07 Ekim 2024 19:52

Bölge illerinde kadın cinayetlerine tepki: İstanbul Sözleşmesini kaldıranlarla hesaplaşacağız

Diyarbakır, Malatya, Dersim, Van, Urfa ve Antep'te sokağa çıkan kadınlar, cinayetlere tepki gösterdi, "İstanbul Sözleşmesinden çıkanlar cinayetlerin sorumlusudur!" dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İkbal Uzuner ile Ayşenur Halil’in katledilmesi üzerine ülkenin dört bir yanında kadınların gerçekleştiridikleri eylemler devam ediyor. Hafta sonu çeşitli kentlerde gerçekleştirilen basın açıklamalarının ardından bugün de kadınlar sokalardaydı. Üniversitelerde, liselerde, genç kadınlar kampüsleri, yurt önlerini, okul bahçelerini doldururken, birçok kentte kadınlar mahallelerinde sokağa çıktı.

Bölge illerinde de kadınlar seslerini yükseltti; Diyarbkaır, Malatya, Dersim, Van, Urfa ve Antep'te sokağa çıkan kadınlar, "İstanbul Sözleşmesinden çıkanlar cinayetlerin sorumlusudur!" dedi.

DİYARBAKIR: BİR KİŞİ DAHA EKSİLMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK

Dicle Amed Kadın Platformu ve Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı Bileşenleri, Rojin Kabaiş’in ailesinin de talebiyle kaybettirilen, şiddete maruz kalan ve katledilen kadınlar için yürüyüş yaptı. Dağ Kapı Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar Melik Ahmet Caddesi’nde Bedriye Işık’ın katledildiği yere kadar yürüdü. “Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok” pankartı açan kadınlar sık sık “Jin, jiyan, azadî”, “Erkek vuruyor devlet koruyor”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları attı.

Kadınlar Melik Ahmet Caddesi’ne yürüdükten sonra burada açıklaması yaptı. Rosa Kadın Derneği Başkanı Suzan İşbilen, “Bugün bu yürüyüşü son zamanlarda kaybolan Rojin için başlattık. Son dönemlerdeki kadın cinayetleri bizi endişelendiriyor. Rojin’in ailesi de yanımızda. Biz kadınlar kadın cinayetlerini durduracağız” dedi.

ROJİN’İN ANNESİ AYGÜL KABAİŞ: ROJİNLER KAYBOLMASIN

27 Eylül’de kaybolan ve 11 gündür arama çalışmaları devam eden Van YYÜ Üniversitesi Öğrencisi Rojin Kabaiş’in annesi Aygül Kabaiş de eylemde konuştu. “Rojin 11 gündür kayıp bulamıyoruz” diyen anne Kabaiş, “Rojin’ler kaybolmasın kadınlar korku içinde sokağa çıkmasın. Lanet olsun bu erkek şiddetine. Yaşasın kadın direnişi” dedi. 

"MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRÜYORUZ"

Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezinden Avukat Cansel Talay da cezasızlık politikalarından vazgeçilerek bu cinayetler durdurulabileceğine işaret etti. “Bizler bugün burada hükümet yetkililerini, kolluk birimlerini görevini yapmaya çağırıyoruz” diyen Talay, “Mücadelemizi sürdürüyoruz. Başta mahkeme salonları olmak üzere kadınları yaşatmak için mücadele ediyoruz” diye konuştu.

DEM PARTİLİ CUPOLO KADINLARA ÇAĞRI YAPTI: ÖRGÜTLENİN

Son olarak konuşan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, kayıp olan kadınların faillerinin nerede olduğunu sorarak, “Örgütlü kadın güçlü kadındır. Şu an bu meydanda olan bütün kadınlara sesleniyorum örgütlenin. Erkek şiddetini yenmenin tek yolu örgütlenmektir” dedi. (Diyarbakır/EVRENSEL)


MALATYA: İKİ KADIN GÖZ GÖRE GÖRE, VAHŞİCE KATLEDİLDİ

Malatya Demokratik Kadın Platformu; İkbal Uzuner ve Ayşegül Halil'in katledilmesinin ardından, Emeksiz Üst Kavşağında bir basın açıklaması düzenledi.

Açıklamayı platform adına okuyan Elif Bali, “4 Ekim’de bu ülkenin karşılaştığı en korkunç günlerden biri daha yaşandı: İki kadın göz göre göre vahşice katledildi.  Daha 19 yaşındaki Ayşegül Halil ve İkbal Uzuner, sosyal medyasından açıkça katliam çağrısı yapan, suç kayıtlarına rağmen herhangi bir kovuşturma yapılmayan, yargılanmayan Semih Çelik tarafından katledildiler” dedi.

Başka bir kadının sokakta yürürken, iki erkek tarafından taciz edildiğini ve saldırganların önce gözaltına alınıp sonra serbest bırakıldığını, daha sonra sosyal medya baskısı ile tekrar gözaltına alındığını söyleyen Elif Bali, “Daha bu haberlerle yeni karşılaşmışken, dün bir kadının Mezitli’de katledildiğini öğrendik. Sonay Öztürk Aslan, Uğur Araç isimli bir erkek tarafından katledildi. Yine Diyarbakır Sur'da Uzman Çavuş Muhammed Recai Işık, boşanma aşamasında olduğu Bedriye Işık'ı katletti” dedi.

Narin Güran için verilen araştırma önergesinin ve uyuşturucuya karşı mücadele önergesinin Mecliste reddedildiğini hatırlatan Bali, “Bu ülkede erkek devlet eliyle, iktidar eliyle hırsızlar, uyuşturucu baronları, çeteler, mafyalar hüküm sürüyor. Kahrolması gereken çürümüş düzenleri katledilen kadınların, kaybedilen çocukların bedenleri üzerinden yükseliyor” dedi.

“ŞİDDETE, KARANLIĞA, HUKUKSUZLUĞA GEÇİT YOK, KADINLAR VAR”

Elif Bali, son olarak, “İstanbul Sözleşmesinin yeniden yürürlüğe girmesi, 6284 sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanması ve kadın cinayetlerinin son bulması için mücadelemizi büyüterek sürdüreceğiz. Şiddete, karanlığa, hukuksuzluğa geçit yok, kadınlar var. Laiklik için, eşitlik için, özgürlük için, adalet için her yerdeyiz” ifadelerini kullandı. Açıklama sonrası katledilen kadınların isimleri okundu. (Malatya/EVRENSEL)


DERSİM: ACIMIZ, ÖFKEMİZ TAZE!

Dersim Kadın Platformu, kadın cinayetlerine ve tacize tepki göstermek için basın açıklaması düzenledi. Sanat sokağında toplanan kadınlar Seyit Rıza meydanına yürüyüş gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada İstanbul Sözleşmesinden çıkanların, 'bir defadan birşey olmaz' diyenlerin ve 6284 sayılı yasayı uygulamayanların cinayetlerden sorumlu olduğu vurgulandı.

Platform adına açıklamayı okuyan Arzu Yıldız, "Bugün yine katilleri, tecavüzcüleri, tacizcileri koruyan, aklayan ve cezasızlık politikalarıyla ödüllendiren AKP-MHP iktidarına karşı sokaktayız. Acımız, öfkemiz taze.

Dört bir köşesi kameralarla izlenen bu kentte Gülistan  Doku 5 yıldır bulunamadı. Yine 11 gündür devletin tüm güçlerinin her sokağında olduğu bir kentte Rojin Kabaiş bulunamıyor. Bu ülkede erkek devlet şiddeti kadınlara, çocuklara, LGBTI+'lara, kendinden olmayanlara nefes aldırmıyor. Erkek devlet eliyle, iktidar eliyle hırsızlar, uyuşturucu baronları, çeteler, mafyalar hüküm sürüyor. Kahrolması gereken çürümüş düzenleri katledilen kadınların, kaybedilen çocukların bedenleri üzerinden yükseliyor" dedi.

"İKTİDAR TARAFINDAN KATLEDİLDİLER"

Yıldız, "Ayşegül Halil ve İkbal Uzuner sadece katil Semih Çelik tarafından katledilmedi. Cezasızlıkla faillere ödül veren erkek yargı tarafından, kutsal aile yalanlarıyla kadını her alandan alıkoymak isteyenler tarafından, kadın düşmanı politikaları bir bayrak gibi taşıyan erkek devlet tarafından, sırtı sıvazlanan eril tahakküm tarafından, çocuklar öldürülürken araştırılmasına engel olan bu iktidar tarafından katledildi" diye konuştu.

'HAKLARIMIZ, ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ İÇİN YAKANIZDAYIZ'

İstanbul Sözleşmesinden geri çekilenlerin yaşanan cinayetlerden sorumlu olduğunu vurgulayan Yıldız, "6284 yasayı etkin uygulamayanlar kadın cinayetlerinin sorumlusudur. Bir seferden birşey olmaz diyen siyasal erk kadın cinayetlerinin sorumlusudur. Rızası vardı diyenler kadın cinayetlerinin sorumlusudur.Gecenin geç saatinde sokakta ne işi vardı diyenler kadın cinayetlerinin sorumlusudur" ifadelerini kullandı. (Dersim/EVRENSEL)


ANTEP: CİNAYET MAHALİ ÜLKEDE GÜVENDE DEĞİLİZ

Antep’te Demokratik Kadın Platformunun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar “erkek adalet değil gerçek adalet”, “kadın cinayetleri politiktir”, “koruma, aklama, failleri yargıla” sloganlarıyla artan kadın cinayetlerine karşı seslerini yükseltti.

Balıklı Meydan’da yapılan açıklamayı, platform adına SES Antep Şubesi Kadın Sekreteri Nazife Külekçi okudu. Verilere göre 2024’ün ilk altı ayında 205 kadın, Eylül ayında ise 34 kadının öldürüldüğünü belirten Külekçi, iktidarın kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete karşı hiçbir tedbir almadıklarını, adil yargılanmanın olmadığını vurgulayarak “Oysa bu ülkede yurttaşlar en temel eleştiri hakkını kullanıp iktidarı eleştiren bir paylaşım yapmış olsaydılar, sabah kapısına dayanılır, Halkı kin ve öfkeye sevk etmekten tutuklanırlardı” dedi.

Uygulanan cezasızlık politikaları ve İstanbul Sözleşmesinin feshedilmesinin şiddet ve cinayetleri arttırdığını belirten Külekçi, “Haklarımızı geri almak için her gün, her an direnmeye ve mücadele etmeye devam ederken; dinci, gerici ve şeriatçı çetelerle sarmaladığınız her alanı geri alacağımızı ülkenin her yerinde haykırıyoruz: sizlerle hesaplaşacağız. İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi, 6284 sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanması ve kadın cinayetlerinin son bulması için mücadelemizi büyüterek sürdüreceğiz” dedi. (Antep/EVRENSEL)


URFA

Urfa Kadın Platformunun düzenlediği açıklamaya çok sayıda kadın katıldı. “İstanbul Sözleşmesi yaşatır haklarımızdan ve yaşamlarımızdan vazgeçmiyoruz” pankartının açıldığı açıklamada, “Neden hep biz öldük”, “Heta jin azad nebe civak azad nabe(Kadın özgür olmadan toplum özgür olamaz)”, “Katledilen kadınlar isyanımızdır”, “Ölmek istemiyoruz” ve “Üniformalı katiller hesap verene kadar mücadeledeyiz” yazılı dövizler taşındı.

Platform adına açıklamayı yapan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Urfa Şube üyesi Mizgin Kurtoğlu, "Devlet politikaları eril, cinsiyetçi dili ve cezasızlık açıkça kadına yönelik şiddeti teşvik ediyor. Katledilen her bir kadın için hesap sormaya ve kadın katliamlarının yaşanmadığı barışçıl bir dünya için mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.

Açıklama, “Jin jiyan azadî” “Erkek vuruyor devlet koruyor” sloganlarıyla son buldu. Ardından oturma eylemi gerçekleştirildi. Eylem, zılgıt ve sloganlarla sona erdi. (Urfa/MA)


VAN

Van Kadın Platformu, artan kadın cinayetlerine tepki göstermek ve 11 gündür kendisinden haber alınamayan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş için yürüyüş ve açıklama gerçekleştirdi. Yüzlerce kadın, “Kadın cinayetleri politiktir” pankartını taşıyarak Aydın Perihan AVM’den, Sanat Sokağı’na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Kadınlar sık sık “Jin, jiyan, azadî”, "Erkek vuruyor, devlet koruyor", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" ve “Kadın cinayetleri politiktir” sloganları attı. Yürüyüş ardından yapılan basın açıklamasını platform adına Eğitim Sen Şube Eş Başkanı Funda Demir Bozkurt yaptı.

"KABAİŞ’TEN HÂLÂ HABER YOK"

Kadın cinayetlerinin devam ettiğini dile getiren Demir, “Mezitli’de Sonay Öztürk Aslan, Uğur Araç tarafından; Diyarbakır’da ise Bedriye Işık, Muhammed Recai Işık tarafından katledildi. Narin’in ölümünün araştırılması AKP-MHP oylarıyla reddedildi! Canice katledilen Narin’in ölümü neden aydınlatılmak istenmedi? On gündür kayıp olan Rojin Kabaiş’ten hâlâ haber alınamadı. Gelişmiş onca teknik olanak söz konusuyken Rojin’den nasıl olur da bir haber alınamadı? Sadece intihar etmiş olma ihtimali üzerinde durulması ve buna dair çalışma yürütülmesi, etkin bir arama çalışmasının ve soruşturmanın yürütülmemesi, kamuoyunun şeffaf bir şekilde bilgilendirilmemesi her geçen saat Rojin’le ilgili endişelerimizi artırıyor” ifadelerini kullandı.

Açıklama, "Jin jiyan azadî" sloganı ve zılgıtlarla son buldu. (Van/MA)

 

ÖNCEKİ HABER

Bahçelievler'de bir kadını taciz eden faili mahalleli yakaladı

SONRAKİ HABER

Ömer Çelik'ten "kadın cinayetleri" yorumu: "Cezasız kaldığına dair algı oluşturuluyor"

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa