22 Ekim 2024 11:57

Seyfe gölü rüzgar santrali ve madenlerin kıskacında

Seyfe gölünün kurumasına ilişkin konuşan Prof. Dr. Yiğitbaşıoğlu, gölün tehdit altında olduğunu vurgularken Kırşehir belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu ise civardaki altın madenlerine dikkat çekti.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Özer AKDEMİR

Bozkırın ortasındaki kuş cenneti iken yanlış su ve tarım politikaları nedeniyle kuruyan/kurutulan Seyfe Gölü’nün koruma alanı sınırlarının Cumhurbaşkanlığı kararı ile daraltılmasını sorduğumuz Prof. Dr. Hakan Yiğitbaşıoğlu, Seyfe Gölünün büyük tehdit altında olduğunu söyledi. Bölgedeki altın arama faaliyetlerine karşı Seyfe Gölü’ne giderek açıklamalarda bulunan Kırşehir belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu ise Bergama Köylülerinin altın madeni karşıtı mücadelelerine dikkat çekerek, “Tarih onları talan, çocuklarımız da mücadelemiz ile anacak” dedi.

CUMHURBAŞKANI SEYFE’NİN KORUMA STATÜSÜNÜ DÜŞÜRDÜ

Aralarında uluslararası Ramsar (Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkında Sözleşme) olmak üzere üçün üzerinde koruma statüsün sahip olan Kırşehir Mucur yakınlarındaki Seyfe Gölü’nün koruma alan sınırları 15 Eylül 2024 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararnamesi ile yarı yarıya düşürülmüştü. Kırşehir'i Koruma Platformu Başkanı Mustafa Düger’in “Haneye tecavüz” olarak nitelediği karara Kırşehir Belediye Başkanı Ekici de tepki göstermişti.

Cumhurbaşkanının imzasıyla gölün koruma sınırlarının daraltılmasını, 1993 yılında Seyfe üzerine yazdığı doktora tezinde göldeki yanlış politikaların gölün kurumasına neden olabileceği uyarısındaki tespitler tamamen doğru çıkan Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yiğitbaşıoğlu’na sorduk. Türkiye’deki sulak alanların büyük bir kısmı gibi Seyfe Gölü’nün de büyük bir tehdit altında olduğunu belirten Yiğitbaşıoğlu, gölün koruma statüsünün düşürülmesine dair Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile ilgili “Koruma alanının daraltılmasındaki neden için kararnamede hiçbir açıklama yapılmadığından dolayı ardındaki esas amacın ne olduğunu zaman gösterecektir” dedi.

Kuruyan Seyfe Gölü

SEYFE ESKİ HALİNE NASIL GELEBİLİR?

Seyfe Gölü’nü besleyen kaynağın engellenmesi, şeker pancarı tarımı yapılması ve iklim değişiminin gölü kuruttuğunu dile getiren Yiğitbaşıoğlu, gölü eski haline getirilebilmesinin birkaç yolu olduğu görüşünde. Yiğitbaşıoğlu, “Gölü besleyen Seyfe köyündeki kaynak suları belli bir programla düzenli olarak göle bırakılmalı. Gölün yakın çevresinde şeker pancarı tarımı yapılmamalı çünkü şekerpancarı özellikle yaz aylarında çok suya ihtiyaç duyar ve zaten su kıtlığı olan bir alanda bu su kuyulardan sağlandığı için yeraltı suyu da çok derinlere inmiş durumda ve gölü besleyememektedir. Bu alanda kuru tarım yöntemleri ile tahıl üretimi yapmak en doğrusu olacaktır” ifadelerine yer verdi.

TÜM ÖNLEMLER ALINSA BİLE…

Tüm bu önlemler alınsa bile dengesi bozulan bir ekosistemin eski haline gelebilmesinin uzun zaman alacağını kaydeden Yiğitbaşıoğlu, gölün kuruması ya da kurutulmasının hemen ardından göl çevresindeki dağlarda onlarca RES direğinin yükselmesinin bir tesadüf olup olmadığı sorumuza ise şöyle yanıt verdi; “Son gördüğümde RES’ler Kervansaray dağı ve uzantıları üzerinde kurulmuştu, ideali de öyle olmalı. Bunların gölün kuruması ile ilgi olumsuz etkileri olduğunu düşünmüyorum. Sadece, eğer göl kurumasaydı burayı ziyaret edecek kuşlar için bir çarpışma riski olabilirdi.”

Seyfe Gölü

BÖLGEDEKİ ALTIN MADENCİLİĞİ KIRŞEHİR’İN ÖLÜM FERMANI

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Ampute Milli Futbol takımı sporcuları ve bazı kurum temsilcileri ile Seyfe Gölü’ne giderek açıklamalarda bulunan Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, göl çevresinde yapılan tarım ve hayvancılığa dikkat çekti. Kırşehir kent merkezine kuş uçuşu birkaç kilometre uzaklıkta, Seyfe Gölü çevresinde altın arama faaliyetlerinin sürdüğünü belirten Ekicioğlu, “Bu dağlarda, bölgedeki altın çıkartmak aynı zamanda ilimiz Kırşehir’in de ölüm fermanını ilan etmek olacaktır. Seyfe ve Kızılırmak havzası tehdit altındadır. Saatte 180 ton su kullanarak altın çıkarma faaliyetinde bulunmak ise Seyfe'nin tamamen yok olması ve tarım ve hayvancılığın bitmesi demek olacaktır” dedi.

BERGAMA KÖYLÜLERİNİ HATIRLATTI

 Bergama köylülerinin altın madenine karşı mücadelesini hatırlatan Ekicioğlu, “Tarım ve hayvancılığın bitirilmesine karşı durmamız gerekir. Türkiye'nin et ihtiyacının büyük bir bölümünün buradan karşılanmasını unutmayalım. Fernas ve Demir Eksport Madenciliğin ortaklaşa kurduğu bir firma var. Burada dört firma arama yapıyor. Arama ruhsatı olan dört firma her tarafa sondaj vurup delik deşik etmişler. Daha arama yaparken bile doğayı mahvetmişler. Unutulmasın ki tarih onları talanla, çocuklarımız da bizi mücadelemizle anacak” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Öcalan'ın avukatı: "Bahçeli aslında olması gerekeni söylüyor"

SONRAKİ HABER

Alparslan Türkeş'in kızı Ayyüce Türkeş'ten Bahçeli'ye "Öcalan" tepkisi: Kulaklarıma inanamadım, kınıyorum

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa