Discord | Gökhan Ahi: Çocuklar tehdit ediliyor, yasaklamak çözüm değil, bilinçlenme lazım

Gözde TÜZER

Fatih’teki kadın cinayetleri sonrası Discord uygulaması istismar iddialarıyla bir kez daha gündemde. Bir iletişim uygulaması olan Discord'da küçük çocukları; şantaj, cinsel istismar ve tehdit yoluyla tuzağa düşüren birçok grup olduğu iddia ediliyor. Hatta “incel” akımı başta olmak üzere, cinsel ya da şiddet ve ırkçılık içerikli yayın ve paylaşım yapan hesap ve siteler gözlem altına alınmaya başlandı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Erişim engeli getirme noktasını istişare ediyoruz, henüz verilmiş bir karar yok” dedi. Ancak tüm bunlar şiddeti engellemede işe yaramıyor. Bilişim Hukukçusu Gökhan Ahi, “Çocuklar kimlik bilgileri ile tehdit ediliyor, yasaklamak çözüm değil, çocukların bilinçlendirilmesi lazım” diyor.

SİNEMA TOPLULUKLARI DA VAR, NEFRET GRUPLARI DA

Discord; kullanıcıların metin, ses ve görüntülü iletişim kurmasını sağlayan bir sosyal platform. Başlangıçta oyun toplulukları için tasarlanmış olsa da, zamanla farklı ilgi alanlarına sahip grupların ve toplulukların bir araya gelmesi için de popüler hale geliyor. Gökhan Ahi Discord’un WhatsApp ve Telegram gibi bir iletişim platformu olduğunu, geniş kitlelere daha açık kanallar bulunduğunu, ilgi alanlarına göre de çok düşük gecikmeli canlı sohbet ile kullanıcıların bir araya geldiğini söylüyor. Kullanıcılar sunucular oluşturabiliyor, kanallar açabiliyor ve diğer üyelerle sesli ve görüntülü sohbet edebiliyor, ekranlarını veya canlı yayınlarını paylaşabiliyor. Gençler arasında ise en çok oyun ve eğlence amacı ile kullanılıyor.

Oyuncular, oyun oynarken arkadaşlarıyla anlık olarak görüşebiliyor, farklı ilgi alanlarına sahip gruplar topluluk oluşturabiliyor ya da etkinlikler düzenleyebiliyor. Gökhan Ahi; grupta sinema ile ilgilenenler de var ‘Kadınlardan nefret ediyoruz’ diyen gruplar da var” diyor. Hukukçu Ahi bu tip gruplarda gençlerin birbirine zorbalık yaptığını, topluluğa kabul için koşullar getirdiğini, alttakilerin üsttekilere itaat eder hale getirildiğini söyleyerek “Ama bu durum sadece Discord’da değil her yerde var. Çocuklar tehdit ediliyor bu gruplar tarafından” diyor.

ÇALINAN KİMLİK BİLGİLERİYLE TEHDİT EDİYORLAR

Discord gruplarında aşı karşıtlığı ya da düz dünyacılar gibi komplo teorisyenlerinin de olduğunu ve çocukların bu gruplar tarafından gerçek dışı bilgilere inandırıldığını belirten Ahi kimlik verilerimizin ele geçirilmesinin yarattığı sorunları hatırlatıyor: “Bizim T.C. kimlik verilerimiz ele geçirildi. Devlet her ne kadar kabul etmese de bu bilgiler ‘Panel’ adı verilen bir uygulama ile her yerden satılıyor ve hatta çoğu zaman ücretsiz ve zahmetsizce erişime açık tutuluyor. Çocukların kimlik bilgileri, aile bireyleri, okulları, adresleri, sağlık kayıtları, ebeveynlerinin çalıştığı iş yerlerine kadar tespit ediliyor ve tehdit ediliyor. ‘İstediğimizi yapman gerek, kimlik bilgilerin elimizde, seni ailene veya polise ihbar ederiz’ diyerek küçük çocuklara istedikleri her şeyi kolaylıkla yaptırabiliyorlar. Zira tüm bilgileri ellerinde. Hatta emniyete online sahte ihbarlar oluşturuyorlar ve çocukları korkutuyorlar. Çocuklardan anne babalarının kredi kartı bilgilerini isteyip harcama dahi yapabiliyorlar. Discord’da da ‘ifşa’ isimli serverlar açmışlar ve çocukları isim isim ekran görüntüleriyle ifşa ediyorlar.”

"YASAKLAMAK ÇOK KOLAY AMA ÇÖZÜM DEĞİL"

Discord bu kadar gündemdeyken, yetkililerden bir açıklama da bekleniyordu haliyle. Konuya ilişkin, İçişleri, Adalet ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlıklarıyla hafta sonu toplantı yaptıklarına işaret eden Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Yasakçı olmak istemiyoruz ancak gençleri korumak için her türlü yetkiyi kullanmaktan çekinmeyiz. Yasakçı zihniyetle değil de gereklerini yerine getirerek erişim engeli getirme noktasını istişare ediyoruz, henüz verilmiş bir karar yok” diye konuştu. Fakat yasaklamak gençlerin ve çocukların bu ortamlara girmesini engellemiyor. Bilişim Hukukçusu Gökhan Ahi “Yasaklama çok saçma bir çözüm, çünkü sorun Discord’da değil, milli eğitim sisteminde. Bu durum ‘Bıçaklama olayları arttı, bundan sonra bıçak satışı ruhsata bağlansın, bıçak almak için karakola gidilsin’ demekle aynı. Bir şeyi yasaklamak çok kolay. Ama çözüm değil” diyor ve yasaklamanın çocukları daha fazla internetin yeraltı dünyasına itebileceği konusunda uyarıyor.

"DEVLETİN SORUMLULUĞU VAR"

Bu arada Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu anne ve babalara da çağrıda bulundu yaptığı açıklamada: “Çocuklarımızın internet kullanımında ailelere büyük görevler düşüyor. Çocuklarımızın girdiği internet siteleri ve sosyal medya platformlarını yakından takip etsinler. Çocuklarımızı istismar etmek isteyen, zihinlerini karıştırmak isteyen kötü niyetli kişiler olacaktır. Ailelerimiz, çocuklarıyla daha fazla zaman geçirsinler.” Elbette ailelerin çocuklarının internet kullanımını takip etmesi önemli. Ancak yeterli değil.  Türkiye gibi ekonomik koşulların oldukça zor olduğu ülkelerde çocukların ve gençlerin en büyük sosyalleşme, aktivite ve eğlence aracının internet olduğunu söyleyen Gökhan Ahi “Ailelerin denetimi oldukça önemli tabii. Ama sorumluluğu sadece ailelere yüklememek gerekiyor. Devletin de burada ciddi sorumluluğu var. Okullarda internet okuryazarlığı, internet etiği ve yapay zekaya dair zorunlu dersler verilmeli” diyor.

Bakan Uraloğlu'ndan Discord'a erişim engeli sinyali