04 Kasım 2024 04:14

2025’te çocukların korunması için çocuk başına günlük 5 TL ayrılıyor

Şirin Elmas Hanilçi’nin (6) öldürülmesiyle çocukların korunması yeniden gündeme geldi. 2025'te çocukların korunması ve gelişiminin sağlanması için ayrılan bütçe çocuk başına günlük 5 TL 12 kuruş.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Nisa Sude DEMİREL
İstanbul

İstanbul’un Şişli ilçesinde 31 Ekim’den beri kayıp olan 6 yaşındaki kız çocuğu Şirin Elmas Hanilçi’nin cansız bedeni Feriköy Mezarlığında bulundu. Feriköy Mezarlığı içerisinde Hanilçi’yi öldürdüğünü itiraf eden Mustafa Örün, çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve çocuğu kasten öldürme suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran, Tekirdağ’da cinsel istismara uğrayarak uzun süre yoğun bakımda kalan ve yaşamını yitiren 2 yaşındaki S.Y., Giresun’da 28 Ekim’de cansız bedeni kıyıya vuran 16 yaşındaki Damla Nur Kavraz’ın ardından Şirin Elmas Hanilçi’de hayatını kaybetti. Henüz birkaç gün önce Hatay’ın İskenderun ilçesinde kayıp olarak aranan A.F. (13) adlı kız çocuğu 9 ayrı suç kaydı olan ev sahibi S.C.G’nin (21) evinde bulunmuştu. Arka arkaya gelen kayıp çocuklar, çocuk ölümleri haberlerinin karşılığında ise iktidar cephesinden ‘Gereğini yapıyoruz’, ‘Takipçisi olacağız’ gibi açıklamaların dışında bir adım yok.

ÇOCUKLARIN KORUNMASI İÇİN ÇOCUK BAŞI BÜTÇE 1800 TL

2025 yılı bütçesinde Çocukların Korunması ve Gelişiminin Sağlanması Programı için ayrılan bütçe 41 milyar 2 milyon 549 bin TL. 2023 sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olan çocuk sayısı ile hesaplandığında, bütçeden çocukların korunması için ayrılan pay çocuk başına yıllık 1846 TL, aylık 153 TL, günlük 5 TL 12 kuruş. Diyanet İşleri Başkanlığının 130 milyar 119 milyon 153 bin TL’lik bütçesinin yanında, çocukların korunması için ayrılan bütçe bunun üçte birinden daha az kalıyor. Ayrıca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 2025 senesi bütçe taslağına göre Çocukların Korunması ve Gelişiminin Sağlanması Programı Kapsamında ne çocuk evlerinin ne çocuk kuruluş sayısının artırılması hedefleniyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 8 senedir kayıp çocuk istatistiklerini açıklamasa Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuk İstatistiklerine göre 2023’te 15 bin 716 çocuk kayıp olması sebebiyle güvenlik birimlerine getirildi. Yalnızca 35 bin 940 kız çocuğu suça sürüklenme nedeniyle güvenlik birimlerine getirilirken 106 bin 591 kız çocuğu mağdur olarak güvenlik birimlerine geldi veya getirildi.

"RİSK OLGULARI ÖNCEDEN TESPİT VE TAKİP EDİLMEK ZORUNDA"

Çocuk İstismarı ve İhmalini Önleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Kasım Karataş; arka arkaya çocukların öldürülmesini, istismar vakalarını Evrensel’e değerlendirdi. Çocuk istismarını önlemenin, çocukların korunmamasın Türkiye’nin gündeminde olmadığını ifade ederek, “Yöneticiler, kamu, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, yerel yönetimler bu konuyu ciddi bir biçimde gündemine almış değil. Her yerden gelecek bu haberler” dedi.

Türkiye’de çocukların korunmasına ilişkin en temel eksikliğin yüksek risklerin tespit edilmemesi olduğunu vurgulayan Karataş, “Hangi ailelerde, hangi çevrelerde, hangi tutumların üzerinde daha çok risk olduğunu incelememiz lazım. Bunun için de tabii akademi ile kamunun iş birlikleri yapması lazım. Ancak bu yok. Böyle bir iş birliği yok. Oysa bu çocukların korunması konusunda bile eğer bir iş birliği hangi konuda yaratabiliriz?​” diye konuştu.

"MAHALLELERDE SOSYAL HİZMETLER ÖRGÜTLENMELİ"

Çocukların katledilmesi vakalarında ortak yönlerin olduğunun, bir an önce bunlar üzerine risk analiz çalışmalarının yapılması gerektiğinin altını çizen Karataş, “Bu benzerliklerin, yani riskin gerçekleştiği olgular üzerinde ciddi araştırmalar yapmamız lazım. Ancak afaki, bir olay özelinde, işin magazin tarafıyla ilgileniyoruz. Bunları yaparsak öncelikle dikkatimizi vermemiz gereken hususlar ortaya çıkacaktır. Dünyada bazı durumların riskleri arttırdığını biliyoruz. Bunları yakından incelememiz lazım” ifadelerini kullandı. Bu olguların çocukların öldürülmesinden önce sinyal verdiğini ve çocukların ölümünün engellenebileceğini ifade eden Karataş, bu ailelerin tespit edilerek takip edilmesi gerektiğini söyledi.

Kadın cinayetleri açısından da benzer bir durum olduğunu aktaran Karataş atılması gereken adımları şöyle anlattı: “Ciddi araştırmalar ve iş birlikleri ile riskleri ortaya çıkaracağız. Bu riskleri öncesinde yöneteceğiz. Bu ailelere öncesinde ulaşacağız ve onları destekleyeceğiz. Başka bir yolu yok. Sosyal hizmetlerin mahalle bazında örgütlenmesi gerekiyor, tüm ailelerden haberdar olmak gerekiyor. Riskleri bu aşamada fark edecek, görecek, destekleyecek sosyal hizmetler örgütlenmeli. Böyle bir sosyal hizmet örgütlenmesi yok. Buna yakın sistemler vardı. Örneğin aile danışma merkezleri, toplum merkezleri, çocuk ve gençlik merkezleri. Ancak bunlar da kapatıldı. Şimdi kamu olarak toplumla ilişkiyi sadece bazı sosyal yardımları sunmak ve bunun karşısında oy almak olarak görüyorsanız bu risklerin hiçbirinden haberiniz olmaz.”

ÖNCEKİ HABER

Erdoğan’ın ‘hayalinden’ halkın yaşadığı gerçekliğe: Çocuk enfeksiyon doktoru yok!

SONRAKİ HABER

CHP, Esenyurt Belediyesi önünde adalet nöbetine başlıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa