Hizbullah lideri Nasrallah: İsrail'in Lübnan'a saldırıları savaş suçu ve savaş ilanı
Lübnan'daki patlamaların ardından ilk kez açıklamalarda bulunan Hizbullah lideri Nasrallah, "İsrail son iki gündür düzenlediği saldırılarla Lübnan halkına karşı bir savaş ilan etti" dedi.
Hasan Nasrallah | Ekran görüntüsü AJArabic'in yayınından alınmıştır
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, Lübnan'da son iki gündür Hizbullah mensuplarının kullandığı iletişim cihazlarının patlatılmasıyla gerçekleştirilen saldırılara dair ilk kez açıklamalarda bulundu. İsrail'in Lübnan'a saldırılarla kırmızı çizgileri aştığını söyleyen Nasrallah, "İsrail’in (son iki gündür) düzenlediği saldırılar Lübnan halkına karşı bir savaş ilanıdır" dedi.
Bölgede bulunan AA muhabirinin aktardığına göre, İsrail savaş uçakları Nasrallah'ın konuşması sırasında Beyrut üzerinde alçak uçuş yaptı ve sonik patlamalar gerçekleştirdi. Beyrut'un yanı sıra Lübnan'ın bazı bölgelerinde de İsrail savaş uçaklarının alçak uçuş yaptığı aktarıldı. İsrail ordusu, Nasrallah'ın konuşmasından dakikalar önce de Lübnan'ın güneyindeki bazı bölgelere hava saldırıları düzenledi.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah Lübnan'da iki günde gerçekleşen ve 35 kişinin yaşamını yitirdiği patlamaların ardından ilk kez açıklamalarda bulundu. Nasrallah'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
"HASTANELER HAZIRLIKLI DEĞİLDİ"
"Lübnan'da yaralı sayısı çoktu ve hastaneler hazırlıklı değildi, onun için bazı gecikmeler de oldu. Ama kusurlu değillerdi, yaralı sayısı çoktu hastanelerde. Bu iki günde gördük ki çok özel önem verdiler yaralılarla, ilgilendiler. Teşekkür ediyorum kan bağışında bulunanlara."
"UZUN SÜRE BÖYLE BİR DAYANIŞMA GÖRMEMİŞTİK"
"Muayenehanelerin kapılarını açan doktorlara teşekkür ediyorum. Bütün Lübnan halkına teşekkür ediyorum. Bütün bölgelerde bizimle işbirliği yaptılar, dayanışma sağladılar. Mezhepçilikten, siyasetten ötede dayanışmada bulundular. Bütün liderlere, dini, siyasi mercilere, bakanlara, milletvekillerine, partililere, akademisyenlere, medyaya teşekkür ediyorum."
"Bu alçakça saldırıyı protesto eden, kınayan bütün devletlere teşekkür ediyorum. Özellikle Filistin, Yemen, Irak, Suriye ve İran'a..."
"Lübnan'da tekrar şunu gördük. Büyük bir insani ve ahlaki dayanışma oldu. Uzun süre böyle bir dayanışma görmemiştik."
"SİVİLLERİN KULLANDIĞI CİHAZLARI DA HEDEF ALDILAR"
"Salı günü düşman İsrail binlerce çağrı cihazını hedef aldı ve eşzamanlı olarak patlattı. Düşman bu operasyonda bütün ilkeleri çiğnedi, kırmızı çizgileri aştı. Hiçbir şeyi umursamıyorlar. Ne ahlaki ne insani ne de yasal olarak. Patlamaların bazıları hastanelerde oldu. Çağrı cihazı taşıyanların bazıları hastanelerde, eczanelerde çalışıyordu. Çarşı, mağaza, evlerinde olanlar, araçlarında olanlar vardı. Ana yollarda ve birçok sivil, kadın, çocuklar da taşıyordu çağrı cihazlarını, sadece Hizbullah'ın savaşçıları değil. Sivillerin kullandığı cihazı hedef aldılar. Sadece bizde değil bütün dünyada kullanılan cihazlar. Hastaneler ve ticari firmalar kullanıyor. Çarşamba günü de kablosuz cihazları yine aynı şekilde telsizleri patlattılar. Ambulanslar ve hastanelerdeki telsizleri patlattılar. Bu düşmanlığın sonunda onlarca şehit verdik. Kadın, çocuk ve siviller var. Binlerce insan yaralandı."
"İSRAİL İKİ GÜNDE 5 BİN KİŞİYİ ÖLDÜRMEK İSTEDİ"
"Bu iki günde 1 dakika içinde İsrailli düşmanlarımız en az 5 bin kişiyi öldürmek istedi. Hiçbir kurala uyulmadı. Hatta yaralansalar bile bir anarşi yaratacaklar, hastaneler bunları kaldıramayacak ve birçoğu ölecek. Hedefleri buydu."
"BU SAVAŞ SUÇU, SAVAŞ İLANI"
"Bu yapılana ne ad verelim? Bu büyük terör eylemine ne diyelim? Toplu soykırım. Biz salı günü ve çarşamba günü için soykırım diyoruz. Bu düşmanla yaptığınız savaşta bu kanser tümörü olan İsrail kurulduğundan beri, bölgemizde tam kötülük olan İsrail, Lübnan'a, halka, direnişe, egemenliğimize sürekli saldırıyor. Savaş suçu bu, savaş ilanı. İstediğiniz ismi verebilirsiniz, bunlar hak ediyor."
"Hedeflerine büyük ölçüde ulaşamadılar. Ne gerçekleşti nasıl gerçekleşti, ona bakalım. İçimizde birçok araştırma komiteleri, komisyonları kurduk. Bütün senaryoları teknik olarak inceliyoruz."
"Böyle bir saldırı belki de dünyada hiç görülmemişti. Biz büyük bir darbe aldık. Bu ağır ve büyük darbe bizi asla düşürmeyecek. Daha güçlü olacağız, daha sağlam duracağız.''
"Düşmanımızın teknik, teknolojik olarak üstünlüğünü biliyoruz. Sadece İsrail değil ki, ABD, Batı, NATO arkasında. En yeni teknolojiye, teknik güce sahip olanlar karşımızda duruyorlar. Bu çatışmaya girdiğimizde fedakârlıklar yapıyoruz, zafer yolunda sürekli çaba harcıyoruz. Tarih boyunca bu savaşın etrafındaki olanlar biliyor ki, karşılıklı olarak bazen biz kazanıyoruz bazen düşman kazanıyor."
"Buradan bir ders alıp, daha güçlü olacağız. Daha sağlam duracağız. Gücümüz bütün ihtimallere karşı duruşumuz sağlam olacak."
"Düşmana Lübnan üzerinden kuzeyden büyük baskı oluşturduk. Yemen cephesinde çok muazzam işler yapılıyor. Kızıldeniz'de ve Hint Okyanus'unda... Irak ve Lübnan cephesinin muazzam baskı yaptığı inkar edilemez. Filistin direnişinde hedefimize ulaşmak için her türlü desteği veriyoruz. Ama çatışmalar hala sürüyor bizimle siyonist düşman arasında. Geçtiğimiz senelerde yüzde 1'i bu operasyonlar yapılsaydı tarafımızdan savaş açarlardı. Şu an çok ciddi çatışmalar oluyor ve savaş ilan edemediler."
"NETANYAHU SANA MEYDAN OKUYORUM"
"(İsrail ordusunun kuvvetlerini kuzeye kaydırması) Şimdi gece gündüz tanklarını arıyoruz, bize gelirlerse memnuniyetle karşılayacağız ve bu tehdidi umduğumuz tarihi fırsat olarak değerlendireceğiz."
"Peki ey Netanyahu sana diyorum? Bu hedefi gerçekleştirebildin mi? Sen, hükümetin ve orduna meydan okuyorum. Sizin meydan okumanıza karşı meydan okuyorum. Netanyahu ve Gallant'a düşman ordusuna diyorum ki, siz asla kuzeydeki halkınızı geriye döndüremeyeceksiniz. Kuzeyi bir daha asla işgal edemeyeceksiniz."
"Son sözüm şudur; büyük bir saldırıyla karşılaştık. Daha önceden emsali olmayan bir olaydı ve bir kıssas alacağız. Onların hesap etmediği yerden kıssas yapacağız. Bu yeni bir savaş. Gizli yüzleri var. Biz artık başka bir üslupla savaşacağız. Ne zamanı ne yerini söylemiyoruz. Daha önceden duymadığınız haberleri duyacaksınız bu bölgede.
Büyüklüğü ne kadar olacak? Bu hakkımızı saklıyoruz. Kendi içimizde bile çok dar bir alanda konuşacağız bunu. Son olarak tekrar yüce Allah'tan rahmet istiyorum. Derecelerini ve makamlarını şehitlerimizin yükseltsin. Şehit ailelerine sabır diliyorum. Allah onlara sabırlar ihsan eylesin. Bu fedakarlıklarından dolayı Allah onlara büyük mükafaatlar ve yaralılara acil şifalar versin." (DIŞ HABERLER)