08 Ekim 2024 11:05

Bahçeli: Hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğimiz bir şey yoktur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Siyasette hiç kimseyle, hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğimiz, konuşup çözemeyeceğimiz bir şey yoktur" dedi.

Fotoğraf: TBMM

Paylaş

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu. "Sınıflı bir toplum yapısını tamamıyla reddediyoruz. Siyasette hiç kimseyle, hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğimiz, konuşup çözemeyeceğimiz bir şey yoktur" diyen Bahçeli, DEM Partiye uzattığı el için "Milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. 'Gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın, gelin bin yıllık kardeşliğimizde kenetlenin' temenni ve teklifidir" açıklamasında bulundu. Bahçeli ayrıca "Cinayet makinesi ve soykırım suçlusu İsrail'i durdurmak için acilen kuvvet kullanmak gereklidir. Birleşmiş Milletler bu tarihi ve ertelenemez görevi derhal üstlenmek ve katiller sürüsünü cezalandırmak zorundadır" dedi.

Bahçeli, Meclis açılışında CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile tokalaşıp "Birbirimizi kırmıyoruz inşallah. Üzülme, bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor, siyasetin gereği olarak" demişti. DEM Parti grubuyla da tokalaşan Bahçeli, ''Dünyada barışı isterken, kendi ülkemizde barışı sağlamamız lazım'' ifadelerini kullanmıştı. Daha sonra yaptığı açıklamada ise "Cumhur İttifakı'nın bileşeni olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısına desteğimizi gösterdik. Ellerini sıkmam Türkiye partisi olarak gerekeni yaptığımın göstergesidir. Başka anlamlar çıkarılmamalıdır " demişti.

Bahçeli, bugünkü konuşmasında ise özetle şunları söyledi:

"GEÇMİŞ YAŞANMIŞTIR"

"Geçmiş yaşanmış, bugün yaşanmakta, gelecek ise irade, istek ve inancın eseri olarak planlanıp en körpe haliyle yaşanacaktır. Attığımız adımlar, boşluğa düşmeden, tekerrüre girmeden, geriye gitmeden sürekli ileriye doğru olmalıdır. Bunu yaparken sağduyunun yörüngesinden, sorumluluk duygusunun yürüyüş kolundan ayrılmamak lazımdır. Eklektik, eksantrik, evhamlı ve müfrit tavırların markajı altında herhangi bir pozitif mesafenin katedilmesi hiç kuşku etmeyiniz ki çok zordur."

"BİZE GÖRE DOĞRU SİYASET KUCAKLAŞTIRAN SİYASETTİR"

"Geçmişte siyasetin doğru olması kadar zamanının da doğru olmasına vurgu yapmıştım. Veya zaman doğru olsa bile yanlış siyasetin ayak izine basılmasının mahsurlarından bahsetmiştim. Bize göre doğru siyaset, buluşturan, yakınlaştıran, ulaştıran, kavuşturan, kucaklaştıran, kutupları ve hizipleri teker teker aşındıran ahlaklı siyasettir. Doğru siyaset sorumluluk duygusunu ilke edinen, kardeşlik ve kaynaşma kültürünü vatan ve millet sevgisiyle eklemleyen akıl dolu siyasettir."

"MİLLİ BİRLİK VE DAYANIŞMA RUHUMUZU DİRİ VE ZİNDE TUTMAK…"

"Kurşun gibi ağır ortamlarda, tehditlerin kol gezdiği bulanık dönemlerde, bekamıza çevrilmiş kanlı namlularla karanlık niyetlerin çevremizde sırayla nöbete girdiği bir zaman diliminde milli birlik ve dayanışma ruhumuzu diri ve zinde tutmak, dengeli, düzgün ve doğru siyasetin vazgeçilmez erdemidir. Bu erdeme bağlıyız. Bu erdemin refakatiyle önümüze gerilen perdeleri yırtıyor, münasebetlerimizi kuruyor, meşakkatleri göğüslüyor, mücadelemizi yürütüyoruz."

"SINIFLI BİR TOPLUM YAPISININ TAMIYLA REDDEDİYORUZ"

"Biz siyaseti 'bir savaş biçimi' olarak ele almıyoruz. 'İnsanların birbiri üzerine egemenlik kurması' olarak değerlendirmiyoruz. 'Pragmatik olması gereken gerçekliği değil olan gerçekliği öne alan ve çıkara dayalı ilişkiler ağı' halinde görmüyoruz. Biz siyaseti 'teorik ve retorik arka planı Batının sınıf çatışmalarına dayanan, bundan mülhem toplumun düşman kamplara bölünmesine çanak tutan kriz ve gerilim süreci' olarak tanımlamıyoruz ve kabul etmiyoruz. Çünkü sınıflı bir toplum yapısını tamamıyla reddediyoruz. Fikriyatımıza yabancı addediyoruz. Siyasette hiç kimseyle, hiçbir partiyle kategorik olarak alıp veremeyeceğimiz, konuşup çözemeyeceğimiz bir şey yoktur."

"TEK TEK FERTLERİN ŞAHSİYET KALİBRELERİ DEĞİL…"

"Siyasi alakamız, sert veya yumuşak tavrımız, tek tek fertlerin şahsiyet kalibreleri değil fikir ve düşünce kapasiteleriyle sınırlıdır. Muhataplarımızın kim olduğundan, özel hayatlarının nasıl oluştuğundan ziyade ne söylediklerine, neyi hedeflerine bakıyor, siyasi bağlantı hatlarımızı buna muvafık kuruyoruz."

"BÖLGESEL YANGIN CÜMLE KAPIMIZA DAYANDI"

"İçinde bulunduğumuz coğrafyalar kırbaç üstüne kırbaç yerken, mazlumlar toplu şekilde boğazlanırken, Türkiye'ye yönelik azgın ihtiras ve iştahları nasıl görmezden gelelim? Kale duvarlarımızın önünde mevzi kazan siyonist ve emperyalist caniliği hangi hakla yok sayalım? Günden güne körüklenen bölgesel yangının cümle kapımıza dayandığı besbelli ortaydayken, hâlâ birbirimizin ayağına basmakla, ensesine tokat atmakla, açığını aramakla vakit mi kaybedelim? Bu hakikatlere sırtımızı dönemeyiz. Dudak bükemeyiz. Hızla akan tarih nehrinin kıyısına fütursuzca çıkıp hayatın ve hadiselerin geçişini gafilce, atıl bir şekilde, hiçbir şey yokmuş gibi seyredemeyiz."

"DEM'E UZATTIĞIM EL TÜRKİYE PARTİSİ OLUN TEKLİFİDİR"

"MHP Genel Başkanı olarak Cumhur İttifakı'nın bu duruş ve engin duyuşuna müzahir bir şekilde DEM sıralarına giderek elimi uzattım. Doğaçlama olmayan bu iyi niyetli tutumumu, siyasi nezaketten öte önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı çarpışması ve yeni anayasa için cephe genişletme çabası olarak görenler, mayın tarlasında söğüt gölgesi arayan biçarelerdir. Uzattığım el, milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. Uzattığım el, 'gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın, gelin bin yıllık kardeşliğimizde kenetlenin' temenni ve teklifidir."

"BİZ DURDUK YERE EL VERMEYİZ"

"Biz gelişi güzel, keyfe keder, can sıkıntısından, anlık dürtülerle, dümenden ve düzenden el uzatmayız. Biz durduk yere el vermeyiz. Öylesine yerimizden kalkıp da el sıkmanın merakına tevessül ve teşebbüs etmeyiz. DEM’e evvlea düşen sorumluluk, uzanan bu samimi elin kıymet hükmünü anlaması, dahası Türkiye partisi olması yönünde bir eşik olarak algılayıp değerlendirmesidir."

"ÖZGÜR BEY'LE İLGİLİ İFTİRALARIN HİÇBİRİSİ SİYASETİMİZİN KONUSU OLAMAZ"

"Özgür Beyin özel hayatıyla ilgili servis edilen iddia ve iftiraların hiçbirisi, siyasetimiz konusu olmaz, olamaz, olmayacaktır. Özel hayatları ihlal ve istila eden FETÖ taktiklerinin, bundan mülhem şerefsiz hamlelerin, proaktif sosyal medya ifşalarının tamamıyla karşısındayız. Biz CHP'nin siyaseti ile ilgiliyiz. Bunun dışında ne söylenirse söylensin kulaklarımızı kapatmış haldeyiz."

"MİLLİ GÜVENLİK SORUNLARIMIZ KATLANMIŞTIR"

"Bizim el sıkışmamızı normalleşmeye bağlayan Özgür Bey'in yine yanıldığı ortadadır. Büyük resme odaklanmalıyız. Hiç kimseyle tarla davamız yoktur. Küresel ve bölgesel maiyetli sıcak gelişmelerin hafife alınır bir yanı kalmamıştır. Türkiyemiz sınırların haricinden aşırı ve anormal tehdit sarmalındadır. Milli güvenlik sorunlarımız katlanmıştır. Kısır çekişmelerle meşgul olursak, sorarım sizlere, mahşer günü ne yapacağız? Böylesi bir karanlık yola çıkarsak, böylesi bir felakete kılavuzluk yaparsak, bunu tarihe nasıl anlatacağız? Bunun hesabını iki cihanda nasıl vereceğiz? Türk milleti böylesi bir zilleti asla kabul etmez. Mezhebi, kökeni, yöresi ne olursa olsun, hiçbir kardeşim buna razı olmaz. Türkiye bir ve bütün olur, sahnelenmek istenen vandal oyuna gelmez. Bir kez daha düşününüz bir kez daha oynanan oyunun bütününü tarihi perspektifle değerlendiriniz. Karşımızda yeni bir Serv dayatması olduğunu mutlaka göreceksiniz. Ortadoğu’da ateşlenen füzelerin atılan bombaların düzenlenen suikastların bir sonraki etabı Anadolu coğrafyasıdır. İsrail terörünün emperyalist alçaklığın küresel barbarlığın saklı ajandasında Türkiye vardır."

"İSRAİL'İ DURDURMAK İÇİN ACİLEN KUVVET KULLANMAK GEREKLİDİR"

"İsrail'in dünyaya meydan okuduğu artık netleşmiştir. Uluslararası hukuk çiğnenmiş, insani miras ve değerler mahvın sınırına gelip dayanmıştır. Bu terör devletine karşı silah ambargosu uygulamak yetersizdir. Kınama mesajlarının ise hiçbir manası ve bağlayıcılığı yoktur. Cinayet makinesi ve soykırım suçlusu İsrail'i durdurmak için acilen kuvvet kullanmak gereklidir. Birleşmiş Milletler bu tarihi ve ertelenemez görevi derhal üstlenmek ve katiller sürüsünü cezalandırmak zorundadır.

Anadolu coğrafyasının hedef alınma ihtimaline karşı milli seferberlik ruhuyla ayağa kalkılması biliniz ki kaçınılmaz bir sorumluluk haline gelecektir. Kapalı oturum yerinde bir karardır. İsrail üstümüze gelirse bin pişman edileceğini yedi düvel asla unutmamalıdır." (POLİTİKA SERVİSİ)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Cezaevinde yaşamını yitiren Kuday'ın arkadaşı uyarmış: Son aşamadayız

SONRAKİ HABER

Üniversitelilerin yüzde 70’i öğün atlıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa