Evrensel'in manşeti | Yıkım da öfke de büyük
Emperyalistlerin tam desteğini alan İsrail 1 yıldır katliam, işgal ve yıkımı pervasızca sürdürüyor; dünya, çapı giderek büyüyen bir savaşın içine çekiliyor.
Fotoğraf: Arif Bektaş/Evrensel
Emperyalistlerin tam desteğini alan İsrail 1 yıldır katliam, işgal ve yıkımı pervasızca sürdürüyor; dünya, çapı giderek büyüyen bir savaşın içine çekiliyor. Türkiye’de ve dünyanın pek çok ülkesinde halklar İsrail’in katliamlarına ve savaşa karşı sokağa çıkarken, İngiltere’de yüzbinlerce kişinin katıldığı büyük biri miting düzenlendi.
BU KADAR BELA ANCAK…
Adı ne olursa olsun, bugün açık gerçek şudur: Bütün büyük emperyalistlerin de içinde yer aldığı dünya çapında bir savaşın içinde yaşıyoruz. Ve bu, bir yandan yüz binlerce insanın ölümüne yol açıyor, milyarlarca insanı açlık ve sefalete sürüklüyor. Bütün dünya kapitalizmi, krizlerin içinde bata çıka yürümeye çalışıyor. Bu kadar bela, ancak büyük savaş ortamlarında bir araya gelebilir.
AMERİKAN YANDAŞLIĞI
ABD’nin İsrail’le ilişkisi, yalnızca destek vermekten ibaret bir ilişki değil. İsrail’in ABD ile birlikte tasarlamadığı, lojistik vb. desteğini önceden sağlama almadığı hemen hiçbir önemli hamlesi yoktur. AKP’nin İsrail’le gerçek bir karşıtlık içinde olmayışının başlıca nedeni, Amerikan yandaşlığındaki beraberlikleridir.
ABD SERMAYESİNİN BORAZANI: ABD MEDYASI
FİLİSTİN’İ YALNIZLAŞTIRAN HAMASET
‘SINIR HATTI ÇOK SICAK’
HER YÖNÜYLE GERÇEK DIŞI
Erdoğan’ın “İsrail’in sonraki hedefi Türkiye” açıklamasının ardından, TBMM Başkanı Kurtulmuş, 8 Ekim’de “İsrail tehdidi”ne ilişkin Meclisin bilgilendirileceğini duyurdu. Siyaset Bilimci Prof. Dr. Cangül Örnek, Türkiye’nin NATO üzerinden de İsrail ile ilişkilerini sürdürdüğünü belirterek “Bu senaryo her yönüyle gerçek dışı” dedi. Örnek, sıkışan Erdoğan iktidarının manevra alanı açma girişimine dikkat çekti.
İKTİDARIN ÇAĞRISI NE DEMEK?
İktidarın “İç cepheyi güçlendirelim” çağrısının pratikteki karşılığı işçilerin, emekçilerin, emeklilerin, kadınların, gençlerin… kendi taleplerini bırakıp iktidarın arkasında hizalanmasıdır. Eğer muhalefet bu çağrıya olumlu yanıt verirse Erdoğan-Şimşek programı rahatça uygulanabilecek, tek adam rejiminin sarsılan temeli yeniden organize edilebilecek. İtiraz edenlere ise bugüne kadar olduğu gibi “dış güçlerin uzantısı” gibi sıfatlar düşecek.
AYNI ANDA VE AYNI ÖNEMDE
İşçi mücadelesini ve adalet arayışını görmezden gelen, halkın tepkisini yansıtan medyayı hainlikle suçlayan, üstelik Azerbaycan’daki savunma sanayi fuarına bir İsrail kurumu ile birlikte sponsor olmakta sakınca görmeyen akla karşı hem Filistin halkının muhteşem direnişini hem de Türkiye işçi sınıfının direngen çoban ateşlerini aynı anda ve hepsinin aynı öneme sahip olduğunu belirterek savunmak gerekiyor.