Narin Güran cinayetinde 8 kişi daha tutuklandı
Narin Güran cinayetiyle ilgili soruşturmada aralarında anne, ağabey ve amcanın da bulunduğu 8 kişi daha tutuklandı.
Fotoğraf: Bestami Bodruk/AA
Diyarbakır'da Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturmada aralarında anne, ağabey ve amcanın da bulunduğu 8 zanlı daha tutuklandı, 4 kişi adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
Gözaltında kalan 22 şüpheli Diyarbakır Adliyesi’ne dün getirildi. 25 saate aşkın süren sorgu işlemleri sonrasında Narin'in annesi Yüksel, ağabeyi Enes ve amcası Fuat Güran ile 2 kuzeni ve yengesinin de bulunduğu 8 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi, aralarında baba Arif Güran’ın da bulunduğu 4'ü adli kontrol şartıyla olmak üzere 14 kişi serbest bırakıldı. Böylece soruşturma kapsamında 10 kişi tutuklanmış oldu.
Bağlar ilçesinde 21 Ağustos'ta kaybolan ve arama çalışmalarının 19'uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayeti ile ilgili yürütülen soruşturmada adliyedeki ifade işlemlerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 9 kişiden anne Yüksel Güran (44), ağabeyi Enes Güran (18), amcası Fuat Güran (42), kuzeni Muhammed Kaya, yengesi Maşallah Güran (46) ile kızı Birsen Güran, (19), halasının eşi Mehmet Şevket Kaya, tutuklu amca Salim Güran’ın işçileri Mehmet Selim Atasoy (40) tutuklandı. 15 yaşından küçük olan diğer işçisi R.A. ise 15 yaşını doldurmadığı gerekçesiyle adli kontrolle serbest bırakıldı.
ANNE VE AĞABEY "ÖLDÜRMEYE İŞTİRAK" SUÇLAMASIYLA TUTUKLANDI
Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran cinayetine ilişkin soruşturmada anne Yüksel Güran ile ağabeyi Enes Güran’ın tutuklama gerekçeleri belli oldu. Savcılık, anne ve oğlunu ''çocuğu kasten öldürmeye iştirak'' suçundan tutuklamaya sevk ederken, hakimlik tutuklamayı ''çocuğu kasten öldürmek'' suçundan yaptı. Hakimlik, anne ve oğlunun, ''Çocuğu kasten öldürmek atılı suçuna yönelik kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren dosyadaki mevcut delil durumu ve şüphelilerin aşamalarda verdikleri beyanlardaki çelişkiler'' nedeniyle tutuklanmasına karar verdi.
Şüphelilere yönelik adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı vurgulanan kararda, şöyle denildi: "'Şüpheliler, Enes Güran ve Yüksel Güran’ın üzerine ‘Çocuğu kasten öldürmek’ atılı suçuna yönelik kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren dosyadaki mevcut delil durumu, şüphelilerin aşamalarda verdikleri beyanlardaki çelişkiler, şüphelilerin Narin’in kaybolduğu güne dair olay anlatımlarının birbirini doğrulamadığı hususu, Adli Tıp Raporu'nun henüz dönmediği, birçok şüpheli ve tanığın çelişki beyanlarda bulunması hususu dikkate alındığında, delillerin karartma ihtimalinin var olması, HTS kayıtlar ve tüm dosya kapsamı göz önünde bulundurduğunda suç isnadına yönelik somut delile dayalı kuvvetli şüphe oluşturması nedeniyle ve yargılama sonucunda suçlu bulunması halinde alacağı ceza miktarı göz önünde bulundurarak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, 1982 Anayasası'nın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nın 100/I maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesi gösterir somut delillerin mevcut olduğu, müsnet suç için kanunda ön görülen cezanın alt ve üst sınırı, verilmesi beklenen cezaya göre tutuklama tedbirlerinin ölçülü olması bu nedenle adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından, şüphelilerin CMK’nın 100. maddesi gereğince ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verildi.''
TUTUKLU SAYISI 10’A YÜKSELDİ
Narin Güran’ın katledilmesi olayıyla ilgili sürdürülen soruşturmada 2 Eylül'de gözaltına alınan amca Salim Güran ile Narin'in cansız bedeninin bulunmasının ardından gözaltına alınan komşusu Nevzat Bahtiyar, 11 Eylül'de tutuklanmıştı. Böylece olayla ilgili tutuklu sayısı 10’a yükseldi.
ARİF GÜRAN: DEVLET ELİNDEN GELENİN FAZLASINI BİLE YAPTI
Baba Arif Güran, gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Devlet gereğini yapıyor" diyen Güran şu ifadeleri kullandı: "İlk günden beri demişiz devlet zaten burada. bu süreçte devlet elinden gelenin fazlasını bile yapmış. Temennim kızımın sağ olmasıydı. Ölü bulunması bile kızımın mezarının olması bu da devletin bir çabası illa ki. Bu soruşturma ile ilgili zaten gizlilik kararı var. Zaten bu süreçte devlet elinden fazlasını yapıyor ve yapmaya da çalışıyor. Allah'ın izniyle kim olursa devlet çıkaracak. Kim yakalanmışsa kim tutuklanmışsa kim illaki bu süreç yavaş yavaş devlet bunların hepsini çıkaracak. Savcıya zaten ilk ifadem de son ifadem de aynıdır."
Güran, "Ne tür sorulara muhattap kaldınız" sorusuna ise "Şuan dosya ile ilgili bir şey söylemek istemiyorum. Devletin savcıları onlar zaten gereken neyse zaten onlar basınla da görüşüyor. Benimle herhangi bir şey paylaştıkları yok. Ben de her şeyi sizden duyuyorum. Sizden ricam bu yalan haberlerle artık bu dedikodularla yani kızımın acısını yaşayamıyorum. Tanımadığımız insanların mezara gelip kızımın fotoğraflarını çekip fenomenler rica ediyorum nemalanmasınlar." diye yanıt verdi.
"Siz de gözaltındaydınız" diyen gazeteciye "Misafirdim gözaltı değildim, Allah onlardan razı olsun. Kim bizden ne istedi. Çekirdek bir aileydik. Lüks bir hayatımız böyle şatafat bir hayatımız yok. Netice soruşturma devam ediyor. Devlet herkesi alabilir, beni de alabilir. Bu soruşturmanın selameti için devlet herkesi alabilir. Soruşturma bitene kadar tüm köy de alınabilir. Devlet kızımın kanını yerde bırakmayacak. Şüphelendiğim konuları jandarma ile paylaşmışım." dedi.
Arif Güran, Narin'in cansız bedenini dereye götürdüğünü itiraf eden ve tutuklanan Nevzat Bahtiyar ile ilgili ise "Nevzat Bahtiyar her akşam namazda yanımdaydı" diye konuştu. (HABER MERKEZİ)
{{528112}}