Direniş benim için emeğimin karşılığını almak demek
"İnsanca yaşayabileceğimiz, daha iyi bir ücret için mücadele ediyoruz. Fabrikada yaşadığımız mobbinge, düşük ücretlere karşı birleşeceğimize söz verdik, birleştik ve vazgeçmeyeceğiz."
Fotoğraf: Evrensel
İşten atılan TKIS Blinds işçisi
İstanbul
Merhaba ben 39 yaşında bir kadınım. TKIS Blinds’ten önce çok kısa bir çalışma hayatım oldu. Toplam 3 yıllık bir işçilik hayatım var. Çocukların büyümesini beklediğim için ancak çalışmaya fırsat bulabildim. Lise bir ve lise sona giden iki tane çocuğum var. Bu fabrikada çok iyi çalışma koşullarımız yoktu, asgari ücretin bir tık üstünde bir ücret bir de bizi çalışmak zorunda bıraktıkları bir prim sistemi vardı. İnsanlar hasta bile olsa sırf o parayı alabilmek için işe geliyorlardı. Hatta bir arkadaşım bir seferinde çok kötü hastalanmıştı “Yarın ayın biri. İki kez üst üste gelmezsem prim alamayacağım” diyerek işe gelmek zorunda kaldı. Zamanında bir arkadaşımız kovid olmasına rağmen işe gelmek zorunda kalmıştı. Çünkü paraya ihtiyacı vardı.
Akşam dokuza kadar zorla mesaiye bırakıldığımız zamanlar oluyordu. Bu süreçte daha iyi koşullarda çalışmak istediğim için sendikalı olmak istedim. Bayramlarda, resmi tatillerde, pazar günleri çalıştık. Ancak fazla mesaileri yüzde 100 değil, yüzde 70 alıyorduk. Şu an durumumuz biraz zor. Havalar soğuk, çocuklar okula gidiyor, yalnızca eşim çalışıyor. Bütün arkadaşlarımız hemen hemen bu durumda. Bize tutulan saçma tutanaklar yüzünden işten çıkarıldık. Çarşamba günü direnişe başlıyoruz. Direniş benim için emeğimin karşılığını almak anlamına geliyor.
Ben bunu hep söylüyorum, zamanında bir kişi çalışsa 10 kişiye bakabilirdi ancak bugün mümkün değil. Evde hepimizin telefon faturası ayrı, internet faturamız ayrı. Düşünsenize Mecliste adam kuzuyu yiyor 80 liraya, bizim çocuklarımız okul kantininde tostu 75 liraya alıyor. Nasıl geçinsin bu kadınlar?
BİRLEŞTİK VAZGEÇMEYECEĞİZ
İşten atılan TKIS Blinds işçisi
İstanbul
Merhaba, ben TKIS Blinds Fabrikasında sendikalaştığı için atılan 7 işçiden biriyim. İşten atıldığım için üzgün değilim.
Çünkü biz anayasal hakkımız olan sendika için üç ay boyunca çok fazla emek verdik, mücadele ettik. Fabrikaya sendikayı getiriyoruz diye her birimize ayrı ayrı mobbing uyguladılar. İşveren sanki verilen ücretler, haklar çok iyiymiş gibi insanları tehdit ediyordu. Her birimizin başına ustaları getirtip baskı uygulayarak korkutmaya çalışıyorlardı.
Sendika mücadelemiz ustabaşı tarafından müdürlere yetiştirildi. Bol keseden mobbing uygulayan yöneticiler önce bağırdılar, sonra iftira atıp bizleri kovdular. İşçilere kendilerine göre kurdukları disiplin kurulunda bol keseden baskı uyguluyorlardı. Umursamadıkları işçiler olarak sorunlarımızı dile getirdik. Biz kiraların 20 bin olduğu ülkede, 20 bin liraya çalışan işçileriz. İnsanca yaşayabileceğimiz, daha iyi bir ücret için mücadele ediyoruz. Fabrikada yaşadığımız mobbinge, düşük ücretlere karşı birleşeceğimize söz verdik, birleştik ve vazgeçmeyeceğiz.
NE OLMUŞTU?
Tuzla Serbest Bölge’de bulunan TKIS Blinds’te çalışan işçiler, kötü çalışma koşullarına, yönetici ve amirlerin baskılarına ve düşük ücretlere karşı Türk-İş’e bağlı TEKSİF’te örgütlenmeye başladı. İşçilerin sendikaya üye olmasının ardından TKIS Blinds patronu geçen hafta 7 işçiyi işten attı.