Diyarbakır'da çok dilli eğitim kurumları ve bir kitapçıya baskın düzenlendi

Diyarbakır'da Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER), Payîz Pirtûk adlı kitapçı ve Anka Dil ve Sanat Eğitim Kooperatifi'ne polisler tarafından baskın düzenlendi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında aynı zamanda dernek çalışanı çok sayıda kişinin evine de baskın düzenlendi. Aralarında MED-DER eş başkanlarının da aralarında olduğu çok sayıda yönetici ve Kürtçe dil eğitmenleri gözaltına alındı. Gizlilik kararı bulunan dosyada 25 saat avukat görüş kısıtlaması getirildiği öğrenildi. 

Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği'nin (MED-DER) binasının kapısını kıran polisler binada 3 saate yakın bir süre arama yaptı. Kürtçe dil eğitim kitapları, dergiler ve derneğin bilgisayarlarının hard disklerine el konuldu. Dernek araması sırasında herhangi bir avukatın olmadığı öğrenildi. Arama sonrası derneğin kapısının kilidi değiştirilerek, anahtarı mahalle muhtarına teslim edildi.

DOSYADA GİZLİLİK KARARI

Mezopotamya Ajansı'nın aktardıklarına göre, soruşturma kapsamında çok sayıda kişi hakkında gözaltı kararı bulunuyor. Dosyada “gizlilik” kararı olduğu ve gözaltına alınanlara 25 saat avukat kısıtlılığı getirildiği öğrenildi. Soruşturmanın, bugüne kadar yüzlerce kişi hakkında gerçeğe aykırı beyanlarda bulunan itirafçı Ümit Akbıyık ile bir gizli tanık üzerinden başlatıldığı bildirildi. Ayrıca soruşturmanın 2022 yılında başlatıldığı bilgisine ulaşıldı. 

GÖZALTI SAYISI ARTTI

Soruşturma kapsamında gözaltı sayısı arttı. Gözaltındaki 25 kişinin isimleri şöyle: MED-DER Eşbaşkanları Mehmet Remzi Azizoğlu ve Şükran Yakut, Rıfat Ronî, Ramazan Holat, Dilan Güvenç, Nazan Çelik, Rezan Aktulum, Beritan Gürbet Orak, Berivan Duman, Ayhan Karatekin, Belkıs Bitkin, Cihat Güney, Mehmet Salih Öngün, İlyas Gün, Hebun Yağmur, Mine Karakaş, Ahmet Boltan, Rabia Karayıl, İpek Oyur, Fatma İgin, Mustafa Açmaz, Hasan Görpınar, Şehriban Ayluçtarhan ve Cihat Çağrıcı.

ÇOK SAYIDA KİTABA EL KONULDU

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında sabah saatlerinde Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesine bağlı Ofis semtinde bulunan Payîz Pîrtuk adlı kitapçıya da baskın düzenlendi. Saat 05.00'da başlayan ve saat 10.00'da biten aramada, haklarında toplatma kararı bulunmadığı halde Aryen, Aram, Sitav, J&J yayınlarına ait birçok kitaba el konuldu. El konulan kitap sayısının 409, dergi sayısının ise 144 olduğu öğrenildi. Kitaplarda "örgüt propagandası yapıldığı" ve "örgütün düşüncelerinin benimsendiği" iddia edildi. Yeni Yaşam ve Xwebûn gazetelerinin bazı sayılarının yanı sıra, cezaevinden gelen mektuplar, Jineolojî ve Demokratik Modernite dergilerine de el konulduğu öğrenildi. Soruşturma kapsamında Payîz Pîrtuk'un sahibi Cihat Güney gözaltına alındı.

İZMİR'DE GÖZALTI

Soruşturma kapsamında İzmir'de de Jin Art Huner yöneticisi Belkısa Süleymanoğlu Bitkin gözaltına alındı. Bitkin, sabah saatlerinde evine yapılan baskında gözaltına alındı. Bitkin, Çankaya'da bulunan İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

ANKA'YA BASKIN 

Soruşturma kapsamında Bağlar ilçesine bağlı Bağcılar Mahallesi'nde çok dilli eğitim ve sanat atölyeleri düzenleyen Anka Dil ve Sanat Eğitim Kooperatifi'ne de baskın yapıldı. Yapılan baskında kooperatifte bulunan bilgisayarların hard-disklerine el konulduğu belirtildi.

POLİS BASKINI PROTESTO EDİLDİ

Diyarbakır'da MED-DER ve Payîz Pirtûk’a yapılan baskın ve gözaltılar MED-DER binası önünde protesto edildi. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri de açıklamaya katıldı. Açıklamada sık sık "Zimanê me rûmeta me ye” sloganı atıldı. Açıklamada konuşan DEM Parti Milletvekili Serhat Eren, “Eğitmenlerimiz gözaltında olabilir ama bizim kurumlarımız çalışansız kalmaz. Her Kürt bir öğretmendir, çalışandır” dedi. 

MED-DER çalışanı Mehmet Asena, saldırıların Kürt halkına diline, kültürüne, kimliğine yönelik olduğunu belirterek, "Kürt dili insanlık dilidir. Bugüne kadar birçok kültüre kaynak olmuş. O yüzden Kürt diline saldırılar sadece Kürtlere karşı değil, insanlığa karşıdır. Kürt kurumlarına saldırarak, Kürt dilini ortadan kaldırmak istiyorlar. İyi bilinsin ki, Kürtler olarak onlarca yıldır dilimizin özgürlüğü için büyük bir mücadele veriyoruz. Hiçbir zaman boyun eğmedik, eğmeyeceğiz." diye konuştu.  

EMEP: ANA DİLİ ÇALIŞMALARI YASAKLANAMAZ, CEZALANDIRILAMAZ

Emek Partisi Diyarbakır İl Örgütü yaptığı yazılı açıklamayla MED-DER ve Payîz Pirtûk kitapevine yapılan baskınlara tepki gösterdi. Bugün yapılan bu operasyonların iktidarın Kürt diline yönelik yaklaşımını gözler önüne serdiğinin belirtildiği açıklamada, “Ana dili çalışmaları her ulusun, her yurttaşın temel hakkıdır, hedef gösterilemez, yasaklanamaz, cezalandırılmaz” dendi.

Açıklama şöyle:

“Bu sabah saatlerinde Kürtçe dil dersleri veren MED-DER (Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği) ve Payîz Pirtûk kitapevine yapılan baskınlarda defterlere, bilgisayarlara, hakkında toplama kararı olmayan birçok kitap ve dergiye el kondu. MED-DER yönetici ve üyeleri, Payîz Pirtûk işletmecisi gözaltına alındı.

Son zamanlarda Kürt dili ve kültürüne yönelik saldırılar devam ediyor. Kürt dili ve kültürü kendini var edebildiği her alanda ırkçı saldırılarla hedef gösterilirken, Kürtçe görünür alanın dışına itiliyor, dil çalışmaları yürütenler operasyon ve yasaklarla sindirilmeye çalışılıyor.

"SALDIRI VE OPRASYONLARI KABUL ETMİYORUZ"

Henüz geçtiğimiz hafta Diyarbakır’da katıldığı bir etkinlikte İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya “Yunus’un Türkçesi de ‘Ay dilbere’ ile aşk şiirinin şaheserini yazan Feqiye Teyran’ın Kürtçesi de bizimdir, bizim milletindir” sözlerini sarf etmişken, bugün yapılan bu operasyonlar iktidarın Kürt diline yönelik yaklaşımını da gözler önüne serdi. Yine bölge illerinde Kürtçe trafik uyarıları İçişleri Bakanlığı talimatı ile silinirken, Kürtçe şarkı dinledikleri için 150’den fazla kişi gözaltına alındı, 50’den fazla kişi örgüt propagandası suçlamasıyla tutuklandı.

Kürt dili ve kültürüne yönelik artan baskılar toplumu kutuplaştırırken, ırkçılığı da derinleştiriyor. Bu saldırı ve operasyonlar kabul etmiyoruz. Ana dili çalışmaları her ulusun, her yurttaşın temel hakkıdır, hedef gösterilemez, yasaklanamaz, cezalandırılmaz. Çalışmalarından dolayı hedefe koyulan Payîz Pirtûk ve MED-DER’in yanındayız.”

DEM PARTİ: KÜRT DİLİNE VE KÜLTÜRÜNE YÖNELİK BASKI

DEM Parti Genel Merkezinden yapılan açıklamada ise "Bu sabah saatlerinde Amed’de MED-DER ve Payîz Pirtûk’a yapılan polis baskını, Kürt diline ve kültürüne yönelik baskıların açık bir göstergesidir. Anadilinde eğitimi ve kültürel hakları savunan kurumlar hedef alınmıştır. Bu baskıcı politikalarla Kürt halkının anadiline sahip çıkmasının önüne geçemezsiniz!" denildi.

HATİMOĞULLARI: TAHAMMÜLSÜZLÜK İKTİDARIN RUHU

Öte yandan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da polis baskınlarına şu ifadelerle tepki gösterdi:

"Kürt dili ve kültürüne tahammülsüzlük, bu iktidarın ruhudur. Dil ve kültür çalışmaları yapan kurumlara polis baskınını gayrimeşru buluyoruz. Size rağmen bu coğrafyanın anadilleri var olmaya devam edecek." (HABER MERKEZİ)