10 Ekim 2024 15:13

Sağlık çalışanları "Eziyet Yönetmeliği"ne isyan etti: Bu kölelik yasasıdır

İstanbul'da sağlık meslek örgütleri, Sağlık Bakanlığı'nın hazırladığı Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne tepki göstererek, taslağın geri çekilmesini talep etti.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İstanbul'da sağlık meslek örgütleri, Sağlık Bakanlığı'nın hazırladığı Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne tepki göstermek için İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir eylem gerçekleştirdi. İstanbul Tabip Odası, Genel Sağlık İş Sendikası, Hekim Sen, Hekimler Birliği Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası (SES), Tüm Aile Sağlığı-Sağlık Memuru-ATT-Hemşire ve Ebe Derneği, Tüm Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği, İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED), Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası(AHESEN), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikasının çağrısıyla düzenlenen eylemde, "Eziyet yönetmeliğine hayır" denildi. Sağlık meslek örgütleri, eylemin ardından yaptıkları konuşmalarda, yönetmelik iptal edilmediği takdirde mücadeleye devam edeceklerini belirttiler.

Çemberlitaş'ta bulunan İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplanan sağlık çalışanları, "Aile hekimliğini yıkacak eziyet yönetmeliği istemiyoruz" pankartı açarak, "Hesap defteri tutmak değil hekimlik yapmak istiyoruz", "Bizimkisi bir hak hikayesi" ve "Aile hekimliği yap-boz tahtası değil" dövizleri taşıdı.

EZİYET YÖNETMELİĞİNE HAYIR!

Eylemde ortak basın açıklamasını İstanbul Aile Hekimliği Genel Sekreteri Sercan Ahmet Uluç okudu. Uluç, şu ifadeleri kullandı:

"Aile Hekimliği Çalışanları olarak yine bize eziyet olacak yeni bir yönetmelik hazırlandığını öğrendiğimiz için buradayız. Ülkemizdeki sağlık çalışanı sayısının yetersiz olduğu herkesin malumudur. Bizler zaten yoğun iş yükü altında çalışırken, her gün şiddet olaylarıyla karşılaşıyoruz ve bu durumu önleyici yasal düzenlemeler hâlâ yapılmadı. Şimdi de yeni yönetmeliklerle idari şiddete maruz kalıyoruz."

Sağlık çalışanlarının ödüllendirilmesi gerekirken cezalandırıldığını vurgulayan Uluç, "Bu durumdan bıktık artık! 'Şifa veren ele vefa' diyen Sağlık Bakanlığı, iş emeğin hakkını vermeye gelince tam tersi bir tutum sergiliyor" dedi.

Yeni yönetmelikte, aile hekimliği çalışanlarının gelirlerinin ciddi anlamda düşürüldüğüne dikkat çeken Uluç, "Kişilerin son 6 ayda aile hekimine başvurmaması durumunda, aile hekimine ödenen ücretin yarıya indirileceği belirtiliyor. Hiç kimse zorunlu olarak 6 ayda bir aile hekimine gitmek zorunda değildir" şeklinde konuştu. Ayrıca, "Biz saçma matematik formülleriyle hesaplanmış ek ödeme istemiyoruz. Tek kalemde ve emekliliğe yansıyacak hakedişler istiyoruz" ifadelerini kullandı.

'GÜÇLÜ BİR BİRİNCİ BASAMAK İSTİYORUZ'

Eylemde söz alan İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, "Vatandaşın sağlığına değil, hastalığına dua edin. Daha çok gelsinler. İster bir dakika, ister iki dakika kapıdan kafasını göstersin, yeter ki sayı artsın, paranızı alın. Böyle sağlık olmaz" dedi.

'BU YÖNETMELİĞE KARŞI MÜCADELE EDECEĞİZ'

Küçükosmanoğlu, getirilen yönetmelikle birlikte sağlık çalışanlarına disiplin cezalarının dayatıldığını vurguladı. "Eğer buna razı olmazsanız disiplin yönetmeliği geliyor. İki defa uyarı alırsanız ihtar alırsınız, daha da uzarsa sözleşmeniz iptal olur" diyen Küçükosmanoğlu, bu teklifin kabul edilemeyeceğini belirtti. "Bu haliyle bu yönetmelik teklifinin kabul edilmesi mümkün değildir. Buna tüm gücümüzle karşı çıkacağız. Bu mücadeleyi sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.

Küçükosmanoğlu, "Güçlü bir birinci basamak, iyi bir sağlık sisteminin en temel unsurudur. Ancak çıkarılan yönetmelik tam tersini yapıyor. Bu yönetmelik, mevcut hakların elimizden alınmasından başka bir şey değil. Performansa dayalı ücret dayatması ile karşı karşıyayız ve buna tüm gücümüzle karşı çıkacağız" dedi.

'MESLEĞİMİZİ GASP EDİYORLAR'

Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası 1 No'lu Hukuk Şube Başkan Yardımcısı Ahmet Erdem Uğurlu da yönetmeliğe sert tepki gösterdi:

"Biz artık sadece itiraz etmiyoruz, isyan ediyoruz. Mesleğimizi, emeğimizi gasp eden bu yönetmeliklere boyun eğmeyeceğiz. Performans sistemi ile ne hekimler ne de toplum sağlığı kazançlı çıkabilir."

'BU YÖNETMELİK ÇÖP KUTUSUNA'

Birlik ve Dayanışma Sendikası Marmara Şube Başkanı Ahmet Tapduk Mehlepçi, sağlık çalışanlarının karşı karşıya olduğu durumu "Bu bir eziyet yönetmeliğidir. Bu bir gasp yönetmeliğidir" sözleriyle özetledi. Sağlık Bakanlığı'nın halk sağlığını değil, çalışanları köleleştiren bir düzeni benimsediğini vurgulayarak, "Ey bakanlık, muhtedir olabilirsiniz ama biz sizin köleniz değiliz ve buna da boyun eğmeyeceğiz. Bu yönetmeliğin yeri çöp kutusudur" dedi.

Sağlık sisteminin ciddi bir çöküş yaşadığını belirten Mehlepçi, "Muayene için randevu bulamayan, tetkikler için aylarca sıra bekleyen halk, tamamen çökmüş bir sağlık sistemiyle karşı karşıya." dedi. Sağlık çalışanlarının ise yoksulluk sınırının altında çalıştığını ve aile hekimlerinin açlık sınırında bir yaşam sürmeye zorlandığını söyledi.

'SAĞLIKTA ŞİDDETİ TIRMANDIRAN BİR YÖNETMELİK'

Mehlepçi, sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin artmasına neden olacak bir yönetmelik getirildiğini iddia ederek, "Bu yönetmelik sağlıkta şiddeti tırmandırmak için biçilmiş bir kaftandır. Unutmayın bunu." şeklinde konuştu. Sağlık çalışanlarının itibarsızlaştırıldığını, haklarının gasp edildiğini vurguladı.

'SİSTEMDEKİ AKSAKLIKLARIN SORUMLUSU BİZ DEĞİLİZ'

Sağlık sistemindeki aksaklıkların sorumlusu olarak sağlık çalışanlarının gösterilmesine tepki gösteren Mehlepçi, "Randevu bulamıyorsanız, eczanelerde ilaç bulamıyorsanız bunun sebebi biz değiliz. Sağlık Bakanlığı'dır" diyerek sorunun kaynağının sağlık politikaları olduğunu savundu.

'YAŞANACAK İŞ BIRAKMA EYLEMLERİNİN TEK SORUMLUSU SAĞLIK BAKANLIĞIDIR'

Konuşmasının sonunda, yaşanacak olası iş bırakma eylemlerine dikkat çeken Mehlepçi, "Bu onursuzlaştırmaya, bu değersizleştirmeye, bu hak kaygına cevabımız sert olacaktır. Yaşanacak iş bırakma eylemlerinin tek sorumlusu Sağlık Bakanlığı'dır" ifadelerini kullandı.

'CİDDİ HAK KAYIPLARINA YOL AÇACAK'

Hekim Birliği Sendikası Aile Hekimliği Kolu Başkanı Serkan Özbakış, yönetmeliğin getirdiği değişikliklerin, sağlık çalışanları üzerinde ciddi hak kayıplarına yol açacağını belirtti.

Özbakış, yıllardır hasta sayılarının düşmesini talep ettiklerini hatırlatarak, bakanlık tarafından bunun karşılanacağına dair vaatler verildiğini söyledi. Özbakış, "Bakanlık, hasta sayılarınızı düşüreceğiz ama sizi mağdur etmeyeceğiz, katsayılarınızı artıracağız diyordu. Ancak görüyoruz ki bize yalan söylediler. Hasta sayıları düşürülüyor ama katsayılar da düşürülüyor. Altı ay içinde gelmeyen hastaların katsayıları yarıya iniyor, bu da bir hekimin maaşında yüzde otuz, yüzde kırk kayıp demektir" ifadelerini kullandı.

'İŞ GÜVENCEMİZ ELİMİZDEN ALINIYOR'

Yönetmeliğin sadece maddi kayıplara yol açmadığını belirten Özbakış, "Bu yönetmelikle iş güvencemiz elimizden alınıyor. Belirlenen kriterleri veya puanları alamayan aile hekimlerinin sözleşmeleri yenilenmeyecek. Üç uyarı cezası alanların sözleşmeleri ise feshedilecek" diyerek, bu düzenlemelerin mesleki olarak iş yapabilmelerini engellediğini söyledi.

'BİR AN ÖNCE BU REZALET YÖNETMELİĞİ GERİ ÇEKİN'

Sağlık Bakanı'na seslenen Özbakış, göreve geldiğinde aile hekimliği ile ilgili olumlu açıklamalar yapıldığını, ancak şu anki yönetmeliğin beklentileri boşa çıkardığını belirtti. "Sağlık sistemindeki problemlerin çözümünün birinci basamaktaki düzenlemelerle sağlanacağını söyledi, ancak karşı karşıya kaldığımız şey rezalet bir yönetmelik"dedi.

Özbakış, Sağlık Bakanlığı, sivil toplum kuruluşları ve sendikaların bir araya gelerek aile hekimlerinin sorunlarını çözebilecek bir yönetmelik oluşturması gerektiğini vurguladı. Aksi takdirde, mitingler ve iş bırakma eylemlerinin gündeme geleceğini belirterek, "Biz bugün buradayız, yarın mitingdeyiz, öbür gün iş bırakıyoruz. Aile hekimleri meydanlarda olacak, ASM'lerde değil" diyerek kararlılık mesajı verdi.

'BU TASLAK OLMAMIŞ, YIRTIN ATIN, BAŞTAN YAZALIM'

İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Başkanı Dr. Esin Ayfer Çulha Dildök, yeni yönetmelik taslağına karşı tepkisini dile getirdi. Aile sağlığı merkezlerinde iş yüklerinin zaten fazla olduğunu vurgulayan Dildök, taslağın pek çok açıdan kabul edilemez olduğunu belirtti.

'CEZA YÖNETMELİĞİ OLMAZ DEDİK, OLDU MU?'

Dildök, daha önceki yönetmeliklere karşı verdikleri mücadeleyi hatırlatarak, "Bizim dünya kadar işimiz var aile sağlığı merkezlerinde. Ama buraya geldik, ceza yönetmeliği olmaz dedik. Olmadı. Anayasal hakkımızı engelleyemezsiniz dedik, engelleyemediniz. Şimdiye kadar onlarca mevzuat çıkardınız, hepsi davalarla delik deşik oldu" ifadelerini kullandı.

'BU TASLAK ANLAŞILIR DEĞİL, AKLIMIZA SIĞMIYOR'

Yönetmelik taslağının, hem anlaşılmaz hem de mantık dışı olduğunu vurgulayan Dr. Dildök, "Bir türlü okuyup anlayamadığımız, aklımıza sığmayan bir yönetmelik taslağıyla karşı karşıyayız. Dünyanın neresinde anayasal maaşın eksiltileceğiyle ilgili bir yönetmelik çıkar? Dünyanın neresinde zorunlu olarak gelmeyecek hastanın peşinde koşmak var?" diyerek tepki gösterdi.

'MEMNUNİYETSİZLİK SİSTEMİNİ KABUL ETMİYORUZ

Dr. Dildök, hastaların memnuniyetine dayalı bir sistemin kabul edilemez olduğunu belirterek, "Memnuniyetsizlik bir sorun olsaydı, yirmi yıldır saçma sapan mevzuatlar çıkaran Halk Sağlığı Kurumu'nun ekibinin eline ekmek götürmemesi lazımdı. Biz çalışırız, çalışmayı severiz. Ancak eksiklikleri siz giderin. Bize aşı yap diyorsunuz, aşı yok. İzlem yap diyorsunuz, hemşire açığımız var. Kronik hastalık takibi yapın, ilaçları kontrol edin diyorsunuz, sistem çalışmıyor. Üstüne bir de rapor düzenlememizi istiyorsunuz ama sistem error veriyor. Bizden ne bekliyorsunuz?" şeklinde konuştu.

'SAĞLIK BAKANI GEÇİŞTİREMEZ'

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) adına açıklama yapan Nezahat Altınsoy Özen, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yöntemi'nde yapılması planlanan değişikliklere itirazlarını dile getirdi. Özen, taslak metnin kamuoyunda endişe yarattığını belirterek, Sağlık Bakanlığı'na itirazlarını duyurmak için toplandıklarını söyledi. Özen, Kahramanmaraş'ta kadın doğum ve çocuk hastalıkları hastanesinde yaşanan silahlı saldırıyı hatırlatarak, "Sağlık Bakanı, saldırıyı geçmiş olsun diyerek geçiştiremez. Elinde pompalı tüfek, çantasında bomba olduğunu söyleyen saldırganın eylemini akıl sağlığı yerinde değil diyerek meşrulaştıramaz. Ulusal basın, hastane baskınının arkasında bir dram çıktı diyerek bunu normalleştiremez" dedi.

'ŞİDDETİN KAYNAĞI ÇÜRÜK SAĞLIK SİSTEMİDİR'

Özen, sağlık emekçilerinin şiddetle karşı karşıya kaldığı bir sistemde çalışmaya zorlandıklarını belirterek, "Şiddetin kaynağı, çürümüş bir sağlık sistemidir. Bu sistemde değişiklik yapmazsak, sağlık emekçileri her gün şiddet ve ölüm riski altında olacak. Hep birlikte bu sistemi değiştireceğiz." dedi. Altınsoy, etkili bir birinci basamak sağlık sisteminin ancak meslek örgütleri, sendikalar ve emekçilerle birlikte inşa edilebileceğini belirtti. "Yanlışları en yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz ve bu uzun soluklu mücadelede tarafımız halktan ve emekçilerden yanadır" dedi.

ÖNCEKİ HABER

BM: İsrail iki günde Gazze'nin kuzeyinde 118 saldırı gerçekleştirdi 

SONRAKİ HABER

AP, Antep'teki üniversitenin hibesini "Hamas'a destek" gerekçesiyle kesti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa