Ankara Emek ve Demokrasi güçleri: Fernas işçilerini kazanımla uğurlayalım
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, sendikalaştıktan için işten atılan ve 23 gündür direnen Fernas işçilerine destek açıklaması yaptı, "Fernas işçilerini kazanımla uğurlayalım" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, Fernas Madencilik'te işten çıkarıldıkları için 23 gündür eylemde olan işçilerle dayanışma amacıyla açıklamada bulundu. Açıklamada, "Kendi kaderini ve hepimizin kaderini değiştirmek için bir adım atmaya çağırıyor madenciler. Ya çağrılarına ses olacağız ya da sıranın bize de gelmesini bekleyeceğiz. Herkesi bu davete ses olmaya çağırıyoruz. Ankara'dan kazanım ile uğurlayalım emekçileri" denildi.
Madenci Anıtı önünde yapılan açıklamada konuşan Sibel Korkmaz, "İki gündür Ankara'da madencinin sesi yankılanıyor. Şimdi madenciye ses olma, Fernas işçisinin haklı taleplerini dile getirme zamanı. Dizginsizce uygulanan neoliberal politikalar ve cezasızlık politikaları kölelik koşullarının uygulanmasında patronları cesaretlendiriyor. İşçiler hiçbir iş sağlığı ve iş güvenliği kuralının uygulanmadığı madenlerde, fabrikalarda, atölyelerde, depolarda çalışmaya zorlanarak iş cinayetlerinde yaşamını yitiriyor. 'Bu düzen böyle gitmez' diyen Fernas Maden işçileri Bağımsız Maden İş öncülüğünde direniyor. Milletvekili olan patron Ferhat Nasıroğlu'nun gücüne, jandarma şiddetine, önüne kurulan barikatlara karşı direniyor, sınıfın diliyle konuşuyor.
23 gündür direnen işçiler anlatıyor. Fernas Maden Grup'ta ölümle burun buruna çalışma koşulları, düşük ücretler serbest, sendika yasak! Bakanlığın işçilerin sendika bilgilerini şirket ile paylaşması serbest, direnmek yasak" diye konuştu.
23 gündür işçilerin her tür baskı ve dayatmaya maruz bırakıldığını belirten Korkmaz, "Karar bile gösterme gereği duymayan jandarmanın engellemelerine, gerçek suçlulara uygulanmayan cezaların kendilerine uygulanmasına ve polis şiddetine. En insani taleplerine böylesi bir baskıyla yanıt alan işçiler Ankara'nın yolunu tuttu. İki gündür Ankara'da uğramadıkları şiddet ve baskı türü kalmadı. Dün yemek sonrası Meclise yürüyecekleri sırada polis tarafından engellendiler. Bir dilim ekmek için her gün ölümle burun buruna çalışan emekçilere 'madene inmekle çok önemli bir şey yapmıyorsunuz' denildi. Bugün ise Fernas şirketi önüne giden işçiler orantısız bir polis şiddetiyle karşılaştılar, tekmelenerek gözaltına alındılar. Kendilerini tekmeleyip 'oh' çeken polise '301'den sonra bizi yine tekmelediniz. Yeraltında ölmedik, buraya ölmeye geldik.Korkmuyoruz' dediler" dedi.
"SUSMAYALIM, SES ÇIKARALIM"
Korkmaz şöyle devam etti: "Madenciler sadece kendi hakları için değil hepimiz için direniyor. Bu sömürü cehennemine karşı kazanılan her hak, yeni hak arayışlarının önünü açacak. Bunu bildikleri için uyguluyorlar bu zulmü. Biz de bunun bilincinde olarak madencinin yanında olmalıyız. İş cinayetlerinden sonra gözyaşı dökmek istemiyorsak, yaşarken yanlarında olalım. Olalım ki ölüm fıtratları olmasın. Ses çıkaralım ki maden katliamlarından sonra genzimizde utanç haykırışları düğümlenmesin. Susmayalım ki sömürü cehennemi bizi yutmasın. Kendi kaderini ve hepimizin kaderini değiştirmek için bir adım atmaya çağırıyor madenciler. Ya çağrılarına ses olacağız ya da sıranın bize de gelmesini bekleyeceğiz. Herkesi bu davete ses olmaya çağırıyoruz. Ankara'dan kazanım ile uğurlayalım emekçileri. Başarabiliriz. Yeter ki seslerine ses olalım."
Fernas işçilerinden İdris Bedir ise, "Karşımızda muhattap bulamadık. Burada da direnişimize rağmen yine bir muhatap bulamadık. Şirketin önüne gittik. Arkadaşlarımız gözaltına alındı. Biz madenciler, emekçi insanlar olarak bunu hak etmiyoruz. Ne zaman bir hak arayışına girsek kötü muameleyle karşı karşıya kalıyoruz. Büyük isteklerimiz yok. Sendikalı arkadaşlarımızın işlerine geri döndürülmesi, hak ettiğimiz ücreti almak ve koşullarımızın iyileştirilmesini istiyoruz" dedi. (Ankara/EVRENSEL)
