13 Ekim 2024 12:50
Son Güncellenme Tarihi: 13 Ekim 2024 17:37

Diyarbakır'da "Kürt sorununa demokratik çözüm" talebine polis engeli: "Barışın yolunu açın"

Diyarbakır'da DEM Parti'nin "Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa çözüm" diyerek düzenleyeceğini duyurduğu ve Valiliğin yasakladığı miting polis tarafından engellenerek yapılamadı.

Fotoğraf: Elif Ekin Saltık/Evrensel

Paylaş

Kürt sorununun demokratik çözümü ve PKK lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle Diyarbakır’da düzenlenmesi planlanan miting, polis tarafından engellendi. Polis ablukası altında düzenlenen basın açıklamasında engellemelere tepki gösterilerek "Türkiye barışı böyle sağlanmaz" denildi. Açıklama sonrası biber gazlı polis müdahalesinde çok sayıda kişi gözaltına alındı. Polis, ÖHD Amed Şube Yöneticisi Özüm Vurgun’un kolunu kırdı, pek çok avukat da hafif şekilde yaralandı.

KENT ABLUKAYA ALINDI

Diğer illerden yapılan takviyelerle 5 bin polisin görevlendirildiği aktarıldı. Mitingin yapılacağı İstasyon Meydanı polis bariyerleriyle kapatıldı. Kentin birçok noktasına TOMA ve çevik kuvvet ekipleri yerleştirildi.

ACZ Plaza önünde toplanan kitle mitingin yapılacağı İstasyon Meydan’ına yürümek istedi ancak İstasyon Meydan’ının tüm girişleri kapatılarak kitlenin yürümesine izin verilmedi. Kitle, uzun süre bekleyişini sürdürdü. Miting için farklı yürüyüş kolunda bir araya gelenler de ACZ Plaza önündeki kitleye dahil oldu. DEM Parti yetkilileri polisle müzakerelerini sürdürürken, alanda toplananlar "Direne direne kazanacağız", “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Tecride hayır barış hemen şimdi” sloganlarıyla, şarkılar ve halaylarla durumu protesto etti. Polis, "Sloganlara devam ederseniz müdahale edeceğiz" anonsu geçti.

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları Oruç ve Tuncer Bakırhan, DBP Eş Genel Başkanları Çiğdem Kılıçgün Uçar ve Keskin Bayındır ile Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca da alana geldi. Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan da miting için alana gelenler arasında yer aldı.

Öte yandan yasaklama kararı kapsamında Diyarbakır’a girişler de engellendi. Miting amaçlı geldiği tespit edilen kişilerin kentte alınmadığı bildirildi. Yapılan kontrollerde en az 20 kişinin gözaltına alındığı belirtildi.

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan ve Güvenlik Daire Başkanı Maksut Yüksek'in de miting nedeniyle Diyarbakır’a geldiği aktarıldı.

ACZ Plaza önünde bekleyen kitleye dahil olmak isteyenlerler ile polis arasında kısa süreli arbede yaşandı. DEM Parti ve DBP yöneticileri, gerginliği yatıştırmaya çalıştı. Farklı yürüyüş kollarından gelenler abluka altına alınan alanın dışında bekletildi. 

POLİS ABLUKASINDA BASIN AÇIKLAMASI 

Müzakereden sonuç alınamadı ve bunun üzerine miting için farklı kollardan gelen kitleyle beraber AZC Plaza önünde polis ablukası altında bir açıklama gerçekleştirdi.

UÇAR: TARİHİ BİR SORUMLULUK ALIN

DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Kürt sorununun çözümü için Abdullah Öcalan'a işaret etti.

Uçar, “Bir projeniz yok, siyasi bir cümleniz yok. Yıllardır aynı şeyi söylüyorsunuz. Bugün bu irade, bu tablo size bir mesaj veriyor. Kaldırın bütün engellemeleri, tarihi bir sorumluluk alın. Önce Sayın Öcalan’ın özgürlüğünü sağlayın, sonra bu çözümde rol alın. Yüzyıldır bu toplumu ‘terör’ kavramıyla kandırıyorsunuz. ‘Terör’ dediğiniz şey Kürt halkının değerleridir. Kürdistan’ın her yerinde, batıda insanlar yollarda, ayakta sözünü söylüyor. Bu halkın iradesine artık kulak verin diye” şeklinde konuştu.

“Bu zamana kadar iktidarlar değişti, Kürt sorununu çözecek cesarete sahip kimse çıkmadı” diyen Uçar, Kürt sorununun Kürtlerin siyasi iradelerine ket vurmak, Kürtleri devletlerin imha ve inkar politikalarına boyun eğmeye zorlamak olduğunu ifade etti. “Kürt sorunu bir güvenlik sorunu değildir, bir demokrasi sorunudur ve özgürlükler sorunudur. Statü sorunudur. Kim çözecek bu sorunu? Kim elini taşın altına koyacak? Kim bu yüzyıllık inkârın seyrini değiştirecek” diye soran Uçar şöyle devam etti:

“Bugün bu irade, bu tablo size bir mesaj veriyor. Kaldırın bütün engellemeleri, tarihi bir sorumluluk alın. Yan yana oturup konuşabilelim. Görünmeyen yerden bize mikrofonlardan bağırmayın diye. Bu halkın iradesine artık kulak verin diye. Görmüyorum, duymuyorum, bilmiyorum zihniyeti bitirdi ülkeyi. Yeni bir anayasadan bahsediyorsunuz. İç barıştan bahsediyorsunuz, toplumsal barıştan bahsediyorsunuz. Neyin üzerine kuracaksınız? İnkârın üzerine mi? Tecridin üzerine mi? Yokluğun üzerine mi kuracaksınız? Artık kapılar açılmalı, fikirler konuşulmalı.”

“Barışla, demokratik çözümle ilgili kalem oynatın, söz söyleyin. Dünü kaçırdık ama dünü kaybetmedik. Bugün bizim, yarın da bizim” diye seslenen Uçar, son olarak “Bu ülkenin demokratik hale gelmesi, Kürt halkının ve Türkiye halklarının özgür olmasının yolu da İmralı’dan, Sayın Öcalan’dan geçiyor. Mücadele ettik, etmeye devam edeceğiz. Kürt halkı özgür olacak, Türkiye demokratik bir ülke olacak” dedi.

BAKIRHAN: BARIŞIN BİR ADRESİ İMRALI BİR ADRESİ MECLİSTİR

Açıklamada konuşan, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, mitingin yasaklanmasına tepki göstererek, “Türkiye barışı böyle sağlanmaz" dedi. Çözüm için de İmralı ve Meclisi işaret etti.

Bakırhan polislerin anonslarla ses kesmesine tepki gösterek şöyle konuştu:

“Bugün karşılaştığımız tablo, aslında 'Türkiye barışını sağlayacağız' diyenleri ters köşe yapan bir tablodur. Türkiye barışı böyle sağlanmaz. Türkiye barışı, bir memurun Eş Genel Başkanımızın sesini kesmesi ile sağlanamaz. Ona sesleniyorum, işini yap. Bu ülkede savcılar var. Bizim muhatabımız siz değilsiniz. Bizim muhatabımız bize cevap verir. Türkiye’nin dört bir yanından on binlerce insan komployu, tecridi kınamak için yollara düştüler. Amed'e gelmeye çalıştılar. Komployla, bu tecritle nereye vardı bu ülke onu düşünün."

"DEM PARTİ BUNA HAZIRDIR"

Bakırhan, “Toplumsal barışın sağlanmasının bir adresi İmralı'dır. Diğer adres Meclis'tir. İmralı kapılarını açın. Bu komplo ve tecrit politikalarının karşısında durmaya devam edeceğiz. Sayın Öcalan'ın uzattığı barış eli bu ülkenin umududur. Buradan Meclis'e de sesleniyorum; Meclis, bu sorunu artık güvenlik sorunu olarak değerlendiremez. Yeter. Gençler iş ve aş bulsun, yaşadıkları yerde doysun isteniyorsa, yaşamını yitirmesin isteniyorsa, Ortadoğu’daki savaşın sıçramasını istemiyorsa işin muhataplarıyla birlikte Kürt meselesinin çözülmesini sağlamalıyız. DEM Parti buna hazırdır” dedi.

AÇIKLAMA SONRASI ÇOK SAYIDA GÖZALTI: POLİS AVUKATIN KOLUNU KIRDI

Açıklama sonrası sloganlarla yürüyenlere müdahale edilerek, çok sayıda gözaltı yapıldı.

Polis, Adalet Nöbeti annesi Aklime Hanas ile haber takibi yapan Mezopotamya Ajansı muhabiri Ceylan Şahinli'yi darbetti.

Aralarında milletvekilleri Çiçek Otlu ve Zülküf Uçar ile Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, ÖHD Amed Şubesi ve baro üyesi avukatların da bulunduğu kitleye polis biber gazı sıktı. ÖHD Amed Şube Yöneticisi Özüm Vurgun’un kolu kırılırken, pek çok avukat da hafif şekilde yaralandı.

Çiçek Oltu, “Özgürlük için, tecride karşı yürümeye ve buna karşı ses çıkarmaya devam edeceğiz” dedi.

NE OLMUŞTU?

DEM Parti, Abdullah Öcalan’ın 9 Ekim 1998'de Suriye’den çıkarılmasıyla başlayan süreci protesto etmek, tecride dikkat çekmek ve Kürt sorununun demokratik çözümü için, 13 Ekim'de saat 13.00'te Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda "Tecride Karşı Özgürlük Mitingi" düzenleyeceğini duyurmuştu.

Diyarbakır Valiliği ise "kamu güvenliği ve halkın huzurunu bozacağı" iddiasıyla mitingi yasaklamıştı. DEM Parti, yasak kararına rağmen mitingi yapacaklarını duyurmuştu. (Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Yolsuzluklar çözülüyor: HAK-İŞ’te 37 milyonluk vurgun iddiası

SONRAKİ HABER

Efes Selçuk halkı JES için yeniden direnişe geçiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa