21 Eylül 2024 05:08

Siyaset Bilimci Dinçer Demirkent: AKP kurucu meclise yanaşmıyor

Siyaset Bilimci Dinçer Demirkent: AKP, barajsız bir seçimle kurucu meclisin toplanması ve bütün halkın iradesinin yansıması yoluyla yeni anayasanın yazılmasına hiçbir zaman yanaşmıyor.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

İktidarın uzun süredir Anayasa’yı değiştirme çabası, Cumhur İttifakında yer alan HÜDA PAR’ın 4. maddeyi hedef alan çıkışıyla yeniden tartışma konusu oldu. Anayasa’nın 4. Maddesi, ilk üç maddede devletin yönetim biçiminin cumhuriyet olduğuna ve sıralanan vasıflarının değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceğine hükmediyor. “Başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti” denilen tanımlamada en büyük tartışma konusu ise laiklik. Laikliğin yanı sıra demokratik haklar, sosyal eşitlik, hukuk normları gibi kağıt üzerinde kalan kazanımlar iktidarın hedefinde.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli böyle bir tartışma olmayacağını açıklasa da iktidar cenahında tartışma sürecek gibi görünüyor.

Erdoğan’ın eski metin yazarı Aydın Ünal, Cumhur İttifakının bu konuda CHP’ye karşı savunma pozisyonuna geçmemesi uyarısında bulunarak “HÜDA PAR’ın Cumhur İttifakı içinde olması ve öyle kalması sadece siyaset için değil, Türkiye için de büyük kazanımdır” dedi. Mehmet Metiner ise köşesinde ‘82 Anayasası öncesindeki gibi sadece cumhuriyetin değiştirilemez olması ama vasıflarının değişmesi gerektiğini savundu. Laikliğin kendilerine ne kadar engeller çıkardığı konusunda yine 28 Şubat’a dikkat çekti.

Ancak tartışmanın dönüp dolaşıp vardığı yer “kurucu irade” mi, “millet iradesi” mi oldu. Saray’ın Hukuk Politikaları Başdanışmanı Mehmet Uçum, bunu “Değiştirilemezlik ilkesi kurucu neslin gelecek kuşaklara nasihatidir, söylendiğinin aksine sonraki neslin iradesine ipotek koymak değildir” dedi.

"O İLKELER ZATEN DEFALARCA DEĞİŞTİRİLDİ"

Yaşananları Anayasa tarihi üzerine çalışmaları olan Siyaset Bilimci Dinçer Demirkent ile konuştuk. İktidarın yine bir meseleyi konuşturmamanın yolunu bulduğunu söyleyen Demirkent, Anayasa’da değiştirilemezlik ilkesiyle korunan cumhuriyetin vasıflarının yasal, hatta yönetmeliklerle aslında değiştirildiğine dikkat çekiyor. Laiklik, sosyal devlet, hukuk devleti gibi hemen her gün tartışma konusu olan uygulamaları sıralayan Demirkent, “Cumhurbaşkanının adaylığında en basit prosedürlerin bile tartışmalı hale geldiği bir devlet demokratik midir? İlk 4 madde cumhuriyetin niteliği bakımından özellikle 2017 referandumunda büyük oranda değişti” diyor.

Öte yandan böyle maddelerde sadece Almanya’da ve Fransa’da değil, Türkiye’de de değişikliğe gidildiğini anlatan Demirkent, “Türkiye 1995 yılında Anayasa’nın başlangıç ilkelerini uzlaşmayla değiştirdi. Anayasa’nın 2. maddesinde değişiklik yapıldı. Bütün anayasa normları aynı değerdeyse, yine Anayasa’nın 175. maddesine göre değiştirilebilir” dedi.

KURUCU İRADE BAŞKA, KURULU İRADE BAŞKA

Demirkent, AKP’li isimlerin “kurucu iradenin” karşısına “milletin iradesi” söylemine dayanması konusunda ise Fransız devrimci düşünür Rousseau’nun anayasa geleneğine atıfta bulunuyor. Buraya dayanan fikirlere göre milletin kendi anayasasını yapma iradesine sahip olduğunu anlatan Demirkent, “Bu milletin yaptığı anayasa cumhuriyet, monarşizm gibi siyasal formları belirliyor. Fakat bu ‘milli irade’ olarak tarif edilen, seçmenin çoğunluğunu esas alan iradeyle karıştırılmamalı. Çünkü ortada kurulmuş bir anayasa ve o anayasaya göre iktidara gelmiş bir siyasi irade var. O seçmenin oyu anayasayı değil, anayasa tarafından belirlenen yetkileri kullanabilecek yürütme organını belirliyor. Kurucu iktidar ve kurulu iktidar arasında fark bu.”

AKP KURUCU MECLİS YÖNTEMİNDEN KAÇIYOR

Peki Anayasa nasıl değişmeli? ‘80’li yılların sonundan beri Anayasa’yı değiştirme tartışmaları olduğunu hatırlatan Demirkent, “DİSK, KESK, TÜSİAD, pek çok toplumsal sınıf ve kesimlerin temsilcileri Anayasa’nın değişmesini istediler. Ancak Anayasa’yı değiştirmek için 2007’den beri bir sürü çaba sarf eden ve referandumlarla değiştiren AKP, asla şuna yanaşmadı: Barajsız bir seçimle kurucu meclisin toplanması ve bütün halkın iradesinin yansıması yoluyla yeni anayasanın yazılması! Şili’de başarısız olsa da bu girişimde bulunuldu. Mevcut Anayasa’sının kurduğu yasalarla seçilmiş bir meclisin olağanüstü bir iradeye sahip olduğu yaklaşımı, aslında sadece AKP’nin değil, Türk sağının yüzde seçimlerde 50+1 destekle Anayasa’yı takmama özlemini içeriyor.”

ÖNCEKİ HABER

Beyrut'taki saldırı sonrası İsrailli yetkili: "Savaşın yeni bir aşamasındayız"

SONRAKİ HABER

Narin cinayeti: Salim Güran'ın telefon konuşması dosyada

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa