"Kürt kimliğine dönük çalışmalarından rahatsız olanlar yine iş başında"
DEM Parti'li isimler Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınmasına tepki gösterdi, "Kürt kimliğine dönük çalışmalarından rahatsız olanlar yine iş başında" ifadeleri kullanıldı.
DEM Parti logosu
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, kent uzlaşısıyla seçilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınmasının tesadüf olmadığını belirterek "Son gelişmeleri 'önyargısız değerlendirmek' için bu yöntemlerden vazgeçilmesi gerekir" dedi. Doğan, Özer'in serbest bırakılması çağrısı yaptı.
Doğan'ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı şöyle:
"Kent uzlaşısıyla seçilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınması bir tesadüf değil. Son gelişmeleri 'önyargısız değerlendirmek' için bu yöntemlerden vazgeçilmesi gerekir. Halkların iradesiyle seçilen Ahmet Özer’in hedef alınmasıyla verilmek istenen mesaj açıktır. Belli ki, Esenyurt Belediye Başkanı’nın kapsayıcı belediyecilik anlayışından, Kürt kimliğine ve kültürüne dönük çalışmalarından rahatsız olanlar yine iş başında. Esenyurt Belediyesi’ne yönelik bu saldırıya son verilmeli, Esenyurt Belediye Başkan’ı Ahmet Özer serbest bırakılmalıdır. Bu irade gaspına kimse seyirci kalmamalıdır."
October 30, 2024
HATİMOĞULLARI: HALKIN İRADESİ GASBEDİLEMEZ
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da "Halkların iradesiyle seçilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in hedef alınmasıyla verilmek istenen mesaja cevabımız nettir. Halkın iradesi gasp edilemez. Edildiği yerde demokrasiden, hak ve hukuktan bahsedilemez. Esenyurt Belediyesine yapılan bu saldırı sonlandırılmalı. Esenyurt Belediye Başkan’ı Ahmet Özer serbest bırakılmalıdır." diye seslendi.
"HÜKÜMETİN OTORİTESİNİ KORUMA ÇABASI ÜLKEYİ FELAKETİ SÜRÜKLÜYOR"
DEM Parti Esenyurt İlçe Eş Başkanı Rojda Yılmaz ve Abdullah Arınan gözaltı kararının ardından Esenyurt Belediyesi önüne geldi. Gazetemize açıklama yapan yöneticiler, Türkiye’de demokrasi güçlerine ve özellikle Kürt halkına yönelik artan baskı ve saldırılara dikkat çekti.
"Uzun süredir Türkiye’de demokrasi güçlerine ve DEM Parti ile Kürt halkına karşı yoğun bir saldırı ve baskı var. Hükümetin kendi otoritesini koruma çabası ülkeyi felakete sürüklüyor" diyen Arınan, seçimlerin hemen ardından Van’da bir kayyum girişiminin halkın tepkisiyle geri çekildiğini, ancak hemen ardından Hakkari Belediyesi’ne kayyum atanarak sürecin devam ettiğini belirtti. “Muhalefetin birleşik bir tutum sergileyememesi nedeniyle hükümet rahatlıkla hareket edebiliyor. Esenyurt’ta Profesör Doktor Ahmet Özer’in kent uzlaşıcısı olarak seçilmesi bile tahammül edemedikleri bir durumdu” diyerek baskının giderek yaygınlaştığını ve muhaliflere yönelik gözaltıların arttığını söyledi. Arınan, “Gelecek adımlarda büyükşehirlerdeki yönetimlere ve Kürdistan’daki belediyelere kayyum atamalarının tekrar gündeme gelebileceğini belirtti.
"BASKILARA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"
Rojda Yılmaz, “Kürt halkının diline, kültürüne, müziğine ve geleneklerine yönelik irade kırma çabaları var. Özellikle parti üyelerine yönelik gözaltılar her hafta düzenli olarak yapılıyor ve çoğu kültürümüzle bağlantılı faaliyetler üzerinden gerçekleşiyor. Bu baskılara asla boyun eğmeyeceğiz, Kürt halkı olarak mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.
DEM EŞ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI TİRYAKİ: GÖZDAĞI
DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Rüştü Tiryaki, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in gözaltına alınmasını "gözdağı" olarak değerlendirdi.
Tiryaki, "Bir yandan siyasi iktidar 'barış eli uzattık' diyecek, 'Ülkenin sorunlarını barışçıl yöntemlerle çözüyoruz' diyecek ama bunun üzerinden henüz birkaç gün geçmeden şafak operasyonlarıyla, sabah ışıklarıyla bu ülkenin en büyük ilçesinin belediye başkanını bu biçimde gözaltına alacak. Bunun altından ciddi bir şeyin çıkma olasılığı sıfır. Eğer olsaydı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da Emniyet Müdürlüğü de Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü de gözlerimizin içerisine soka soka bunu kamuoyuyla paylaşırlardı" dedi.
“İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıklaması tarihe geçecek bir açıklamadır” diyen Tiryaki “Bu, 'Biz Ahmet Özer ile ilgili hiçbir şey bulamadık ama gözaltına almak istedik, bu yüzden bu operasyonu yaptık' açıklamasıdır. Açıklamanın içinde deniliyor ki 'Son 10 yıllık telefon görüşmelerinde hakkında işlem yapılmış 694 kişiyle tespit ettik.' Böyle bir suçlama olabilir mi? Bir yandan bu iktidar mensuplarının, ülkenin bütün azılı suçlarıyla aile albümleri olacak, hiçbir işlem yapmayacaksınız ama bir belediye başkanının konuştuğu kişiler hakkında daha önce Savcılıkta işlem yapılmış diye gözaltı gerekçesi yapacaksınız. Ne konuştuğunun, içeriğinin hiçbir önemi yok. 'Hakkında işlem yapılmış kişilerle görüşmek...' Böyle bir suçlama olamaz” ifadelerini kullandı. (POLİTİKA SERVİSİ)