TYS 50. yılını kutluyor: “Tam bir söz söyleme ve yazma özgürlüğünü savunuyor”
Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) yazar, şair, gazeteci, siyasetçi dostlarıyla birlikte 50. yılını kutluyor.
Logo: Türkiye Yazarlar Sendikası
Şeyma AKCAN
Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) yarın İstanbul Cemal Reşit Rey Salonu'nda yazar, şair, gazeteci, siyasetçi dostlarıyla birlikte 50. yılını kutluyor. TYS'nin tarihini, yazarlar açısından önemini, hak ve özgürlükler mücadelesi bakımından TYS'nin yerini TYS Genl Sekreteri Tahir Şilkan ile konuştuk.
TYS'nin 50 yıl önce 12 Mart faşizminin tüm ülke üzerine çöken ağır baskı döneminin ardından kurulduğunu hatırlatan TYS Genel Sekreteri Tahir Şilkan TYS'nin nasıl bir dönemde kurulduğunu şöyle özetledi: “Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) kapatılmış, Fakir Baykurt tutuklanmış, yazar, sanatçı ve aydınlar, üniversiteler üzerinde ağır bir baskı, yasaklamalar, kitap toplatmaları, tutuklamalar, hapis cezaları ile tüm aydınlık güçler susturulmuştu. Devrimci gençler idam edilmiş, işkencede ya da kurşunlanarak öldürülmüştü. Yazarlar örgütsüz, tüm emek örgütleri değiştirilen yasalarla cendere altına alınmıştı. Dönemin Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç’ın 15 -16 Haziran büyük işçi eyleminden sonra söylediği ‘Sosyal uyanış, ekonomik gelişmeyi aştı’ sözünün ardından 12 Mart Hükümetinin Başbakanı Nihat Erim, ‘Özgürlüklerin üstüne şal örtmek gerekir’ demişti.”
Bunu izleyen süreçte Anayasa’daki örgütlenme özgürlüğünü sınırlayan düzenlemeler geldi. Şilkan, “İşte TYS o günlerde düşünce ve yaratım özgürlükleri kısıtlanan 70 şair ve yazar tarafından Türkiye’de ‘Tam bir söz söyleme ve yazma özgürlüğünü’ savunmak amacıyla kuruldu" diyerek TYS'nin kuruluş amacına da değindi.
HAK MÜCADELESİNE VERİLEN DESTEK
TYS’nin kuruluş amacı, tüzüğünün 3. maddesinde; yazarların emeğini sermayeye karşı korumak; hukuki, sosyal, kültürel, ekonomik temel hak ve özgürlükleri korumak, saptamak ve geliştirmek; tam bir söz ve yazı özgürlüğünün gerçekleştirilmesi ve korunması için her türlü yasal mücadeleyi yürütmek olarak tanımlanıyor.
Şilkan, TYS'nin mücadele birikimlerine dair ise şunları söyledi: “TYS 50 yıldır emekten, demokrasiden, halktan yana özgürlükleri, hak eşitliğini savunan yazarların öz örgütü olmuştur. TYS bir yazar örgütü olarak kuruluşundan itibaren edebiyatın geniş kitlelere yaygınlaşması için çaba gösteren bir örgüt olmuştur. Çıkardığı-yayımladığı dergiler, kitaplar, kitap fuarları ve diğer etkinliklerde yazarlarla okuru buluşturmayı başarmıştır. TYS 50 yıldır yazarların ve emekçilerin hak mücadelesini desteklemiş, işçilerin grev ve direnişlerinin yanında olmuştur."
Türkiye koşullarına dair Şilkan yazarların örgütlü mücadele etmek için örgütlenmek gerektiğine inanmaları ve çaba göstermeleri gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti: “Yazarların örgütlülüğü önündeki mevzuattan kaynaklanan engeller, Anayasa ve Sendikalar Yasası’ndan kaynaklanıyor. Sendikalara üye olacak kişilerin bir işverene bağlı çalışan işçilerden oluşması gerekiyor. Emeklilerin sendikalarda örgütlenmesiyle ilgili süren davalar var. Avrupa Birliği ülkelerinde emeklilerin de sendikalarda örgütlenmesi önünde olmayan engeller ne yazık ki ülkemizde var ve gerçekte TYS adı sendika da olsa bir dernek gibi faaliyetini sürdürüyor. Sendikaların ve tabii bizin sendikamızın gelirleri üye aidat ve bağış gelirlerinden oluşuyor ve çok yetersiz. Buna karşın sendikaların giderleri yasal zorunluluklar nedeniyle çok yüksek. Ancak öncelikle yazarların örgütlü mücadele etmek için örgütlenmek gerektiğine inanmaları ve çaba göstermeleri gerekiyor. TYS tüzüğünde yazılı olsa bile yazar emeğinin yayınevleri ve emeği satın alanlar karşısında korumasında büyük sıkıntılar var. Bu konuda büyük bir emek sömürüsü olduğunu ve bunun engellenmesinde sıkıntılar olduğunu ifade etmek gerekiyor. Yazarların hem kendi emeklerini korumak hem de ülkedeki demokrasi mücadelesine güçlü biçimde katılabilmesi, destek verebilmesi için örgütlenmesi gerekiyor.”