Okulda tek yasaklanmayan şey yasağın kendisi

Halit Armay Anadolu Lisesi öğrencisi

Maltepe/İstanbul

Son yıllarda okullarda artan yasaklar, bu yasakların eğitim sürecindeki rolü ve öğrenciler üzerindeki etkileri oldukça fazla. Özgürlüklerimizi de tehdit ediyor. Okulumuzdaki zorunlu kıyafetler nedeniyle, okulun başladığı günden itibaren yönetmeliğe uygun kıyafetlerin alınması istenmektedir. Ancak bu kıyafetler, ailelerin durumuna göre değil, alınabilecek maksimum fiyatlara göre belirlenmektedir. Buna ek olarak, yeni yasaklardan biri de kot pantolon ve eşofmanların yasaklanmasıdır; okul idaresinin izin verdiği tek pantolon türü keten veya bol pantolondur. Bu yüzden birçok aile, okulun kıyafetleri yerine düz siyah veya beyaz tişörtler veya zorunlu pantolonu almak zorunda kalıyor. Alamayan öğrencilerse okula alınmıyor ve yok yazılmalarına sebep oluyor.

Okulumuzdaki başka bir yasaksa cep telefonlarının kullanımıyla ilgilidir. İki yıl önce okulumuzun eski olması ve deprem riski nedeniyle telefonların yasaklanması kaldırılmıştı. Ancak, değişen idare telefonların tekrar yasaklanmasına karar verdi. Bu yasak, arkadaşlarım arasında bir deprem afetiyle karşı karşıya kalırsak ailemize nasıl ulaşacağımız sorusunu gündeme getiriyor. Ancak bize söylenen tek şey, deprem olursa zaten kimseye ulaşamayacağımız oluyor buradan doğru da yasağın kalkmayacağı belirtiliyor. Deprem riskinin yanı sıra, bazen sözlük veya iletişim amacıyla kullanılan cep telefonlarının yasaklanması eğitime ilkellik getirmekte ve bu durum bazı öğretmenlerimiz tarafından da ne yazık ki desteklenmektedir. Bazı öğretmenler yasağın kaldırılmasını isterken, idare bu konuda ısrarcı olarak yasağı kaldırmıyor ve okulumuzu ilkelliğe sürüklüyor.

DİSİPLİN CEZALARI, DEVAMSIZLIKLAR, EĞİTİMDEN UZAKLAŞMA

Diğer bir yasaksa saç, sakal, tırnak ve küpe yasaklarıdır. Okuldaki öğrenciler, sakal traşı olmadan, küpelerini çıkarmadan, saçlarını yönetmeliğe uygun şekilde kesmeden ve uzun tırnakları kesmeden okula giriş yapamıyor. İzin verilmeyen bu durumlarla tartışan öğrenciler disiplin cezası alıyor. Eğitim-öğretimdeki niteliksizliklerin ve kalitesizliğin düzeltilmesi yerine, öğrencileri okuldan soğutan bir sistemle karşı karşıyayız. Bu durum, birçok öğrencinin okulu bırakmak veya okula gitmek istememesine sebep olan faktörlerden. Eğitimdeki düzenlemeler ve gelişmeleri tartışacaksak şayet bu konuları da gündem edip, tartışıp, değiştirmek için adım atmamız gerekiyor.