15 Ekim 2024 14:51
Son Güncellenme Tarihi: 15 Ekim 2024 15:17

Adrese teslim ihale: 456 milyar liralık maden sahası 3,6 milyar liraya Cengiz'in oldu

Sinop Boyabat'taki 456 milyar lira değerindeki IV. grup maden sahasının ihalesini 3,68 milyar liraya Cengiz Holding aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cengiz Holding patronu Mehmet Cengiz'e ödül veriyor | Fotoğraf: AA

Paylaş

Sinop Boyabat IV. grup maden sahasının ihalesini Cengiz Holding aldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) tarafından ihaleye açılan ve ihale şartlarını sadece Cengiz Holdingin karşılayabildiği ihale sonuçlandı.

Sahanın Cengiz Holdinge adrese teslim şekilde ihaleye açılmasını sosyal medya hesabı X’ten duyuran CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, ihalenin sonuçlanmasıyla Cengiz Holdinge bağlı Eti Bakır AŞ’nin ihaleyi almasına tepki gösterdi. Yavuzyılmaz, “İhale tutarı: 3,68 milyar lira. Rezervin güncel değeri 456 milyar lira. Bunun adı peşkeştir” dedi.

İhalenin ‘adrese teslim’ denebilecek şekilde sonuçlandığını ifade eden Yavuzyılmaz, “Bir AK Parti tezgahıyla, bugün yapılan Sinop Boyabat bakır maden sahası ihalesi Cengiz Holdinge ait Eti Bakır AŞ’ye verildi. İhale tutarı: 3,68 milyar lira. Rezervin güncel değeri: 456 milyar lira. Aradaki fark 123 kat. Bunun adı peşkeştir. İhaleye karşı yürütmeyi durdurma talepli iptal davamızı açtık. Mücadeleyi sürdürüyoruz” ifadelerine yer verdi.

‘MTA’YA YÜZDE 1 KALACAK’

İhale şartlarına yer veren Yavuzyılmaz, “Şartnamedeki ‘izabe tesisi’ şartını mevcutta sağlayan tek bir firma var. O da Türkiye’deki tek izabe tesisinin sahibi olan Cengiz Holding. Şartnameye göre, ihaleye tek firma katılsa bile, yani rekabet oluşmasa bile maden sahasının ihalesi bu firmaya verilecek. İhalenin bu şartlarla yapılması ihtimalinde MTA’nın şirketin yıllık cirosundan alacağı pay yüzde 1 olarak belirlendi” bilgisini vermişti.

Şartnamedeki izabe tesisi şartına dikkat çeken Yavuzyılmaz, “Ya mevcutta bir tesisiniz olacak ya da yeni bir tesis kuracaksınız diyor. Mevcuttaki tesis ve yeni kurulacak bir tesis arasındaki fark 300 milyon dolar. Bu avantajla Cengiz Holding bu alanda doğal tekel olmuş durumda. Bu şekilde ihaleye çıkıldığında ise şirket bütün bakır maden sahalarını topluyor” diye tepki göstermişti.

CENGİZ’İN TALANI DUR DURAK BİLMİYOR

Cengiz Holding’in yaşam alanlarına saldırısı son zamanlarda hız kazandı. Kazdağlarının altını üstüne getirerek maden arayan şirket geçtiğimiz günlerde Kazdağları’nda yeni bir projeye daha başladı. Halilağa Bakır/Altın Madeni Projesine ilişkin yöre halkının ve çevre örgütlerinin açtığı mahkeme sürecinin devam etmesine rağmen proje alanında şantiye işletmeleri büyük oranda kuruldu, yolları yapıldı. Köylüler, proje ile birlikte 1 milyon ağacın kesileceğini belirtiyor.

Artvin Cerattepe'de ise Eti Bakır'ın açmak istediği bakır madeni için yeniden Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başlatıldı. Daha önce proje için verilen "ÇED olumlu" kararı bölge sakinlerinin açtığı dava sonucunda 11 Temmuz'da Rize İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Artvin Valiliği, karar sonrası şirketin faaliyetlerini 24 Ağustos'ta durdurdu. Ancak Cengiz Holding, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na yeniden başvurdu. Artvin’in Arhavi ilçesinde ise Cengiz Holding maden sahası projesinde köylülerin tüm itirazlarına rağmen direniyor. 10 köyü etkileyecek maden projesine karşı eylem yapan yöre halkı ve çevre örgütleri, maden projesinin su kaynaklarını kirleteceği, tarım alanlarını tahrip edeceği ve ekosisteme büyük zarar vereceğini dile getiriyor.

Cengiz Holding'in bir diğer projesi ise Eskişehir’in Alpagut ve Atalan Mahallelerine yapılmak istenen siyanürlü altın madeni. Madenin tarım alanlarına zarar vermesinin yanı sıra kendi sağlıklarına da zarar vereceğinden endişe ettiklerini söyleyen yöre halkı gazetemize verdikleri röportajda, “Cengiz Holdingin adamları sürekli gelip ikna etmeye çalışıyor insanları. Burası Türkiye’nin narenciye ve sebze ihtiyacının yüzde 20’sini karşılıyor. Sakarya Vadisi’ne kışın sis çöker ama maden sahası yapılırsa oranın tozu direkt buraya gelecek. 500 metre derine inecekleri zaman buradaki tüm su kaynakları kuruyacak. Yani bu madenin bize hiçbir şekilde faydası yok. Ağacımız, meyvelerimiz, sebzelerimiz, suyumuz her şey zehir olacak. ‘İş imkanı sağlıyor’ diyorlar.  Ben bu tarlayı sattım diyelim, bir sene sonra ne yapacağım? Çocuklarım ne yapacak” diye tepki gösteriyor. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

ABD Temsilciler Meclisi üyeleri, hükümetin İsrail'e silah desteğine tepki gösterdi

SONRAKİ HABER

Köfteci Yusuf olayı | Yanıtı aranan soru: Tağşiş mi komplo mu?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa