENEREK YÜRÜTÜLÜYOR’

Avukat Hülya Yıldırım ise şöyle konuştu: “Birazdan 7 yaşındayken darkweb üzerinden satışa çıkıldığı iddia edilen Ezidi kız çocuğunun dosyasını takip etmek için duruşmada olacağız. Biliyorsunuz bu duruşma basına ve kamuoyuna kapalı. Sivil toplum örgütlerinin, baroların müdahillikleri kabul edilmedi bu duruşmada. Gizlenerek yürütülen bir yargılama söz konusu. Benzer bir durumu Narin’in aranma sürecinde de yaşadık. Gizlenerek yürütülen bir süreç vardı.  Bunların hepsinin gerekçesi sözde çocuğun üstün yararı oluyor. Ama biz niyetin çocuğun üstün ayarı olmadığını biliyoruz. Devlet, patriarka ve tarikat üçgeninde işlenen suçların örtülmek amacıyla yapılan bir gizleme süreci olduğunu biliyoruz. Bu yüzden hakikat ve adalet için talepte bulunmaya devam edeceğimizi, mücadele edeceğimizi tekrardan yineliyoruz.” (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Temelli'den DEM Parti'yi hedef alan Muharrem İnce'ye yanıt: Suç ortaklığıdır

SONRAKİ HABER

Su kuyusu kazısında göçük altında kalan 2 işçi öldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa