21 Eylül 2024 11:20

CHP’li Gürer: Ülkeyi yöneten zihniyet hayvancılıkta da ithale döndü

CHP Milletvekili Gürer, Niğde'nin Ulukışla, Altunhisar ve merkez ilçelerindeki üreticilerle görüşerek, "Uygulanan yanlış tarım hesabını iktidarın vermesi gerekirken yükü vatandaşa yüklüyor " dedi.

Fotoğraf: CHP basın

Paylaş

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, hayvancılıkta yaşanan sorunları, Niğde Ulukışla, Altunhisar ve Merkez ilçede üreticilerle görüşerek aktardı. Gürer “Her yerde süt yemi ve ahır gideri artmasına rağmen çiğ süt fiyatının düşük tutulmasının yarattığı sıkıntıyı anlatıyorlar” dedi. Besicilerin hayvancılıktan kazanamadığını belirten Gürer, "Rafta et ve süt fiyatının yanına da vatandaş varamıyor. Peynir, et ile yarışıyor” diye konuştu.

“1 LİTRE SÜT SATTIĞINDA 1,5 KG YEM ALMAK HAYAL GİBİ”

Gürer, süt fiyatlarında Ulusal Süt Konseyi'nin belirlediği 14 lira 65 kuruşluk tavsiye fiyatının uygulanmadığını belirterek şunları kaydetti:

“Bölgemizde üreticiye süt toplayıcıları çiğ süt için litrede 11-12 lira civarında bir fiyat veriyor. Saklama ve depolama olanağı olmadığı için hemen sütü satmak zorunda olan küçük aile tipi işletmesi mecbur sütünü veriyor ve zararına satıyor. Süt yemi 50 kilogram, torbası 600 lirayı aşmış bulunuyor. Böyle olunca üretici gerçek anlamda mağdur oluyor. Hayvancılığın sürdürülebilirliği için bir litre süt sattığında 1,5 kg yem almak hayal gibi görülür oldu. Haklı olarak besici piyasada farklı ürünlerle sütü mukayese ediyor. Sakız, su ve de simit fiyatları üzerinden süt fiyatına bakınca bu durumda besiciliği nasıl sürdürecek kara kara düşünüyor. Ahırlar farklı, hayvan sahipleri farklı, dertler ise aynı.”

Besici Süleyman Demirbaş, hayvancılığın içinde bulunduğu krizin boyutlarını anlatarak, “Çok fazla hayvan kesime gidiyor. Geçen yıllarda 485 hayvanımız varken, şimdi 350 hayvana düştük. Üretimden ziyade küçülmeye gidiyoruz. Yılda 80-100 hayvan artırmamız gerekirken düşüşe geçtik” dedi.

Süt fiyatlarıyla su fiyatlarını karşılaştıran Demirbaş, “Yarım litre su 10 lira, ben 1 litre sütü 14 liraya satamıyorum. Fabrikalar sütünüzü almayacağız diyor. Hayvanları mı kestirelim diyoruz, evet kestirin diyorlar” şeklinde konuştu.

"DESTEK İSTEMİYORUM, İSTİKRAR SAĞLANSIN"

Besici Nevzat Genişyürek ise fiyat istikrarının önemine dikkat çekerek “Ben destek falan istemiyorum. Bana 2011 yılında 1 litre sütle ne kadar yem alıyorsam, şimdi de o seviyeyi sağlasınlar, başka bir şey istemiyorum. Destek istemiyorum, bana sadece o günkü fiyatlarla bugünkü fiyatlar arasında istikrar sağlasınlar” dedi.

Tarımın stratejik bir alan olduğunu, yanlış tarım politikalarının ülkeyi dışa bağımlı hale getirdiğini belirten Gürer, şöyle konuştu:

“Yanlış politikalar nedeniyle bugün ithalat kaçınılmaz hale geldi. Üretici, hayvanına bakamıyor, yem sorununu çözemiyor. Bu sürdürülemez bir durum. 2 yılda 1,5 milyona yaklaşan hayvan ithalatına rağmen hayvan varlığımız azalmaya devam ediyor. Uygulanan yanlış tarım hesabını iktidar vermek yerine yükü vatandaşın sırtına yüklüyor. Dişi ve gebe inekler kesime gitmeseydi bugün bu kadar ithalata kapı aralanmazdı. Son süreçte yerli besiciye destek vermek yerine, ülkeyi yöneten zihniyet hayvancılıkta da ithale döndü. Kimlere bu ithal ile fayda sağlanıyor? Bu da ayrı önemli bir soru ve sorun.” (ANKA)

ÖNCEKİ HABER

Dicle Anter: Ağabeyim babamın kapısını hep açık tuttu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa