30 Ekim 2024 16:42

İzmir depreminin 4. yılı: "Artık adalet istiyoruz"

İzmir depreminin 4. yıl dönümü dolayısıyla Baro Bahçe’de anma düzenledi. Yılmaz, “Hâlâ depremin sonuçlarını sadece yurttaşa yüklemekten başka bir şey yapmıyoruz” dedi.

Fotoğaf: Evrensel

Paylaş

İzmir Barosu, 30 Ekim İzmir depreminin 4. yıl dönümü dolayısıyla Baro Bahçe’de anma düzenledi. Anmada konuşan Baro Başkanı Sefa Yılmaz, dört yıl önceki depremde üçü avukat, 117 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatarak “Yakın tarihte sonuçlanan bir Yargıtay dosyası var. Onun dışındaki bütün dosyalarda yargılamalar devam ediyor” dedi.

Rıza Bey Apartmanı davasındaki hukuksuzluklara da değinen Yılmaz, “Mahkeme yeni ara kararıyla yapılan güçlendirmenin ruhsata tabi olup olmadığını aslında yargılama konusu olan bilgiyi belediyeden sordu” dedi. Belediyenin kamu görevlilerinin aynı dosyada yargılandığına dikkat çeken Yılmaz, “Yani muhatabına, sanığına bunu sormak kadar hukuk dışı ya da hukuka aykırı bir düşünce ya da davranış biçimini olamaz” dedi.

"PARA İÇİN DAYANIKSIZ YAPILARA RUHSAT VERİP MEZARA ÇEVİRDİLER"

Üç defa “imar affı” yapıldığını söyleyen Yılmaz “Aslında imara aykırı olan, deprem direnci olmayan bu yapılara ne yazık ki yapı kayıt belgeleri vermek suretiyle mezarlık haline çevirdiler ve bunu büyük bir şenlikle duyurdular. Şenlikler içerisinde bu yapı kayıt belgelerini de verdiler. Neden yaptılar bunu? Bütçeye para sağlamak, gelir elde etmek için ve elde edilen yaklaşık 40 milyar TL’nin ki bu resmi rakamları devletin açıkladığı rakamlar olarak biliyoruz” ifadelerini kullandı.

Tıpkı madenci cinayetlerinde olduğu gibi depremde de “Bu işin fıtratında bu var” anlayışının devam ettiğini belirten Yılmaz “Hâlâ depremin sonuçlarını sadece yurttaşa yüklemekten başka bir şey yapmıyoruz” ifadelerini kullandı.

"SERMAYENİN PEŞİNE TAKILAN BİR YARGI ANLAYIŞI"

Yapılan açıklamanın ardından depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı’nın önüne gidildi. Bina önünde konuşma yapan Av. Sercan Turgut “6 Şubat’ta biliyorsunuz yaklaşık 13 milyon 500 bin insanı etkileyen bir deprem yaşandı. Gidip gördüğümüz için biliyorum, kamunun ne kadar isteksiz, çaresiz demiyorum, devletin ne kadar isteksiz olduğunu gördüm. Yurttaşına karşı ne kadar ilgisiz olduğunu gördüm, yurttaşına karşı bir şey yapmak için ilgisinin olmadığını gördüm. Bu anlayışla mücadele ediyoruz, siyasallaşan, sermayenin peşine takılan bir yargıdan bahsediyoruz. Dokunulmazlığı olan sermayeden bahsediyoruz” dedi.

Depremde çocuklarını kaybeden Emine Yücel ise deprem davalarındaki yargılama biçimlerini eleştirerek “4 yıldır bu adaletin tecelli etmesini bekliyorum. Geç gelen adalet hiçbir zaman adalet değildir. Bugün burada ölsem bu kadar insanın, canını kaybeden yavrularımızın sanıklarının ne ceza aldığını, ceza alıp almayacağını bilmeden ölmüş olacağım. Yavrularımın mezarından geliyorum buraya, hepsini 4 yıl önce ellerimle koyduğum mezarlarında duruyorlar. Bizim dosyamızda bütün sanıklar tahliye oldu. Ellerini kollarını sallaya sallaya geziyorlar. Depremde yüzlerce insanımızı kaybettik, sanıkları dışarıda geziyorlar. Ben artık adalet bekliyorum” ifadelerini kullandı.

Anma depremin gerçekleştiği saat 14.51’de yapılan saygı duruşuyla sona erdi. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Eski Kızılay Başkanı Kınık'ın kızının yargılandığı davanın ilk duruşması basına kapatıldı

SONRAKİ HABER

Fransa, sömürge toprağı Martinik'te gece sokağa çıkma yasağını uzattı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa