Ankara'da kadınlar Narin için bir araya geldi: Mücadele etmeye söz veriyoruz
Katledilen 8 yaşındaki Narin Güran'a adalet talebiyle bir araya geln KESK Ankara Şubeler Platformu "mücadele etmeye söz veriyoruz" dedi.
Fotoğraf Evrensel
KESK Ankara Şubeler Platformu, katledilen 8 yaşındaki Narin Güran için Sakarya Caddesi'nde bir araya geldi.
Kadınlar, "Narin'in faillerinin tespit edilip hak ettikleri cezayı almaları için davanın takipçisi olacağımıza, çocuklar için yaşanılabilir ve güvenli bir dünya kurmak için iktidarın çocuk düşmanı, çocuğu hayattan koparan tüm politikalarına karşı mücadele etmeye söz veriyoruz" dedi.
“KAYBETTİĞİMİZ ÇOCUKLARIN HİKAYELERİ AYNI”
Açıklamada “Narin Güran hayattan koparılan ilk çocuk değil; Müslime Yağal, Leyla Kandemir, Ufuk Tatar, Eylül Yağlıkara, Gizem Akdeniz, Eylül Umutlu katledilen çocuklarımızdan sadece birkaç tanesi... Hikayeleri ve soruşturma süreçleri ise benzer. Değişen sadece katliamların yeri ve zamanı oldu ama katledilen çocuklarımızın acı sonları aynı... Narin'in dosyasında hassasiyetleri gözetilenler kim ya da kimlerdir? 'Bildiklerimiz var bilmediklerimiz var, her şeyi konuşamayız' derken, kimi ya da kimleri koruyorlar? Biz o hassasiyetleri de kimlerin korunduğunu da çok iyi biliyoruz. Karaman'daki Ensar Vakfında 45 çocuğa tecavüz edildiği ortaya çıktığında, çocuklarımızı korumak ve suçluları cezalandırmak için gerekenler yapılsaydı, Aladağ'daki cemaat yurdunda çocuklarımız yanarak ölmeyeceklerdi. Aladağ'da çocuklarımız yanarak öldüğünde, gerekenler yapılsaydı, adını sayamadığımız yüzlerce çocuğumuz bu gün hayatta, aramızda olacaklardı. Narin'in acısı içimizi yakmaya devam ediyorken daha dün Tekirdağ'da 2 yaşındaki Sıla bebeğin cinsel istismar ve şiddet nedeniyle hayatını kaybettiğini öğrendik” denildi.
“KADIN VE ÇOCUK CİNAYETLERİ POLİTİKTİR”
İstanbul Sözleşmesi'nden bir gecede çıkılmasının, etkin soruşturmaların yürütülmemesinin, tarikat-cemaat ilişkilerinin sümenaltı edilmesinin, patriyarka ve kutsal aile eleştirisinin susturulmasının ve en önemlisi de cezasızlık politikalarının sonucu olduğunun ifade edildiği açıklamada, “Bu nedenledir ki; kadın ve çocuk cinayetleri politiktir. Bugüne kadar yaşanan kadın ve çocuk istismarı ve cinayetleri gibi Narin'in katledilmesi de sadece bir çocuk cinayeti olarak değerlendirilemez. Bu yaşananlar siyasal İslamcı politikaların toplumsal kültüre, ülke sosyolojisine yayılımının sonucudur” ifadelerine yer verildi.
ÇOCUKLAR İÇİN MÜCADELE
Mücadele sözü veren kadınlar, "Narin'in katledilmesi, Sıla bebeğin, istismar edilip darbedilerek öldürülmesi bir kez daha gösterdi ki; çocukların toplumda bir özne olarak görülmemesi, yasal haklarının korunmaması, çocukların tüm bakımının, gelişiminin sorumluluğunun sadece ailelerin inisiyatifine bırakılması, çocuk haklarını koruma sisteminin etkin işletilmemesi, İstanbul Sözleşmesi'nden bir gecede çıkılması, çocuk istismarı davalarında cezasızlık politikaları, çocukları cinsel istismardan koruyan Lanzarotte Sözleşmesinin hedefe konması failleri cesaretlendiriyor, çocuklar için yaşamın her alanını daha da güvencesiz hale getiriyor. Çocuklarımızı ve geleceklerini kurtarmak ve korumak için bu zihniyete karşı hep birlikte mücadele etmek zorundayız. Çocuklarımızın şiddetten uzak, güvenli bir ortamda yaşamaları için sırtımızı birbirimize yaslamak zorundayız. Çocukları koruyacak mekanizmaların oluşturulması, etkin şekilde işletilmesi, çocuklarımızın güvenle büyüyebileceği bir yaşam için mücadeleyi yükseltmek zorundayız” dediler. (Ankara/EVRENSEL)