02 Ekim 2024 01:15

Kulüp ve toplulukların gözünden ring eylemleri

“Öğrenci kulüp ve toplulukları olarak bizlere düşen, iletişim aracı olarak tüm arkadaşlarımızı hak mücadelemizden haberdar etmek birlik ortamını sağlamak.”

Fotoğraf: Google Street View

Paylaş

Deniz

Bilkent Üniversitesi

 

Bilkent Üniversitesi yönetimi, yeni öğrenim dönemi başlamadan bir gün önce, şehir-kampüs arası giden ring araçlarının saatlerinde önemli değişiklikler yaptı. Seferler neredeyse yarıya indirildi ve semt servislerinin sayısı 13’ten 8’e düşürüldü. Yapılan forum sonrası planlanan ve 8 gündür gerçekleşen kitlesel eylemlerin ardından yönetim, ring programının eskiye dönmesi talebini kabul etmek zorunda kaldı. Öğrenci kulüpleriyle yaptığımız röportajda kulüpler; ring programı değişikliğinin kendilerini nasıl etkilediğini, Öğrenci Konseyinin neden işlevsiz hale getirildiğini ve talepleri için birleşebilecekleri, söz haklarının olduğu bir alanın nasıl yaratılabileceğini anlattılar.

İktisadi Politika Topluluğu- EPM:

“Ring saatlerinin azalması, katılımcılarımızın kimi zaman etkinliklerden erken ya da çok geç saatlerde dönmesine ve katılımın azalmasına sebep oluyor. Hem bizler hem de onlar mağdur oluyorlar. Biz Bilkent EPM olarak arkadaşlarımıza seslerini duyurabilecekleri bir platform vermek istiyoruz. Aynı şekilde tüm toplulukların, öğrencilerin birbirine kenetlenmesinin bizleri çözüme ulaştıracağına inanıyoruz. Buradan tüm Bilkent Üniversitesi topluluklarına, örgütlenmek adına çağrıda bulunuyorum. Haklarımızın korunması adına eylemlere devam edeceğimizi ve İktisadi Politika Topluluğu olarak tüm öğrenci arkadaşlarımıza bu alanda destek olacağımızı belirtmek istiyoruz.”

“İHTİYACIMIZ BİRLİKTELİĞİMİZİ SÜRDÜRMEK”

Bilim Kurgu ve Fantezi Topluluğu:

“Ring saatlerine getirilen kısıtlamaların öğrenci topluluklarını kötü etkilediğini söylersek durumun asıl etkisini küçümsemiş oluruz. Bunun sebebi, yeni kısıtlamaların bazı durumlarda etkinlik düzenlememizi neredeyse imkânsız kılması. Bir hobi topluluğu olarak hedefimiz, yoğun akademik takvimin yanında arkadaşlarımıza bir kaçış sunabilmek. Özellikle Eryaman gibi, şehrin kampüsümüze uzak taraflarda oturan arkadaşlarımıza bu kaçışı sunabilmemiz doğrudan ring düzenlemelerine bağlı durumda. Yeni dönemin başında oluşturulmuş ring düzeni, çoğu arkadaşımızın kampüste kalamamasına, kalanlarınsa geri evlerine dönememesine sebep oldu. Yeni ring düzenleri sonrasında, arkadaşlarımızın yaşadığı zorlukların farkında olan ve aynı sorunları yaşayan kulüp üyeleri olarak biz de kendimizi, etkinliklerimizi kısa keserek ya da iki parçaya bölerek ulaşım haklarına erişemeyen arkadaşlarımız için kısa sürse de bir kaçış alanı oluşturmak durumunda bulduk. Arkadaşlarımız, yeni kısıtlamalar akabinde vakit kaybetmeden inisiyatif aldılar ve toplu bir şekilde ses çıkartmak için plan yapmaya başladılar. Bu, bugün itibari ile sahip olduğumuz gücümüzün ve gelecek kazanımlarımızın ana temelini oluşturdu. Bundan sonra ihtiyacımız olan şey bunun sürdürülebilmesi. Bu noktada öğrenci kulüp ve toplulukları olarak bizlere düşen, iletişim aracı olarak tüm arkadaşlarımızı hak mücadelemizden haberdar etmek ve bu mücadelenin bir parçası olarak eylemlerde diğer tüm öğrenci arkadaşlarımız gibi yer alarak birlik ortamını sağlamak.”

“YÖNETİMİN BİZİ İNSAN YERİNE KOYMASI GEREKİYOR”

Sinema Kulübü:

“Ring programındaki değişiklik katılım oranlarımızı ciddi anlamda etkiledi. Şehirde kalan arkadaşlarımız kampüsteki etkinliklere katılamıyorken kampüste kalan arkadaşlarımız da şehir içindeki etkinliklere gelemez oldular. Gelen arkadaşlarımız sadece filmleri izleyip gidiyorlar, sonrasında düzenlediğimiz kaynaşma yemeklerine ulaşım kaygısından dolayı katılmıyorlar. Öğrencilerin eğitim hayatlarının en güzel kısımlarını yaşama hakkı ellerinden alınıyor. Okulun öğrencilerine belli imkanlar tanımasıyla bu ortam yaratılabilecekken tam aksine elimizdeki temel haklarımızı da almaya çalışıyorlar. Öğrenci Konseylerini karar aşamalarına katarak ve öğrencilerin isteklerini dinleyerek rahatlıkla yapılabilecek bir şey aslında. Şu anda kampüste öğrencilerin rahatlayabilecekleri en ulaşılabilir ve rahat ortam, okulun toplulukları ve kulüpleriydi. Kulüplerin bütçelerini arttırarak öğrencilerin rahatlayabileceği etkinliklerin çoğalmasını desteklemeleri gerekirken, uzun bir süredir yönetim, kulüplerin önüne engeller koyarak öğrencilerinin eğlenme hakkını ellerinden almaktaydı. Herkes daha ileri gidemezler diye düşünürken yavaş yavaş elimizdeki bütün hakları almaya başladılar. Okul aktif olarak bir ticarethaneye dönmüş durumda. Biz öğrenciler, yönetim için banka hesaplarındaki birkaç sayıdan ibaretiz. Yönetim bizi değersizmişiz gibi hissettirmek için elinden geleni yapıyor. Öğrencilerin temel ulaşım haklarına erişmesi için günlerce eylem yapılması sağlıklı ve modern bir dünyaya yakışan bir sonuç değil maalesef. Yönetimin bizleri insan yerine koymaya ve gerçekten eğitimcilerin yapması gerekenleri yapmaya başlaması gerek artık. Şu anda devam eden eylemlerimiz sesimizi zor yoldan da olsa duyurmak için güzel bir platform. Hedeflerimizin peşini bırakmayacağımızı göstererek yönetimi, bizlerin düşüncelerini önemsemeye ikna edeceğimize inanıyorum.”

Kazanımla sonuçlanan ulaşım mücadelesi, öğrencilerin birleşebileceği alanların geri kazanılması ve sorunların tartışılabileceği alanların oluşması için ayrıca önemliydi. Kulüp ve toplulukların, demokratik üniversite talebini yükseltip kitlesel eylemlerin düzenlenmesi ve temsilciliğini kullanması mücadelede önemli bir rol oynadı. Bununla birlikte bütün Bilkent topluluklarını, mücadele olanaklarımızı ve demokratik üniversite taleplerimizi büyütmeye çağırıyoruz.

ÖNCEKİ HABER

Geleceksizlik dolu gelecek karşısında ne yapmalı?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa