Yıkım kararı alınan okulda ders işleniyor
Depreme dayanıksız olduğu için yıkılacak Zafer Ortaokulunun yıkım kararı 'tasarruf' gerekçesiyle ertelendi. Duvarları dökülen, hijyenden yoksun okulda öğrenciler ders görmeye devam ediyor.
Fotoğraf: Okul velileri
Bahar EMREOĞLU
İzmir
Depreme dayanıksız olduğu için yıkım kararı çıkartılan Zafer Ortaokulunun yıkımı kamu tasarrufu tedbirleri kapsamında en az üç yıl ertelendi. Okul, güvenlik olmamasından duvardaki sıvaların dökülmesine, aydınlatmaların yetersizliğinden kapı ve pencerelerin kapanmamasına, temizlikten elektrik, internet, kamera kablolarının açıkta bulunmasına kadar öğrenci, öğretmen ve çalışanların sağlığını riske atacak birçok sorunu barındırıyor. Yıkım kararı olduğu için okul içerisinde bir tadilat yapamayacaklarını ileten yetkililer, sağlığı riske atan sorunların da çözülmesi için bir adım atmıyor. Yaşanan bu sorunlara ilişkin Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Sekreteri Oktay Karakuzu, okulun velileri ve Öv-Der İzmir Başkanı Behram Kaya’yla konuştuk.
"KENDİ KADERİNE TERK EDİLDİ"
Konak Zafer Ortaokulunun eğitim-öğretime uygun olmadığını vurgulayan Karakuzu, binanın sağlam olmaması nedeniyle yıkım kararından dolayı yıllardır herhangi bir bakım, onarım, tamirat, tadilat, sıva, boya, badana işlemi yapılmadığını ve okulun kendi kaderine terk edilmiş olduğunu anlattı. Okuldaki en belirgin sorunları aktaran Karakuzu, “Sınıf kapı ve pencereleri kırık. Pencereler açılıp kapanmadığı için sürekli yağmur suyu alıyor ve bu durum rutubet yaratıyor. Isıtma sistemi bozuk ve işlevsiz. Kalorifer petekleri ve tesisatı tamamıyla kullanıma uygun değil ve düzgün sabitlenmemiş durumda. Okulda bulunan tesisat panolarının kapakları kapanmamaktadır ve çocukların rahatlıkla ulaşabileceği yerdedir. Elektrik kabloları can tehlikesi yaratacak boyuttadır. Tuvaletlerin kapısı kapanmamakta ve okulun her bölümünde lağım kokusu var. Bu koku hastalıklara yol açabilir” ifadelerini kullandı.
"ÖĞRENCİLERİN BAŞINA BİR ŞEY GELMESİNDEN KORKUYORUZ"
Okulda çalışan öğretmenlerin öğrencilerin sağlığı ve güvenliği ile ilgili sürekli kaygı duyduklarını söyleyen Karakuzu, “Acaba bugün çocukların başına bir şey gelecek mi?” sorularını her gün sorduklarını ekledi. Eğitim Sen olarak okulla ilgili var olan ertelenmiş yıkım kararı uygulanmayacak ise “Bu koşullarda eğitim-öğretim yapılamaz” dediklerini belirten Karakuzu, “Bir an önce okula ödenek ayrılarak gerekli iş sağlığı ve güvenliği koşullarının oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz ve talep ediyoruz” dedi.
Konuştuğumuz çocuğu 6. sınıfa giden veli Gülal Biçer ise sözlerine “Çocuklarımızı okula göndermeye çok korkuyoruz” diyerek başladı. Çocuğunun sabah yedi buçukta okula gittiğini söyleyen Biçer, “Okul çevresi çok kötü. Buna rağmen okulda güvelik yok. Temizlik yapılmıyor, kışın kaloriferler yanmıyor. Benden istenmedi ama okuldaki bazı velilerden sıvı sabun, peçete gibi yardımlar istenmiş. Burası bir devlet okulu bu malzemelerin bizlerden istenmemesi gerekiyor” şeklinde konuştu. Biçer, “Okul masrafları da çok. Geçen sene aldığım malzemeler bu sene iki katı olmuş. Masrafları azaltmak için eski öğretmenlerin dersinde geçen yıldan kalan defterleri kullanıyoruz. Bir pantolona 420 tişörte ise 320 TL verdim. Bir de bu kıyafetlerin kışlıkları var ne yapacağız bilmiyorum” ifadelerini kullandı. Öğrencilerin okul kıyafeti giymediğinde okula alınmadığından söz eden Biçer, “Herkesin durumu iyi değil. Pantolon alamayan aileler var. Okul pantolon rengi lacivert siyah pantolon giyen bir öğrenci bile okula alınmıyor” dedi.
EN BÜYÜK SORUN TEMİZLİK VE GÜVENLİK
Konuştuğumuz bir diğer veli Selen Şibil ise iki çocuğunun da Zafer Ortaokulunda okuduğunu söyledi. Çocuklarının da okulla ilgili sürekli şikayetleri olduğunu belirten Şibil, “Özellikle tuvaletteki koku ve hijyen sorunundan söz ediyorlar. Bir çocuğum sürekli kokudan ders işleyemediklerini söylüyor.” Sınıfların bakımsızlığından da söz eden Şibil tamir edilmesi gereken birçok yer olduğunu belirtti. Bir diğer sorunun da okulun güvenliği olduğunu söyleyen Şibil, “Kapıda güvenlik yok. Aklımız çocuklarımızda kalıyor. Sürekli acaba içeri biri girecek mi diye düşünüyoruz” dedi. “Okul depreme dayanıksız ama hâlâ kamu tasarrufu tedbiri kapsamında üç dört yıl sonra yıkacaklarını söylüyorlar” diyen Şibil, “Bir deprem olsa çocuklarımıza ne olacak” diye sordu. Okulun aidat adı altında destek istediğini de anlatan Şibil “Burası bir devlet okulu. Ben neden okulun ihtiyaçlarını karşılıyorum. Maddi durumum çok iyi değil. Çocuklarıma pantolon bile alamadım. Buna rağmen destek çocuklarımız için kullanılacak diye düşünüp veliler olarak bir şeyler vermeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. İibil son olarak okuldaki problemlerin bir an önce çözülmesini ve çocuklarının güvenli bir okulda eğitim almalarını talep etti.
"EĞİTİMDEN TASARRUF OLMAZ"
Velilerden aldıkları duyumlara göre okuldaki sorunların öğrencilerin sağlığını riske attığını belirten Öv-Der İzmir Başkanı Behram Kaya, “Veliler korku içinde çocuklarını okula yolluyor. Bir an önce bu sorunların giderilmesi gerekiyor. Eğitimden, sağlıktan tasarruf olmaz. Tasarruf gösterişli karşılamalardan, saraylardan yapılır. İnsanlar vergi veriyor ve bu vergilerin onlar için kullanılmasını istiyor” ifadelerini kullandı. Son olarak velilerin derneklerde bir araya gelmesi gerektiğini söyleyen Kaya, “Veliler haklarını demokratik yolları kullanarak aramalı” dedi.